Ahmet Midhat Efendi Bütün Eserleri - Romanlar 8Ahmet Mithat Efendi · Türk Dil Kurumu Yayınları (TDK) · 200012 okunma
Ahmet Midhat Efendi Bütün Eserleri - Romanlar 7Ahmet Mithat Efendi · Türk Dil Kurumu Yayınları · 20003 okunma
Dünyaya İkinci Geliş Yahut İstanbul'da Neler OlmuşAhmet Mithat Efendi · Türk Dil Kurumu Yayınları · 20209 okunma
Vesikalı bir kadın: Erna Gruhn Bloomberg
Dosyada Başkomutanın karısının bir orospu olduğu, açık saçık resimler çektirmek üzere poz verdiğinden ötürü mahkûm edildiği yazılıydı. Bundan başka genç Madam Feld -Mareşalin, annesi tarafından işletilen bir masaj salonunda yetiştirildiği anlaşılıyordu. Bilindiği gibi o sıralarda birtakım genelevler masaj salonu adı altında
Bu hayat tarzı bana dedem Sultan Mahmud'un eniştesi Amiral Halil Paşa'nın Rusya hakkında anlattıklarını hatırlatmıştı. Dedem, ezeli rakibimiz Rusya'nın nasıl olup da bu kadar ilerlediğini ve bizi geri bıraktığını anlamak için eniştesini Rusya'ya göndermişti. Halil Paşa, Rusya dönüşü Padişah'a bir rapor sunmuş ve en büyük farkın kadın meselesinde olduğunu açıkça anlatmıştı. "Avrupa' da, Rusya'da kadın bir kıymettir ve hayatın içindedir. Erkeklerle birlikte milleti oluşturuyorlar. Bizde ise kadın kafes arkasındadır. Yani biz yarım bir nüfusa sahibiz. En önce halletmemiz gereken konu budur," diyordu.
Sayfa 231 - İnkılap Yayınevi
Paris seyahatine donelim evladim.. Sanirim bizleri en çok hayrete düşüren sey de bu idi.Kadinlar,kafes ya da çarşaf altında değildi, erkekler neredeyse onlar da oradaydılar.. bunhayat tarzi bana dedem sultan mahmud’un eniştesi Amiral Halil Paşa’nın Rusya hakkinda anlattiklarini hatirlatmisti..”Avrupa’da RUsya’da kadın bir kiymettir ve hayatın içindedir.Erkeklerle birlikte milleti olusturuyorlar.bizde ise kadın kafes arkasindadır. Yani biz yarım nufusa sahibiz. Önce halletmemiz gereken konu budur”..
Sayfa 231 - İnkilapKitabı okudu
[Avrupa'da] Kadınlar, kafes ya da çarşaf altında değildi, erkekler neredeyse onlar da oradaydılar. Bu hayat tarzı bana dedem Sultan Mahmud'un eniştesi Amiral Halil Paşa'nın Rusya hakkında anlattıklarını hatırlatmıştı. Dedem, ezeli rakibimiz Rusya'nın nasıl olup da bu kadar ilerlediğini ve bizi geri bıraktığını anlamak için eniştesini Rusya'ya göndermişti. Halil Paşa, Rusya dönüşü Padişah'a bir rapor sunmuş ve en büyük farkın kadın meselesinde olduğunu açıkça anlatmıştı. “Avrupa'da, Rusya'da kadın bir kıymettir ve hayatın içindedir. Erkeklerle birlikte milleti oluşturuyorlar. Bizde ise kadın kafes arkasındadır. Yani biz yarım bir nüfusa sahibiz. En önce halletmemiz gereken konu budur," diyordu.
Sayfa 231
Osmanlı Toplumunda Kadın
Sanırım bizleri en çok hayrete düşüren şey de bu idi. Kadinlar, kafes ya da çarşaf altında değildi, erkekler neredeyse onlar da oradaydılar. Bu hayat tarzı bana dedem Sultan Mahmud'un eniştesi Amiral Halil Paşa'nın Rusya hakkında anlatıklarını hatırlatmıştı. Dedem, ezeli rakibimiz Rusya'nın nasıl olup da bu kadar ilerlediğini ve
Bu hayat tarzı bana dedem Sultan Mahmud'un eniştesi Amiral Halil Paşa'nın Rusya hakkında anlattıklarını hatırlatmıştı. Dedem ezeli rakibimiz Rusya'nın nasıl olup da bu kadar ilerlediğini ve bizi geri biraktığını anlamak için eniştesini Rusya'ya göndermişti. Halil Paşa, Rusya dönüşü Padişah'a bir rapor sunmuş ve en büyük farkın
Kadın meselesinde olduğunu açıkça anlatmıştı. "Avrupa'da,
Rusya'da kadın bir kiymettir ve hayatın içindedir. Erkeklerle
birlikte milleti oluşturuyorlar. Bizde ise kadın kafes arkasındadır. Yani biz yarım bir nüfusa sahibiz. En önce halletmemiz
gereken konu budur," diyordu.
Tabii paşa haklıydı, biz de Avrupa seyahatimizde bunu
gözümüzle görmüştük ama siz bana şimdi memleketi otuz üç
yıl idare ettiğim halde niçin kadınları serbest birakmadığımı
soracaksınız. Haklısınız ama bizim memlekette şeriati aşmak
kolay değildir. Şeyhülislamlar, hocalar, müderrisler, tarikatlar
şeyhler öylesine güçlüdür ki padişah nefes alıp da istediği şeyleri yapamaz. Bir ara kadinlardan çarşafı kaldırdım, yaşmak
yeterli dedim diye bana da yapmadıklarını bırakmadılar. Lütfen hatırlayın. Bu Avrupalılaşma mücadelesi yüzünden büyük
dedem Selim Han'i bçaklarla delik deşik ettiler, odasında
şehit eylediler, dedem Mahmud canını zor kurtardı, ona da
Gavur Padişah adını taktılar.
Sayfa 231Kitabı okudu
Amiral Halil Paşa
Avrupa'da Rusya'da kadın bir kıymettir ve hayatın içindedir. Erkeklerle birlikte milleti oluşturuyorlar. Bizde ise kadın kafes arkasındadır. Yani biz yarım bir nüfusa sahibiz. En önce halletmemiz gereken konu budur.
Fransa gezisi
Kadınlar, kafes ya da çarşaf altında değildi, erkekler neredeyse se onlar da oradaydılar. Bu hayat tarzı bana dedem Sultan Mahmud'un eniştesi Amiral Halil Paşa'nın Rusya hakkında anlattıklarını hatırlatmıştı. Dedem, ezeli rakibimiz Rusya'nın nasıl olup da bu kadar ilerlediğini ve bizi geri bıraktığını anlamak için eniştesini Rusya'ya göndermişti. Halil Paşa, Rusya dönüşü Padişah'a bir rapor sunmuş ve en büyük farkın kadın meselesinde olduğunu açıkça anlatmıştı. "Avrupa'da, Rusya'da kadın bir kıymettir ve hayatın içindedir. Erkeklerle birlikte milleti oluşturuyorlar. Bizde ise kadın kafes arkasındadır. Yani biz yarım bir nüfusa sahibiz. En önce halletmemiz gereken konu budur," diyordu.
Sayfa 231Kitabı okudu
Sanırım bizleri en çok hayrete düşüren şey de bu idi. kadınlar, kafes ya da çarşaf altında değildi, erkekler neredeyse onlar da oradaydılar. bu hayat tarzı bana dedem Sultan Mahmud'un eniştesi Amiral Halil Paşa'nın Rusya hakkında anlattıklarını hatırlatmıştı. Dedem, ezeli rakibimiz Rusya'nın nasıl olup da bu kadar ilerlediğini ve bizi geri bıraktığını anlamak için eniştesini Rusya'ya göndermişti. Halil Paşa, Rusya dönüşü Padişah'a bir rapor sunmuş ve en büyük farkın kadın meselesinde olduğunu açıkça anlatmıştı. "Avrupa'da, Rusya'da kadın bir kıymettir ve hayatın içindedir. Erkeklerle birlikte milleti oluşturuyorlar. bizde ise kadın kafes arkasındadır. Yani biz yarım bir nüfusa sahibiz. En önce halletmemiz gereken konu budur." diyordu.
Sayfa 231
Sakallı Celâl: Bir Komünist Diyojen
Sakallı Celâl adını bir yerlerden mutlaka duymuşuzdur. Peki gerçekte kimdi Sakallı Celâl? Bu halk düşünürüyle ilgili en önemli kaynak Orhan Karaveli’nin aynı adlı kitabı. Bu bölümde, Karaveli’nin kitabını temel alarak, 6 Haziran 1962’de hayata gözlerini yuman Sakallı Celâl’in yaşam öyküsünü ele alıyoruz.
Sakallı Celâl’in kendini uygun gördüğü
