Asla izin vermeyin!
Bir kadın ilk şiddet gördüğünde bunda erkek suçludur, İkinci şiddeti gördüğünde kadın buna ses çıkarmıyorsa, Bunda da kadın suçludur, Çünkü bir kadın ikinci bir şiddete Asla izin vermemeli.!!!
Tac Mahal.... Taşın aksi suya yansır burada. Yaradanın yansıması insana. Aşk, kalp ağrısında bulur aksini. Hakikat ise hikayelerde. Hepimiz aynı görünmez gök kubbenin altında yaşıyor, didiniyoruz. Zengin ve fakir, Müslüman ve vaftizli, kadın ve erkek, efendi ve köle, Sultan ve filbaz, usta ve çırak..... Bütün ayrımların ortadan kalktığı bir hal var, tekmil sesler kubbede toplanıp son bir sessizliğe dönüştüğünde. Belki de kainatın merkezi yerin altında değil, üstünde: Kubbede. Bu alemi böyle tahayyül edebildiğim, de, yönümü şaşırıyorum. Ne Doğu kalıyor, ne Batı. Geçmiş ne zaman bitti, gelecek ne vakit doğar söyleyemiyorum. Ne semanın nerede durup, toprağın nerede başladığını biliyorum artık, ne de Şark ile Garp 'ın ne yöne düştüğünü. Tek bildiğim şu: Öğrenme aşkıyla geçti ömrümüz, aşkı öğrenemesek de...
Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.
Reklam
Kadını erkeğin arkasına atan, onunla bir mecliste oturamayan, bir çatı altında kadın erkek birlikte buunmak gerekince araya perde geren toplum hiç bu çağın toplumu olabilir mi?
Sevildiğimizi anlamak için arada yaparız böyle sporları :)
Ama kadın her zaman “oyunda kalmak” ister. Erkeği çekmek için güzelliğini, giysilerini, saçını, parfümünü kullanır, elinden geleni yapar. erkeği çeker ve erkek ona çekilince de kaçmaya başlar. Ama hızlı kaçmaz! arkasına bakar, geliyor mu diye görmek ister, Erkek çok geride kalmışsa bekler, tekrar yakınlaşırsa tekrar koşmaya başlar.
"Kendi cinsiyetini düşünmek, yazı yazan biri için ölümcüldür" Saf ve basit biçimde erkek ya da kadın olmak ölümcüldür; kadın-erkeksi ya da erkek-kadınsı olunmalıdır.
Sayfa 146Kitabı okudu
Her birimizin içinde bir erkek ve bir kadın olmak üzere iki güç bulunur; erkeğin beyninde erkek, kadından daha baskındır ve kadının beyninde kadın, erkekten daha baskındır. Normal ve rahat varoluş hâli, ikisinin ahenk içinde ve ruhen iş birliği yaparak birlikte yaşamasıdır. Eğer kişi erkekse, beyninin kadın tarafı yine de etkin olmalıdır ve kadın da içindeki erkekle ilişki kurmalıdır. Zihin, ancak bu kaynaşma gerçekleştiğinde bütünüyle verimlileşir ve tüm becerilerini kullanır. Belki sırf eril bir zihin, tıpkı sırf dişi bir zihin gibi, yaratımda bulunamaz diye düşündüm.
Sayfa 138Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.