Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İslâm'a göre kadın bir mücevherdir. Bu sebeple her türlü serkeşliklerden ve küçük düşürücü; rahatsız edici sataşmalardan himaye edilmelidir. Bu anlamda tesettür, böyle bir mücevherin kendisini koruyabilmesi için muazzam bir kalkandır.
Eşlerde, dışarıya taşabilecek duyguları ve eğilimleri boğmak için tedbir alalım: İslamiyette uygulanmakta olan tesettür, kadınların kocalarından başka erkekle katiyen temasa gelmemeleri ve dış hayata sahip olmamaları, bir dereceye kadar kadınları durdurur, fakat erkekler için, bugünkü medeniyet zemininde bir engel icat etmek zor... Gerçi onları ciddi ve sürekli çalışma içinde bulundurmak suretiyle meşgul etmek hatıra gelir. Pek güzel, o kadar ciddi ve yorucu çalışmadan sonra, son asrın ilerlemesi ve medeniyetin ışıklarıyla ve dimağı aydınlanmış bir erkek, işinden doğru evine gelip kapanmak suretiyle yarın için icap eden zevk ve çalışma kuvvetini kazanabilir mi?… Biraz hava, biraz müzik, biraz tiyatro, kısacası bir hayat arzu etmez mi?... Bu doğal ve medeni gerekleri tatbik ederken yanında karısı bulunmazsa, bu eksiği telafi etmek lazım gelmeyecek mi? Çünkü bir erkek için kadın huzurundan, kadın sözünden, kadın refakatinden mahrum bulunmak bir eksikliktir, bu mutlaka tatmin olunur. Fakat evde erkeksiz kalacak kadın için erkek ihtiyacı aynıdır... Ruh ihtiyacıdır ve önemli olan budur. Sonra, bu derece sıkı şartlara bağlı olarak yaşayacak kadınlarımızın hayat hakkıııda, medeniyet hakkında, hürriyet hakkındaki fikirleri, ihtisasları ne olabilecektir?
Sayfa 189 - Karlsbad’da Geçen Günlerim (30 Haziran 1918-28 Temmuz 1918) - 6 Temmuz 1918, CumartesiKitabı okudu
Reklam
Çalışan Kadın İlmihali
1-Dinimiz, evi geçindirme vazifesini erkeğe yüklemiştir. Evli kadının geçim masrafları kocasına, bekarınki babasına, dul kadınınki baba, çocuk veya kardeşlerine aittir. Bunlardan herhangi biri bulunmazsa devlete aittir. 2- Müslüman kadın için ekonomik bağımsızlıktan önce Allah'a kulluk gelir. Müslüman kadın Allah'a kulluğunu hakkıyla
Moda, özellikle kadınların daha câzip görünmelerini temin eden bir sektördür. Kadınlardaki beğenilme duygusu istismar edilerek, onların sırtından para kazanmanın en kolay yoludur. Aslında birbiri ile bağdaşmayacak bir şey varsa, o da "moda ve tesettürdür." Çünkü moda, esirliktir, çekicilikdir. Oysa zaten çekici görünmemek için kapanan bir kadın, hürriyetini de elde etmiş demektir. Ancak üzülerek ifade edelim ki, "moda hastalığı," tesettürlü hanımları da sarmış durumda. Birileri tesettürü siyasete âlet ederlerken, birileri de Allah'ın bu emrini ticârete âlet ederek, kadınları "moda"ya esir etmektedirler. Öyle ki, bazı "tesettür firmaları" Türkiye'de "gözde mankenlere" milyarlarca para ödeyerek, tesettür defileleri düzenleyebilmektedir. Evet, tesettürden maksat, dikkat çekmemek, Kur'ân'ın ifade- siyle "ayakları yere vurmamak"tır. Modanın esâretinde birbirinden şık kıyafetlerle kapandıklarını zannedenler, acaba "Ayaklarını yere vurmuyorlar mı?"
Sayfa 123
"Akıl ve nakil, kadının tesettür-i şer'i olan çarşafla örtünmesinin fıtri, zaruri ve sebeb-i hürriyet, ref'i tesettür ise her cihetle kadın için gayrifitri ve sebeb-i esaret olduğu hususunda ittifak etmişken ve açık saçık bir kadının bilfiil tecavüze uğradığı gözle görülmüşken, hâla kadının çarşafla örtünmesi aleyhinde bulunanların utanmaz yüzlerine manevi tokatlar indirilse yeridir!.." Tesettür Risalesi, Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri
"Kadın dört şey için nikah edilir: Malından, asılzâdeliğinden, güzelliğinden ve Dîninden dolayı. Sen dindarla muzaffer ol; elin topraklansın. İzahı: Yani kadın dört hasletten dolayı tercih edilir: -Servet, -Asilzadelik, -Güzellik, -Dindarlık aranır. Fakat kadın da erkek de dindarlığı tercih etmelidir. Dindarlık, serveti de meydana getirir. Her muamelede dindarlık aranır. Zira servet, güzellik geçicidir. Çok yerde asılzâdelik de faide vermez. Amma dindarlık ebedî bir saadettir; dünya ve ahiret saadetini de meydana getirir. | İsmail Çetin, Âdab, Dilara Yayınları, 6. Baskı: 2015, s. 127.
Sayfa 127 - Dilara Yayınları, 6. Baskı: 2015Kitabı okudu
Reklam
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
Tesettürden mahrum ve namahrem ile aynı mecliste olmaktan gocunmayan kadın; fıtrat-i asliyyesi olan hikmeti kaybediyor, ruhundaki kadınlığı hiç edip, nikahlısı dahi olsa erkeğine yalnızca şehvetini teskin edecek bir et ve kan yığını oluyor.
Sayfa 135Kitabı okudu
Nitekim İslam dahi en büyük girişimini şirkten sonra belki de kadın üzerinden yapmıştır. Doğduğunda ölüm çukuruna; hasbelkader oradan kurtulursa mal konumuna düşen kadına şekil vermiş ve toplumu kadın ekseninde oturtmuştur.
554 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.