Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kani

112 syf.
9/10 puan verdi
·
17 saatte okudu
İsminden dolayı aylarca kitaplığımda bana göz kırpmasına rağmen alıp da okumamıştım. Ah şu önyargılar.. bir bitmiyorlar.. “Maymundan geldik, şebeğe gidiyoruz.” (İroni) Fantezi tarzı, bolca ironili, hikaye kısalığında, 2075 senesinde geçen, eleştirisel, şuur açıcı, günümüzü de hayli güzel anlatan, sonunda neden daha önce okumamışım diye hayıflandığım farklı ve bir o kadar da harika bir roman. Yarısı çizgi roman tarzı, bir sayfayı kaplayan çizimlerle dolu olduğundan bir kaç saatte okunabilecek, kısa ama öz bir kitap. Çizimler başka bir güzellik katmış hikayeye, bir yandan olay örgüsünü kafada canlandırmak açısından, diğer yandan da okumaya kattığı görsel hazdan dolayı başarılı buldum. Başta bilim kurgu gibi görünse de ilerleyen kısımlarında olayın aslında gerçeğin tam da kendisi olduğunu anlıyoruz. İnsanlığın, inancın, inançsızlığın ve çöküşün, çöküş içinde kendini buluşun hikayesini çok güzel kaleme almış, ilk kez okuduğum ve hayat hikayesi de hayli ilginç olan yazar Ayşe Şasa. Kendisi, Köroğlu ve Yedi Kocalı Hürmüz gibi filmlerin senaristi, roman yazarı, düşünür, çalkantılı ve zorlu hayatıyla tanınması gereken bir kişilik. Uzun lafa ne şayet, kitap kısa, okuması kolay ve eğlenceli, bir o kadar da besleyici. Alın, okuyun, okutun. İyi okumalar. :)
Şebek Romanı
Şebek RomanıAyşe Şasa · Timaş Yayınları · 2019236 okunma
Reklam
162 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Masallar; gerçek hayatta masal olamayacak kadar gerçektirler, yaşamın kaskatı, soğuk gerçekliğinde... Dokuz Anahtarlı Kırk Oda’dan sonra yazarın okuduğum ikinci kitabı oldu. Okuması zor, bazen sıkıcı, ama güzeldi. Bol acılı adana gibi. Bol acılı gerçekleri okudum. Ankara’da bir sahil lokantası ve ankaralı rumlar. Hedda Gabler, babasından kalan
Kırk Oda
Kırk OdaMurathan Mungan · Metis Yayınları · 20071,356 okunma
275 syf.
9/10 puan verdi
·
34 günde okudu
“Bir gün bir kitap okudum ve bütün hayatım değişti.” Böyle başlıyor Yeni Hayat, görünürde okuduğu bir kitapla hayatı değişen bir üniversite öğrencisini anlatıyor. Çıktığı yolculukları, aşkını, aşık olduğu kızı, seçimlerini, hayallerini, başarısızlıklarını, tutkularını... Ama aslında bir kitapla bütün kitapları anlatıyor, biz okuyucuları, insanı,
Yeni Hayat
Yeni HayatOrhan Pamuk · İletişim Yayınları · 20128,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
112 syf.
·
Puan vermedi
·
14 günde okudu
Uzun zaman önce kitaplarda sevdiğim yerlerin altını çizme olayını bırakmıştım (çünkü aşırı çiziyordum ve ilerde kitabı hediye etme durumu olduğunda veya tekrar okuyacağım zaman sorun oluyordu). Ayrıca kitaba zarar vermektense telefonun not uygulamasına yazmaya başladım alıntıları, şimdi de buraya yazıyorum aralarından küçük bi’ bölümünü. Küçük dedim çünkü bazı kitaplardan not aldıklarımı buraya yazsam telif olayıyla uğraşmak zorunda kalmam belki ama yazarın hakkına girerim. :) Bu kitap da onlardan biriydi, o kadar güzel cümle, metafor, benzetme vardı ki, kitabı tamamen buraya taşımaktan korktum. (: Velhasılı kelam, adı gibi klas bir kitap. Keyifle okudum. Keyifle okuyun. İyi okumalar. :)
Klas Duruş
Klas DuruşNuri Pakdil · Edebiyat Dergisi Yayınları · 19971,093 okunma
88 syf.
7/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
Hani gözlerini belertip yukarı bakan bi’ emoji var ya, şaşkın şaşkın, ne zaman Mustafa Kutlu Hikâyesi okusam öyle oluyorum, sonu şaşırtıyor. Ama bu sefer iyice allak bullak oldum, hele sona doğru hiç bitmeyecek sandım, sonra aklına evde cüzdanını unutmuş da birden bunu hatırlamış insanın aniden durması gibi bitti. Karakterden karaktere atlaması bir matematik denklemi çözüyor hissi verdi, veya bilardo topunun bir toptan diğer topa sıçraması gibi, birbirine dokunan insanların hayatlarına girdi çıktı, bazen kimi anlatıyor anlamak için bölümü sonuna kadar okumam gerekti. Karakterlerin hikayeleri her biri ayrı ders içeren, kimi tanıdık, kimi yabancı, içimizden, yakınımızdan insanlar. Bu Böyledir, insana sonunda ne nasıldır, ne okudum, ne anladım, kitaptan, hikayeden ne kaldı geriye diye sorduracak cinsten. İyi bir Kutlu okuyucusuysanız bu soruları kolaylıkla yanıtlayabilrsiniz. Umduğunu bulamama? Nasip? İnsanların tekdüzeleşmesi? Gidilen ikametin aynılaşması ve kısır döngü? Hayatımıza giren yeniliklere alışma hızımız ve bunu başkalarına da dayatmamız? Bunlardan bir kaçı ve daha fazlası. Kısa ama öz yazmış yine Mustafa Kutlu. Az ile çok şey anlatmış. Kutlu kitaplarının kolay okunurluğunu, basitliğini, ama aynı zamanda da karışıklığını seviyorum. Hikâyeleri bir oturuşta okumalık, mesaj veren, sonu şaşırtan cinsten. Bunun sonu gelmemiş gibiydi ama belki de o da hikâyenin bir parçası. Velhasıl karışık olsa da güzeldi. İyi okumalar. :)
Bu Böyledir
Bu BöyledirMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20227,6bin okunma
Reklam
112 syf.
9/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
“Büyük bir hastalık geçirmeyenler, her şeyi anladıklarını iddia edemezler.” Ya kitap okumayanlar? Okumamak da bence büyük bir hastalık, vahim bir eksikliktir. Onlardan olmadığım için şükrediyorum. Ama diğer taraftan da kendime kızıyorum. Daha önce neden Peyami Safa okumadım diye. Aradan geçen 100 yıl, zaman, artık yaşamayan insanlar, lakin hikayeler? İşte onlar ölmüyor, ve ne kadar zaman geçse de yaşlanmıyor. İşte onlardan biri Dokuzuncu Hariciye Koğuşu. Anlatıcı, duygu dolu, keskin, sert, kısa ama uzun, dopdolu. Her cümlesinde bir mesaj. Yaşanmış olmasıyla insanı daha da içine çeken bir hikaye. Yazarın ustalığı, bir otobiyografi derecesinde eseri, derecesinde diyorum çünkü ne kadar kendisini anlatsa da aslında başka bir insan ana karakter, kendi hayatından alıntılar kattığı biri. Bir mekanın insana neler ifade edebileceğini, hastalığın, bir olgunun, sıhhat gibi, veya aynı mühimlikte başka bir şeyin, varlık ve yokluğunun insanın hayatında nasıl mühim değişikliklere yol açabileceğini okudum. İyi ki de okudum, keşke daha önce okusaydım. Küçüklüğümüzde o kadar çok kandırıldık ki, büyüdüğümüzde yalan çok masum geldi. “Yalana her şey isyan etmelidir: Eşya bile.” diyor Peyami Safa. Ne kadar haklı. Yalan, cehenneme atılan ilk adımdır, insanı yakmaktan başka bir işe yaramaz. “Hakikati seviniz, o da sizi sever; hakikati arayınız, o da sizi arar ve üstüne yalan Çin setleri gibi kalın duvarlar örsün, altında kalan hakikat bir ince iniltiyle, bir hafif rüzgâr dalgasıyla, herhangi bir küçük işaretle mevcudiyetini bildirir: “Buradayım!” der.” Mutlaka okunması gereken bir eser. İyi okumalar. :)
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022101,5bin okunma
112 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
“Aman tanrım! Hayat niçin bu kadar zor, bu kadar acı?” S. 96 Aradaki sekiz yüz yıla rağmen birbirlerine bağlanan iki hikaye, efsane ve gerçek, veya iki gerçek, yahut iki efsane.. Aytmatov anlatıcılığının güzelliğini derinden hissettiğim, orijinal dilinden okuyabilseydim keşke dediğim ikinci kitabı oldu. Beyaz Gemi’de olduğu gibi efsane ve gerçeği birbiriyle harmanlamış Aytmatov, bu sefer gerçek kısmı daha ağır basmış ama. Tarih, aşk, bağlılık, acı, sevinç, vuslat, ayrılık.. Koca imparator, Cengiz Han, küçük bir bulut, ve bir aşk. Yine bir imparator, şimdiki zaman hanı, değişen zalimler, ezilen mazlumlar, kazanan? Ona da siz karar verin. Değişik duygulara, farklı düşüncelere, farklı zaman ve mekan içinde gezinerek kapılabileceğiniz bir hikaye, iki hikaye daha doğrusu. İyi iki hikaye. “Bu yerlerde trenler doğudan batıya, batı- dan doğuya gider gelir.. gider gelirdi...” İyi okumalar. :)
Cengiz Han'a Küsen Bulut
Cengiz Han'a Küsen BulutCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202315,6bin okunma
212 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
12 Mart Türkiyesi’nin soğuk adaletsizliğinden, İsveç’in buz tutmuş ormanlarına. Hangisi daha öldürücü? Dünyanın dört bir yanından bu soğuğa sığınan mülteciler, bir Türk’ün etrafında, hikayeleri onunkinden çok da farklı değil. Anlatıcı ve ana karakterin anlatımı arasında gidip gelen bir roman, sıkmıyor, karakterlerin detayına fazla inilmemiş, hatta bazısı havada kalmış. Ama bu, kitaba konuyu dağıtmama ve hikayeyi uzatmama bakımından olumlu bir hava katmış. Romancı, karakterin ağzından dinlediği hikayeyi biraz edebi bir havayla, biraz mübalağa katarak, az da değiştirerek anlatıyor. Sonra Ana karakter bunun aslında böyle olmadığını, olayın nasıl cereyan ettiğini romancıdan farklı bir dille aktarıyor. Bu iki anlatıcılık ve anlatımdaki farklılıklar bir yandan kafa karıştırsa da, aslında kitaba güzel bir hareketlilik, hoş bir hava katıyor. Livaneli’nin okuduğum ilk kitabı oldu, ilkler önemlidir, ve iyi bir ilkti. Sevdim. Gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim. Dipnot: Kitabı okumadım aslında, sesli kitap olarak dinledim. Arabada, işe gidip gelirken dinlediğimden alıntı paylaşamadım. İyi okumalar. :)
Bir Kedi, Bir Adam, Bir Ölüm
Bir Kedi, Bir Adam, Bir ÖlümZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 202123,7bin okunma
591 syf.
6/10 puan verdi
·
31 günde okudu
Öncelikle yazarın ilk iki kitabından kısaca bahsedeceğim. Dünyanın İlk Günü akıcı ve insanı içine alan hikayesi, uzun süren araştırmaların etkisiyle tarih yönünün tatmin ediciliği ve basit diliyle kendini zevkle okutmuştu. İkinci kitabı Son Sefarad, ilk romanın başarısını devam ettirmiş, hatta çıtayı daha da yükseltmiş, bana Endülüs’ü sevdirmiş ve
Osman - Birinci Kitap
Osman - Birinci KitapBeyazıt Akman · Epsilon Yayınları · 2016998 okunma
2/10 puan verdi
Selim İleri’nin okuduğum, daha doğrusu okumaya çalıştığım ve ne yazık ki muvaffak olamadığım, ilk kitabı oldu. Kitap 5 öyküden oluşuyor, öyküler karışık ve alakasız cümlelerle, birbirinden kopuk konularla başlayıp yazarın ben ile başlayan cümleleriyle devam ediyor. Sürekli eserlerine yeteri değerin verilmediğinden, yalnızlığından ve eski popülerliliğinden bahsedip, şimdi diğer yazarların dahi kendi fikirlerini ciddiye almamalarından dem vuruyor. Daha çok karamsar bir otobiyografi şeklinde yazılmış öykülerin her birini en fazla ortasına kadar okuyabildim. En azından İleri kitaplarına yeni başlayanlar için bir başlangıç kitabı olarak tavsiye etmem, tek başına ele alındığında ise vasatın altında bir eser olduğunu, bu şahsi düşüncem, söyleyebilirim. Belki ileride yazara bir şans daha verip yazarlığının parlak zamanlarında yazdığı bir kitabı okuyabilirim. Ama ilk kitap hezimetinden sonra okuyacak ve zaman ayıracak nice kaliteli kitap ve başarılı yazar varken bu şans verme işi bayağı bir sürebilir. Yine de okuyacak olanlara iyi okumalar. :)
Bir Denizin Eteklerinde
Bir Denizin EteklerindeSelim İleri · Everest Yayınları · 201268 okunma
Reklam
248 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Kuşlar Yasına Gider Hasan Ali Toptaş’ın Heba ve Gölgesizler’den sonra okuduğum üçüncü kitabı oldu. Diğer iki kitaba nazaran daha ayakları yere basan, hikayesi anlaşılır, gerçek dünyayla çatışmayan bir roman. Bu gerçekçiliğe rağmen Toptaş’ın klasik fantastik anlatımı ve birbirinden güzel, insana hayal dünyasında geziniyormuş hissi veren büyülü cümleleri kitaba yine farklı ve güzel bir okuma hazzı katmış. Diğer iki kitapta da rastladığım, yazara benim gözümde gölgelerin efendisi gibi bir sıfat kazandıran gölge benzetmeleri, yine bu kitapta da bolca mevcut. Kitabın konusu yazarın anlaşılır ve basit tutulmuş hikayesi etrafında dönüyor ve okurun daha çok, karakterlerin hayal dünyalarına ve yaşadıkları olaylardan çıkardıkları derslere odaklanmasını sağlıyor. Bazen gerçek mi hayal mi olduğunu ilk etapta anlayamadığınız karakterler, bazen de bir o kadar gerçek, içimizden çıkıp gelen, etrafımızdan mutlaka tanıdığımız tipler hikayeye farklı bir zenginlik katıyor. Baştan sona kadar sıkılmadan, konudan kopmadan ve yazarın kelime oyunlarıyla Anadolu’nun iki şehri, irili ufaklı köy ve kasabaları arasında mekik dokuyarak okuyacağınız, okurken de kendinizi başka bir alemde bulacağınız bir eser Kuşlar Yasına Gider. İyi okumalar. :)
Kuşlar Yasına Gider
Kuşlar Yasına GiderHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 201919,7bin okunma