1- Şüphecilik Bahsi
Peyami Safa şüphecilikten bahis açıyor:
-İstihzası olmayan, hâdiseleri alaya almayan adam ne kadar kuru ve yavansa, şüpheciliği olmayan da o kadar eksik ve kısır… İki tekerlekli bir arabanın tek tekerleği üzerinde yol almaya kalkması gibi bir şey… Ben her şeyden şüphe ederim; bana anlatılan, öğretilen, gösterilen, bildirilen
''Göz göze geldikse geçerken
Günlük güneşlik bir kaldırımdan
Aşktı uçup giden üstümüzden
Aşktı değip geçen yanımızdan
Aşktı görmedik bilmedikse
Kim bilir hangi eylül bir daha
Hangi uzak haziran… ''
(…)
Sen de: -Bir arkadaşın öldü
Ben diyeyim: -Kardeşim!
Çiçekçi bana bir gül ver
Götürüp tabutuna iliştireyim
Kaldırımlarda kömür tozları
Bacalarda koyu bir duman var
Kara bir gökyüzü tek özelliği bu kentin
Çiçekçi bana bir gül ver
Kapalı perdeleri açabilse gülüm
Kapalı kapıları kırabilse
Kapalı yüreklere girebilse
Çiçekçi bana bir gül ver
-Beyim, gül olmaz ki bu mevsimde!