Her insanın değerini hakiki ölçüsü onun kendi şahsi hayatı ve topluma ne verdiği ve ondan ne aldığı ile alakalıdır.Bütün yücelik ve şükran Allah'a aittir ve insanların gerçek kalitesini ancak Allah tespit edebilir.
Üstünüz Ümitvarız
İman emniyettir, güvendir ve elbette ümittir. İslâm ise selamdır, selamettir, teslimiyettir. Allah’a teslim olan ümidini kaybetmez. Müslüman beyniyle, kalbiyle, ruhuyla, bedeniyle Âlemlerin Rabbi’ne teslim olur.
Bu teslimiyette hem dünya hem ahiret için büyük nailiyetler, lütuflar vardır. Bu teslimiyet öyle bir tılsımdır ki
- Şu ânda aklıma geldi, dün naklettikleri bir lâf ki, bu mantıkla hiç bir yere varılamaz; ve keyfiyet, kalite ne kadar düştü, ona dikkat edin... "Siz hâlinizi değiştirmedikçe, biz sizi değiştirici değiliz" ve "layık olduğunuz idare ile idare edilirsiniz" ölçüsü ortada, öyleyse bizim mevcut düzene karşı çıkmamız Allah'a karşı gelmektir... Mantığa bakın!.. Bu tip hâdiseler karşısında o kadar hayrete düşüyorum ki, gerçekten tersine dehâ...
Sayfa 97 - "İşkence ve Filistin Meselesi" isimli konferanstan, İBDA YayınlarıKitabı okudu
Rasûlullah (ﷺ) üç kalite ölçüsü getirdi bize:
- Elin ve dilin güvenli olduğu kadar kaliteli Müslümansın
- Her işe burnunu sokmadığın kadar kaliteli Müslümansın
- Sır tutabildiğin kadar kaliteli Müslümansın
Yuval Noah Harari: 21. YÜZYIL İÇİN 21 DERS
Mahmut Özçelik
İnsan zihni gerçekliği değerlendirmekten aciz kalınca felaket senaryolarına sarılır.
Belki de 21.yüzyılda halk ayaklanmaları, insanları sömüren sermaye sahiplerine karşı değil de artık kendilerine ihtiyaç duymayan sermaye sahiplerine karşı yapılır.
Başlangıçta ‘liberal anlatı’ esasen
Alıntılardan Seçmeler _Yüzyılın en korkunç despotu II. Abdülhamid, çağ dışı imparatorluğun sultanıdır. Bu despot, bütün tebaası üzerinde yaşam ve ölüm yetkisini tek başına elinde tutmakta, zindanlarda Türk aydınlarını boğdurtmakta, bir kısım azınlıklarla birlikte kendi öz oğullarını da acımadan öldürmekte, hareminde de binlerce kadını kendi keyfi
Plotinos daha başlangıçta iki çeşit güzelliği birbirinden ayırıyor: Biri öz bakımından, özü gereğince güzel olmamakla beraber, güzel görünen şeyler ki, bunlar, çoğunlukla duyulur şeylerdir. Diğeri ise, öz, mahiyet bakımından güzel. Bu düalite, derhal söylenebilir ki, Platon'da bulmuş olduğumuz "pros ti kalon" ve "auto to