Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Plotinos daha başlangıçta iki çeşit güzelliği birbirinden ayırıyor: Biri öz bakımından, özü gereğince güzel olmamakla beraber, güzel görünen şeyler ki, bunlar, çoğunlukla duyulur şeylerdir. Diğeri ise, öz, mahiyet bakımından güzel. Bu düalite, derhal söylenebilir ki, Platon'da bulmuş olduğumuz "pros ti kalon" ve "auto to
Bu yeni dünyada: Yaşam, bir yarışma değil, paylaşma olmalı. Değer verilen, ne elde ettiğin değil, nasıl elde ettiğin olmalı. Zenginlik ölçüsü, miktar değil, kalite olmalı. Aranan, dış zenginlik değil, iç zenginlik olmalı. Yaşamanın amacı, kazanmak değil, öğrenmek ve eğlenmek olmalı. Amaç, kazanmak değil, kazandırmak olmalı. Bu yeni dünyada, en çok kullanılan söz, ‘Daha' olmaktan çıkıp 'Yeter' olmalı.”
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
(.....) Bu hadis-i şerifle İslam'ın bütünü içinde ahlaka merkezi bir konum biçilmekte ve ahlakın mahiyetine, boyutlarına ilişkin önemli ipuçları verilmekte ve ahlak, dindarlığın kalite düzeyinin ölçüsü olarak takdim edilmektedir.
Sayfa 9 - DİB YAYINLARI
Toplum
Yalnız kendisinin bildiği nedenlerden ötürü Allah, her insana farklı özellikler vermiştir; bir çiftin iki çocuğu, aynı sınıfın iki öğrencisi hiçbir zaman aynı karakter ve kapasiteye sahip değildir. Her Toprak aynı oranda verimli olamaz. İklimler de farklılıklar gösterir.Aynı cinsten iki ağaç aynı kalite ve miktarda meyve vermez. Her canlı türü ve türlerin her ferdi farklı özelliklere sahiptir. Bu doğal kanundan hareketle, İslam her insanın doğuştan eşit olduğunu, üstünlüğün ancak kişisel çabayla elde edilebileceğini telkin eder. Bütün insanları bir olan Allah yaratmıştır. Maddi üstünlük insana onun hoşnutluğunu kazandırmada hiçbir fayda sağlamaz. Kişinin üstünlüğünün tek ölçüsü takva dindarlıktır. Her şeyin ötesinde bu hayat geçicidir ve insan davranışıyla hayvanınki arasında bazı farklar olmalıdır.
Sayfa 69 - BeyanKitabı okudu
Bu eğitimin merkezinde aile var, anne, baba var. Gencimizi her şeye rağmen nasıl kazanırız? Buna cevap arayalım. Yaşamak için, varolmak için, gelişmek için, mutluluk için bütünlük şuuruna ermeye, düşünmeye, sevmeye, iç zenginliğimize yönelmeye, öz eleştiri cesaretini göstermeye muhtacız. Farklı ve özümüzle bağdaşmayan ihtiyaçlara itildiğimiz için bunu anlayamıyoruz. Anlayamıyoruz; ama sonuçlarını yaşıyoruz! Şuurunda olsak da olmasak da yaşıyoruz. Acılar, hasretler, hicranlar, çaresizlikler peşimizi bırakmıyor. Gençlerde aradığımız, onlar için düşündüğümüz istikbal ölçüsü nedir? Teknolojiyi bilsin, bir-iki dil öğrensin, kaliteli okullardan mezun olup diplomalı olsun. Bu bakış yeterli mi? Diploma ve kariyer hastalık halini almadı mı? Eğitim meselesi halledilmeden hiçbir mesele halledilemez. Siyaset, hukuk, ekonomi; hepsi muaallakta kalır. Sadece bilgisayarlı- internetle eğitim, kıymet hükümleri vermez. İnançtan, ahlaktan, idealden, sevgiden, faziletten, saadetten söz etmez. O sadece maddeyle meşgul olur. Milli eğitimi millileştirmedikçe; “demokrasi”, “medeniyet”, “çağdaşlık” gibi kavramları oturtacak bir temel de bulamazsınız. Eğitime kalite, muhteva, seviye, ruh, ideal getirmeye mecburuz. Yüreği sevgiyle dolmayasın gözleri yaşarmaz, yaşarmayan göz görmez, görmeyen düşünemez, düşünmeyen yaşayamaz.
Gerçek Kalite Her insanın değerini hakiki ölçüsü onun kendi şahsi hayatı ve topluma ne verdiği ve ondan ne aldığı ile alakalıdır.Bütün yücelik ve şükran Allah'a aittir ve insanların gerçek kalitesini ancak Allah tespit edebilir.
Reklam
Gerçek Kalite
Her insanın değerini hakiki ölçüsü onun kendi şahsi hayatı ve topluma ne verdiği ve ondan ne aldığı ile alakalıdır.Bütün yücelik ve şükran Allah'a aittir ve insanların gerçek kalitesini ancak Allah tespit edebilir.
Sayfa 58 - Fide YayınlarıKitabı okudu
İnsanlar, sizin için anlamsızlar. Ruhları yok, dilleri; ruhunuzun zayıf ve sizin için karanlık noktalarını hedef almış, sigara dumanının havada iz bırakıp ardından yok olması gibi, varlık sahasının sürekli nöbet değiştiren bekçilerinin parmakları arasındaki kirli ter damlaları- nın yapışkan, ama o da, bir o kadar ucuz duş havlusu askısının iki saatten fazla tutamayarak yapışkanlığını kaybeden bir kalite ölçüsü kadar, size karşı olan, sizi arkanıza dâhi bakmadan kaçıran, kendi iç dünyanızda sizin için ifade bulmaya çalışan, ruhunuzun paramparça olmuş parçacıklarının bilinmez deryasında çoktan elden ayaktan çekilerek uzaklaştırdığınız ve kendi özel köşesine terk ettiğiniz ve yapmak istediğinizden, yer ile bu ak- şam ışıltı saçmayan ay kadar uzakta bulunan başarısız bir kadınsınız! Anlamını anlamlandırdığınızı sandığınız aşktan bile yoksun bir siz; belki de tüm bunların size hissettirdiği sahte kurtarıcı ve sığınmacı hislerin arasında bir o kadar da kendinden yoksun bir siz. Rotanız, sizi bir çocuk gibi kandıran her diyâr, diyâr ki neredeyse hepsi tuzak bir serap içinde devinen… Aşk mı bağlayacak birbirine uzak bin başlı yaralı gövdelerinizi? Siz mi başaracaksınız bunu? Sanmıyorum! Yıllarca görmediniz mi aşkın boyunun ölçüsünü? Sahte… İnsanlar kadar! Kendiniz kadar! Sizin kadar… Kızınızı da bu bulanıklığın78 içinde kaybedeceksiniz. Ona iyi bir hayat veremediğiniz gibi hayatını daha da mahvedeceksiniz.
Tersine Dehâ...
- Şu ânda aklıma geldi, dün naklettikleri bir lâf ki, bu mantıkla hiç bir yere varılamaz; ve keyfiyet, kalite ne kadar düştü, ona dikkat edin... "Siz hâlinizi değiştirmedikçe, biz sizi değiştirici değiliz" ve "layık olduğunuz idare ile idare edilirsiniz" ölçüsü ortada, öyleyse bizim mevcut düzene karşı çıkmamız Allah'a karşı gelmektir... Mantığa bakın!.. Bu tip hâdiseler karşısında o kadar hayrete düşüyorum ki, gerçekten tersine dehâ...
Sayfa 97 - "İşkence ve Filistin Meselesi" isimli konferanstan, İBDA YayınlarıKitabı okudu
Kalite ölçüsü
Ateş karşısında bozulmayan altın, Altın karşısında bozulmayan kadın, Kadın karşısısında bozulmayan erkek kalitelidir. Maksim Gorki
Sayfa 175 - YakamozKitabı okudu