Çünkü nisan geceleri soğuktur. Yalnızca geceleri mi? Yirmi üçü civarında hava bozar, bu­lutlar yere iner, kar yağdığı bile olur. Ne çok tören havanın kötülüğü yüzünden ertelenmiş ya da kapalı yerlere alınıp geçiştirilmiştir. Çocuklar coşkularını ne yapacaklarını bile­mezler, ezberlerinde şarkılar ve şiirler ve dans adımları sol ki üç dört ... Sen de ezberlemiştin, evde annene bağıra bağıra okuyordun şiirini. Bazı sözcükleri söylemeyi çok seviyordun. An­nen övüyordu seni, güzel okuduğunu söylüyordu. Tören gününden bir hafta sonra, okulun bahçesinde günlük gü­neşlik bir sabah kürsüye çıkarken öğretmenin şiirde anlatı­lan bayrağın dalgalanışını el hareketleriyle canlandırmam söyleyince . . . Fiyasko ! Şiiri okuyamadın. Aklın ellerindeydi. lki günü birbirine karıştırıyorsun. Kalabalık karşısında yaşadığın iki bozgunu: Şiiri unuttuğun o ertelenmiş tören günüyle, saçın uzun olduğu için üç beş kişiyle birlikte bah­çede, bütün okulun önünde beklediğin o günü. Bellek en zayıf yerden kopuyor ve yine oradan bağlanıyor, gelip gelip takılacağın bir düğümle.
«Osmanlı yayılması, Orhan Bey zamanında başlar. Orhan Bey, ele geçirdiği topraklar üzerindeki taşıtlı malları gaziler arasında bölüştürdüğü gibi, taşıtsız malları da gaziler arasında bölüştürdü.» «Bölüştürme oranının şeriat oranı olduğu anlaşılıyor. Çünkü, önceleri Bey, sonraları Hünkår ve Sultan, ganimetin beşte birini kendi payına çekiyordu.
Sayfa 169 - 170,171,172,173,174,175 Bilgi YayıneviKitabı okudu
Geri13
32 öğeden 31 ile 32 arasındakiler gösteriliyor.