Çocukların, geleneksel bilgiyi emmek zorunda olmaları sebebiyle, doğru veya yanlış, haklı veya haksız, büyüklerin onlara söyleyeceği her şeye muhtemelen inanacak olmaları çok acıdır, ama başka türlüsü de mümkün değildir. Yetişkinlerin onlara söylediği birçok şey doğrudur ve kanıtlara dayanır veya en azından mantıklıdır. Fakat eğer bu söylenenlerin bir kısmı yanlış, aptalca ve hatta ahlaksızcaysa çocukları bunlara da inanmaktan koruyacak hiçbir şey yoktur. Peki, çocuklar büyüdüklerinde ne yaparlar? Tabi ki bunu bir sonraki çocuk nesline anlatırlar. Bu yüzden bir şeye kuvvetli bir şekilde bir defa inanıldığında (tamamen yanlış olsa ve ilk ortaya çıktığında ona inanmak için herhangi bir neden olmasa bile) o şey sonsuza kadar gidebilir.
Dinlerde olmuş olan şey bu olabilir mi? Bir tanrı veya tanrılar olduğu inancı, cennet inancı, Meryem'in hiç ölmediği inancı, İsa'nın hiç insan babasının olmadığı inancı, dualara cevap verildiği inancı, şarabın kana dönüştüğü inancı; bu inançların hiçbiri düzgün bir kanıta dayanmaz. Yine de milyonlarca insan inanır. Belki de bunun sebebi, her şeye inanacak kadar küçük yaştayken bunlara inanmalarının söylenmesidir.