Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kavun

Kavun
@katmandukavunu
Bir kitabı okurken geçen iki saatin ömrümün birçok senelerinden daha dolu, daha ehemmiyetli olduğunu fark edince, insan hayatının ürkütücü hiçliğini düşünür yeis içinde kalırdım.
Tarımın kadınlar tarafından "icat" edilmiş olduğu ve tahıl tanımini mümkün ve verimli kılan beceri ve araçları da gene onların geliştirdikleri neredeyse tartışmasız kabul gören bir saptamadır. Yukarıda örneklendiği gibi, bu tür topluluklarda kadınların erkeklerle eşit bir saygınlık ve statüde oldukları da anlaşılmaktadır.
Reklam
Erkeklerin iktidarı ele geçirmelerinden önce anaerkil toplumların varolduğu tezi, ilk kez 19. yüzyılda, çok farklı kanıtlara dayanan iki araştırmacı tarafından ortaya atıldı. Johann Bachofen (Das Mutterrecht, 1861) arkeolojik kadın heykelciklerine ve özellikle de klasik mitolojiye dayanıyordu. Lewis Henry Morgan ise (Ancient Society, 1877; Eski
384 syf.
·
Puan vermedi
·
206 günde okudu
Damızlık Kızın Öyküsü
Damızlık Kızın ÖyküsüMargaret Atwood
8/10 · 11,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kısa bir hikaye. Efendisine elli yıl hizmet eden bir usagin hikayesi. Efendisi ölünce, cesedin başına gidiyor uşak sessizce, uzun uzun seyrediyor onu. Ve suratına tükürüyor. Sonra tükürüğünü temizliyor. Ölünün yüzünü bir çarşafla örtüyor ve ayaklarını sürükleyerek oradan çıkıyor.
Reklam
Şimdi de hakikat sonrasına geçtik diye konuşuluyor. Yirmi sene önce post modern deniliyordu. Sürekli bir devinim var. Bu hakikat sonrasına geçtik soyleminin post truth'un cok iyi bir kılıf olduğunu düşünüyorum. Sosyolojik olarak çok ağır bir kavrammis gibi anlatilsa da yalanın egemenliğinden başka bir şey değil.
Miamili kadınların bayıldığı, El Puma adındaki ünlü şarkıcı beliriyor ekranda. El Puma bel kırıyor. "Viva, viva, viva la liberación!" diyor şarkıda. Kadın izleyicilerçıldırıyor. Çiçek atmaya başlıyorlar. El Puma daha fazla kalça çalkalıyor. "Viva, viva, viva la liberación!" Miamili kadınları şu bana bakmaya tenezzül bile etmeyen, baktıklarında ise çantalarını daha sıkı tutma ihtiyacı duyan, korkudan pergelleri açan kadınları heyecandan titreten adamlardan biri El Puma. İşte huzurlarınızda El Puma! Joyce'un kim olduğunu bile bilmez, bu umurunda da değildir. Coleridge'i asla okumayacak, buna hiçbir zaman ihtiyaç duymayacak. Karl Marx'ın 18 Brumaire'siniasla çalışmayacak. Hiçbir zaman çılgınca, her şeyi göze alarak bir ideolojiye bağlanmayacak; hiçbir zaman onun ihanetine uğradığını hissetmeyecek. Arzuyla sıkı sıkıya bağlandığı bir düşünce asla kalbini paramparça edemeyecek. Lunaçarski, Bulganin, Troçki, Kamenev ya da Zinoviyev'in kim olduğunu asla bilmeyecek. Bir devrimin üyesi olma sevinicini ve onun tarafından yok edilmenin ızdırabını hiçbir zaman yaşamayacak. Sistemin ne menem şey olduğunu, nasıl işlediğini asla bilmeyecek. Bunu asla bilmeyecek
Kitaba hazırlanırken Neruda'nın bir sözüyle karşılaştım: " Latin Amerika'da ne zaman bir taşı kaldırırsaniz en azindan beş tane birbiriyle kavga eden şair bulursunuz"
Annem içeri dışarı girip çıkıyor, yemekler hazırlıyor, somyanin her önünden geçişte basma örtüsünü çekiştiriyor. Onun kaygısı beni bu adamlardan korumak degil mi? Böyle bir düşmandan saklamak. Ama sonunda o dünyanın insanlarından birine karı diye armağan etmek.
847 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.