Bana, acı duymak ihtiyacıyla yarasını isteyerek deşiyormuş gibi geldi... İnsan yüreği büyük kayıplar karşısında çoğu zaman bu ihtiyacı duyar!
Bana, Nataşa keder, ıstırap duymak ihtiyacıyla yarasını mahsus deşiyor gibi geldi. İnsan kalbi büyük kayıplar karşısında çoğu zaman bu ihtiyacı duyar.
Reklam
"Bir insanı diğerlerinden ayıran hususiyet nedir? Dış şartlar mı? Olamaz. Nedir o halde? Kazanç ve kayıplar hakkındaki telakkisidir."
Bir kadının yüzündeki gülümseyişi unutmak, güneşin buruşması gibi bir şeydi. Yaz sıcağı gibi varlığını duyuran ama kendi görülmeyen bir güneş; bu güneşle yaşamak, bu güneşin kendisi yokmuş ama sıcağı varmış gibi yaşamak... Duvarlara vuran ürkek gölgelerine bakarak varlıklarına inanmak... Saklı kayıplar gibi aramızda ama görünmeden yaşamak zorunda bırakılmış kadınların yokluklarıyla yoksullaştırdığı bu dünya, bu ıssızlık canını acıtıyor, etine batıyor. Belki de bu yüzden etinin çürüdüğünü hissediyor, belki de bu yüzden gövdesini aşıp gitmek istiyor. Bu da bir gurbet. Gurbetin birçok çeşidi olduğunu unutmuştu...
Sayfa 80
Yaşamlar aramda yıllardır süregelen onulmaz bir savaş vardı ve ağır kayıplar veren taraf bendim.
... Ama zaman geçer, kayıplar arasında kabilesiz ve tapınaksız zavallı bir kral yapar işte geçmişi de ve geçmiş tebaası, tapınağı, kralı ile zaten kayıp bir imkânsızlık ise: işte biz öcümüzden artık alçakgönüllülükle söz ederiz. ...
Reklam
1.000 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.