Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Tarih hayır diyemediği için büyük kayıplar vermiş nice insan hikayeleriyle doludur.
Sayfa 79
Şair demek istiyor ki, Kaygı her bozukluğun anasıdır
Ruhsal sorunların gündeme geliş süreci şöyle işliyor: Önce sorun anksiyete-kaygıyla başlıyor, sonra depresyon gelişiyor ve onun sonucunda da obsesyonlar meydana ge­lebiliyor. Eğer depresyon uzun süreli olursa ve bu süreç içinde kişi bir iki kez panik atak geçirirse, bu kimi zaman panik bozukluğa dönüşebiliyor. Ve en önemlisi psikiyatrik hastalıkların beraberinde de mutlaka kaygı gözlemleniyor. Kaygılı kişiler hayatın her alanında ciddi anlamda bunu yaşıyor. Mesela işyerinde bu kaygıyı taşıdığı için işini kaybedebiliyor ya da eşiyle sorunlar yaşıyor. Kaygı o kişiye panik yaşattığı için devamında kayıplar geliyor. Kayıplar insanı iyice çıkmaza sokuyor ve bir döngü halinde süreç uzayıp gidiyor. Kaygılı insanlar ayrıca, yeni insanlarla tanışmaktan da çekiniyor. Biraz da sosyal fobik olduklarını gösteriyor bu durum.
Sayfa 29 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları | 1. Baskı - 2007
Reklam
Tarih hayır diyemediği için büyük kayıplar veren insan hikayeleriyle doludur.
Kayıplar kayıplar....
Bir sonraki kelimelerimi özenle seçtim. "Diğer çocukları dediniz...Öyleyse.. Sizin ikinizin de bir çocuğu vardı değil mi?" Helmut'un yüzü düştü "Bir oğlumuz vardı. "Oturma odasında fotoğrafı olan çocuk mu?" "Evet." "Peki, o şimdi nerede? Yani oğlunuz?" Helmut hâlâ çatalında yenmeyi bekleyen spagettiyi bıraktı. "Kardeşinizin olduğu yerde.
Sayfa 97 - YanpasajKitabı okudu
Kayıplar olacak ki kaza­nalım bir şeyler. Fatma Hanımı düşünün! Ölmeseydi, Hamit, ko­ca Makber'i nasıl yazardı?
"Yan yana geldiğiniz andan itibaren bütün ekmekler taze, bütün gelinler güzel, bütün kayıplar geri dönmüş. Yan yanasınız ve şehir bir atlıkarınca kadar göz alıcı. Yan yanasınız ve bütün çöller Leyla..."
Reklam
Bu kadar kısa sürecek bir yaşamı olacaksa, Yaratıcı bu kediyi niye yaratmıştı ki? Kısacık bir yaşam, ona saçma ve boş geliyordu. Neptün daha uzun yaşamalıydı. Çok daha uzun... Hayatın kısacık bir uğrak yeri olması Süreyya'nın canını çok sıkmaya başlamıştı. Hayat, ona bir kayıplar diyarı gibi geliyordu. Çünkü birçok varlık dünyaya geliyor; ama her gelen gidiyordu.
Bana, acı duymak ihtiyacıyla yarasını isteyerek deşiyormuş gibi geldi... İnsan yüreği büyük kayıplar karşısında çoğu zaman bu ihtiyacı duyar!
Sayfa 336Kitabı okudu
En büyük tehlike, yani insanın kendi benliğini kaybetmesi, önemsiz bir şeymiş gibi sessizce meydana gelebilir; diğer tüm kayıplar, bir kolun, bacağın, beş doların, bir eşin, vs. kaybı mutlaka fark edilir.
Sayfa 152Kitabı okudu
Peki ya siz? işler zorlaştığında egonuz size ihanet ediyor mu? Yoksa yolunuza onsuz devam edebiliyor musunuz? Bir zorlukla, özellikle de başkalarının gözü önünde yaşanan bir zorlukla (şüpheli bir duruma düşmek, skandallar, kayıplar) karşılaştığımızda, dostumuz ego gerçek yüzünü gösterir.
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.