"(Ey Muhammed!) Sana indirilen Kur'an'a ve senden önce indirilene inandıklarını iddia edenleri görmüyor musun? Tağutu tekfir etmeleri kendilerine emrolunduğu hâlde, onun önünde mahkeme olmak istiyorlar. Şeytan da onları derin bir sapıklığa düşürmek istiyor." (Nisa Suresi/60)
Sayfa 144Kitabı okudu
Rabbimiz Allah (sübhanallahu ve teâlâ) söyle buyurmuştur: "Aralarında, Allah'ın indirdiği ile hükmet. Onların arzularına uyma ve Allah'ın sana indirdiğinin bir kısmından(Kur'an'ın bazı hükümlerinden) seni şaşırtmalarından sakın..." (Maide Suresi/49)
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
Rabbimizin buyurduğu gibi kim, ilahlık iddia eden -velev ki bunu ağzı ile söylemese de -tağutları tekfir eder ve Allah'tan başka ilah edinmezse, kopmak bilmeyen sağlam kulpa tutunmuş, yani İslâm dinine girmiş olur. Nitekim İslâm âlimleri ayette bahsi geçen ve kişinin Tağutları tekfir ettikten sonra tutunduğu "Sapasağlam kulp" ifadesini Kelime-i Tevhid olarak açıklamışlardır...
… erkek, içinde bir cemâl (yin) çekirdeği, kadın da içinde bir celâl (yang) çekirdeği taşır. Hanımefendilerin çiçeklerle bezenmiş olmaları cemâl isimlerinin fıtrattan gelen zenginliğine işaret eder. Erkeklerde ise celâl isimleri daha belirgindir. Fakat bütün bu "kod”lar potansiyel olarak iki cinste de vardır; sadece duruma göre uyanmayı bekler. Erkekler cemâl eksikliğinden dolayı cemâl zengini olan hanımefendilere yönelirler ve kadınlar da tam tersi olarak erkeklerin celâl yönlerine çekim hissederler. Neticede fizikte artı ve eksi kutupların birbirini çekmesi gibi yin ve yang veya celâl ve cemâl birbirini çeker ve bir "ikili birlik" oluşur." İki taraf da zenginleşir, bütünleşir, tamamlanır ve evrendeki denge yerine oturur. İşte Lao Tzu, MÖ 600'lerde bu dengeyi fark etmiş ve onu, bu şemayla ve yazılarıyla ifade etmiştir. Bizim tasavvuf geleneğimizde bu birleşme "tevhid" ve "tevfik" olarak tabir edilir. "Tevhid", Rabbimizin el-Vahid ism-i şerifinden gelir ve ilahi "Bir”liği ifade eder. "Tevfik" ise vefk kökünden gelir ve bugünkü lisanımızda kullandığımız yabancı kelime "senkronizasyon"a benzer. Celâl ve cemâlin bu dengeli ve meşru beraberliğinden ise iki taraf için de daha yüksek bir olgunluk hâli ortaya çıkar ve bu hâle de "kemâl" denir."
Sayfa 30
"Muhammedün Resûlullah" ifadesinin çıkartılması!!!
AKP döneminde "Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi" kitaplarından Kelime-i Tevhid'in ikinci bölümü olan "Muhammed-ün Resûlullah" ifadesinin çıkartılması" inançla nasıl oynandığının, bunu yapanların ne denli İslâm'la ilgilerinin delilidir. Gizem yayıncılık tarafından yayınlanan İlköğretim 5.Sınıf Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi kitabının 19.sayfasında, Kelime-i Tevhit: "Lailahe illallah" diye anlatılmaktadır.
7.cilt
1682. İbni Ömer radıyallâhu anhümâ'dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "Bu sûretleri (resim ve heykelleri) yapanlar, kıyamet günü, ‘bu yaptıklarınıza can verin, haydi!’ diye azâb edileceklerdir." Buhârî, Büyû' 40, Bedü'l-halk 7, Nikâh 76, Libâs 89, 92 95, Tevhîd 56; Müslim,
Sayfa 182Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.