Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Atatürk dedi ki: "Efendiler! Avrupa'nın bütün ilerlemesine, yükselmesine ve mede­ nileşmesine karşılık, Osmanlı tam tersine gerilemiş ve düşüş vadisine yuvarlanmıştır. Vaziyeti düzeltmek için mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine göre yapmak, bütün dersle­ ri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler belirdi. Halbuki, hangi istiklal vardır ki ecnebilerin nasihatleriyle, ecnebilerin planlarıyla yük­ selebilsin ? . Tarih, böyle bir hadiseyi kaydetmemiştir! " (6 Mart 1922, TBMM) Tespit 2) Tarih: 18 Kasım 2006. AKP İzmir İl Gençlik Kolları'nın düzenlediği "Avrupa Birliği ve Türkiye İlişkilerinin Toplumsal Etkileri" başlıklı toplantının konuğu Liberal Düşünce Topluluğu Başkanı Prof. Dr. Atilla Yay­la idi. Şunu dedi: "Kemalizm ilerlemeden çok gerilerneye tekabül eder. İleride bizlere, 'neden her yerde bu adamın (Atatürk'ün) heykelleri, fotoğrafları var' diye soracaklar." Bu konuşmadan bir gün sonra... Hürriyet gazetesi yazarı Emin Çölaşan telefonla ulaştığı Prof. Yayla'ya şu soruyu yöneltti: "Siz Liberal Düşünce Topluluğu'nun başındasınız. Bugüne kadar AB'den kaç para aldınız?" Prof. Yayla şu yanıtı verdi: "Her şeyimiz yasaldır. İki adet ifade özgürlüğü projesi için AB'den 450 bin euro aldık. Ne var bunda..." (22 Kasım 2006, Hürriyet)
Yazarın gözüyle Cumhuriyetin ilk yarım yüzyılının panoraması
(sf 11-14 arasındaki bölümden derlenmiştir) Kurtuluş Savaşı sırasında daha çok taktik nedenlerle benimsenmiş olan "halkçılık" değişen koşullar altında eski anlamını yitirmeye mahkumdu. Artık ne egemenliğin halkta olması söz konusuydu , ne alınan ekonomik kararlarda halkın gözetildiği söylenebilirdi, ne de gerçekten halkın yararına
Sayfa 11 - İletişim Yayınları, 7. Baskı, 2001, İstanbulKitabı okuyor
Faşizm, kaybolacak İtalya'nın önüne geçti. Kemalizm, kaybolmuş olanı kurtarmıştır ve Faşizm yetiştirmiş olmuş, hazır müesseseler buldu.
Biz yeni bir Türkiye'nin, İngiltere, Fransa, Amerika ve İtalya kadar müstakil bir Türkiye'nin vatandaşıyız. Bu, 1921'den bakıldığı zaman, imkânsız bir Türkiye'dir. Bu Türkiye Mustafa Kemal'in eseridir. Faşizmin eseri ile bu eseri karşılaştırmak doğru değildir: Fakat Mussolini'nin İtalyası, 1921'de gördüğüm İtalya'dan görünmeyecek kadar uzaklaşmış, başka bir memlekettir. Kemalizm, batmış bir devletin mezarı üstünde, onu batıran bütün kuvvetlere karşı millî bir kurtuluş hareketi olarak başlamıştır ve bu milletin medeniyetini ve hemen bütün müesseselerini değiştiren bir hareket olarak devam etmektedir.
Kemalizm donmuş kalıplardan meydana gelmiş bir ideoloji değildir. Kemalizm, devrimcilik formülünde yeni reformlara en büyük ilkesinin kapılarını açmış bir ideolojidir.
Sömürgeci Batı'yi Atatürk kovdu, Menderes buyur etti!
Kemalizm, ekonomisiyle, hukukuyle, ahlakıyle, eğitimiyle sömürgecilik ilkelerine bağlanmış bir Batı'yı örnek almadı. Atatürk'ün Batı'sını, Men- deres'in Batı'sından ayırmak gerek ... Menderes'in Batı'sı bugün bir büyük şaşkınlık içinde komaya girmiş Batı'dır. Biz o Batı'yı önce yurdun toprak- larindan kovmuştuk. Ama silah kuvvetiyle bu ülkenin topraklarına giremeyen o Batı, yıllarca sonra kılık kıyafet değiştirerek dost kılığında gelmiş baş köşeye kurulmuş ... Bu Batı'nın bu vatanda en iyi dostu Yassıada'da hesabı görülen politikacı oldu. Ama bakıyoruz onların bile savunmalarında hala: Atatürk ... Atatürk ... Hangi Atatürk? Biz Atatürk'e de, Kemalizme de ihanet edeli yıllar ve yıllar oluyor ... Atatürkçülük bir laf değildi... Varlığımızı kaybetmek pahasına yaşadığımız bir büyük tarihi serencamdan çikarılmış bir netice idi. Biz onu bırakıp, on beş yıldan beri, fosilleşmiş sömürgeci Batı'nın peşine ta- kılmışız. Bugün çektiğimiz büyük ıstırapların sebebi başka nedir ki? ..
Kemalizm, öncelikle bir siyasal akımdır; devrimci bir harekettir. Atatürk de bir filozof değil, bir siyasal eylemin önderidir; bir devrimin mimarıdır. Bu nedenle kültürel tavrını ve felsefesini, bir filozof gibi değil, fakat devrimin eylem planına göre toplumun gündemine getirmiştir. Bu tutumun doğruluğunu yanlışlığını tartışmıyoruz, ancak olgu budur.
Sayfa 18 - Kaynak Yayınları, 5. BasımKitabı okuyor
Kadro Hareketi
Kadro Dergisinin kurulup çikarilmasini bizzat Mustafa Kemal Paşa istemiştir. Derginin Kemalizm'in ideologluğunu yapması düşünülmüştür.
Sayfa 330Kitabı okudu
Alon Liel:
"... Erdoğanizm'i demokratikleştirilmiş Kemalizm olarak görüyorum. Erdoğanizm teriminin kullanımı için biraz erken olsa da Erdoğanizm, Kemalizm'in güncelleşmiş bir versiyonu. Bu benim iddiam.
Laikliğe, devrimciliğe, halkçılığa, devletçiliğe hatta cumhuriyetçiliğe ihanet etmiş bir devlete karşı, şimdi halk Atatürk'e ve yapıtına sahip çıkıyor!
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.