Bir sorgulayalım kendimizi..
Doğru insan,
Doğru evlat,
Doğru arkadaş,
Olabiliyor muyuz!..
Doğru kul...
Olabildik mi?
Biz tevekkül derken utanalım, ölümü anarken kendimizi sorgulayalım bence, şu istiflediğimiz eşyalara bakınca Rabbimize güvenimiz ve ahirete imanımız aleyhimize şahitlik yapacak, ellerimizle satın alıp sahiplik yaptıklarımızla dolu çünkü !
Peki, biz neyi neye tercih ediyoruz? Dönüp hayatımıza bir bakalım. Zira ahirete iman eden ahiret için, dünyaya iman eden de dünya için yaşar. Biz ömür dakikalarımızı hangisi için tüketiyoruz? Kendimizi bir sorgulayalım. Bizler bu sorgulamaları şimdi bu satırlarda da yapamazsak ne zaman yapacağız? Öldükten sonra mı?
Kendimizi sorgulayalım Ramazan ayı bize neler hatırlatıyor? Bir ay boyunca neler alıyoruz? Önceki Ramazanlar hangi izleri bırakarak gitti? Mesela Ramazan sözcüğünü duyduğumuzda aklımıza ilk gelen, mağfiret ve cennet kelimeleri mi oluyor yoksa iftar vb. şeyler mi? Allah'ın Nebi'si Ramazan'ı nasıl tarif ediyor ve onunla neler vaat ediyor bize?
Kur'an'ımızda orucu emreden âyetlerdeki ifadeleri defalarca incelemeli, bunların üzerinde düşünmeliyiz.
Dönüp düşünelim: Oruç bizim için bir eğitim oluyor mu? Yoksa açlık ve fakirliğin edebiyatını mı yapıyoruz?
İyi mü'minler, oruç eğitimi görmüş mü'minler oldular.
Hangi Ramazan!
“Kendimizi sorgulayalım. Ramazan ayı bize neler hatırlatıyor? Bir ay boyunca neler alıyoruz? Önceki Ramazanlar hangi izleri bırakarak gitti? Mesela Ramazan sözcüğünü duyduğumuzda aklımıza ilk gelen, mağfiret ve cennet kelimeleri mi oluyor yoksa iftar vb. şeyler mi? Allah’ın Nebi’si, Ramazan’ı nasıl tarif ediyor ve onunla neler vaat ediyor bize?”
Sayfa 3 - Tahlil YayınlarıKitabı okudu
müminin niyeti amelinden hayırlıdır.
Binlerce insan var şuanda sokaklarda, caddelerde, Allahtan imandan mahrum yaşıyor, bu insanlara imanı kim duyuracak, kimi bekliyoruz Allah aşkına, müminin diyen herkesin şöyle bir hedefi olsun, herkesin çapına göre en az 10 adama Allahı, imanı anlatıcam, böyle bir hedefimiz olsun, bırakın kendinizi, bırakın ayak bağlarınızı, ona buna laf yetiştirmeyi, imansızlıktan elimizde kayıp giden bir nesil var, imanımız yanıyor, yangın var sokaklarda, caddelerde, her tarafta imansızlık adına bir yangın var, bu yangını gökten gelenler söndürmeyecek, yerde bu imanı anlamış olan bizler, sizler söndüreceğiz.
Allah bu işin vazifesini bizlere yüklemiş, başkalarından bunu beklemeye hakkımız yok, bir sela duyduğumuz vakit, dönüp yüreğimizdeki o yangının buyutuna bakalım, aceba nasıl gitti, ben bu adama imanı duyurabildim mi? kendimizi sorgulayalım, bu çağda, bu ümmette cehenneme doğru koşanlar var.
Bütün bu insanların sorumlulukları bizlerin omuzlarında, ne olur bu şuurun gereği neyse yerine getirelim, ve yılın sonuna kadar o hedefi gerçekleştirme gayreti gösterelim unutmayalım. (müminin niyeti amelinden hayırlıdır.)