Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.6
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip...
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne - üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının...
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
Gör, nasıl yeniden yaratılırım,
Namuslu, genç ellerinle.
Anlıyor musun?
Dolgu isteyen dişin sızısı gibi beynime saplanan acılarıma özet geçti kitap. Salih dedim. Her şey seninle alakalı değil kendini bu kadar önemseme. Sonra hemen ardından beni sevmedi yeterince dedim. Ve yine arkasından Bu neyin kibri Salih dedim. İğneleri sokarken de çıkarırken de acıttığım kendimden başkası değildi. Kitabın sonunda Salih çocukluğundan beri bildiği bir gerçeği kendine sorarak cevapladı ya fısıltıyla da olsa. Ben duydum yeter, anladım onu, geçmiştim bu duygudan çünkü. Evet Salih çok mantıksız fare olmayan evde fare zehrinin işi ne… ve evet Salih kendini bu kadar önemseme sevmek belki de bazen giderken geride bir dilim yağlı şekerli ekmek bırakmaktır. Yaşamayı seçen yanını gör Salih. Kendini sev.Sevildiğine inan Salih.
feridüddinattar kimdir?
Babası ilaç ve bitkiler konusunda uzman bir attar olduğu için, kendisi de babasından bu mesleği öğrenmiş attar olmuştur. Çocukluk çağından itibaren hem tıp hem attarlıkla ilgilenen Ferîdüddin, bu çalışanlarının yanı sıra tasavvuf alanında kendini ilerletmiş ve farklı farklı şeyhlere hizmette bulunmuştur. Tasavvuf felsefesi
İnsanların işine yaradığın kadar önemlisin
Ah be Gregor. Bir pazarlamacı olarak ailenin bütün yükünü sırtlamış, her ihtiyaçlarını karşılamak için uğraşmış ve patronuna olan borçları için istemediğin bir işte çalışıyordun.
Bir sabah uyandığında dev bir böceğe dönüştüştüğünde önce şirket temsilcisinin senden tiksindiğini gördün. Evet ilk başlarda ailen seni dışlamadı ama onlar düzelecek umuduyla beklediği için sabretti. Gel gör ki bu umutları tükenince ilk düşünceleri senden kurtulmak oldu.
Sana en iyi davranan kişi olan Grete yani kız kardeşin bile bir zaman sonra sırt çevirdi artık seninle ilgilenmek bir yana senden kurtulmak için yol aramaya başladı.
Her ne kadar bir böcek olsan da bu duygularla ölmen üzücüydü. O kadar uğraştın kendini feda ettin de ne oldu öldüğün gibi seni bir köşede unutup hemen hayatlarına devam ettiler ve daha güzel günler için planlar yaptılar.
Şahsi fikrim kitap genel olarak güzel bir çalışma olmuş. Bir böcek üzerinden insanın ailesi dahi olsa diğer insanların işine yaradığı kadar önemli olduğu, onunla işleri bitiğinde de önemsiz bir böcek gibi kenara atıldığını anlatan sade, akıcı ve sürükleyici bir anlatımla kaleme alınmış olduğunu söylemek mümkündür.
Hepimizin hikâyesi: Ay Portakalı
Ay Portakalı, aslında hepimizin hikâyesi. Hepimizin başından geçenlerin bir yerde unuttuğumuz izdüşümü. Okuduğunuz bir hikâyede bir anda acıyı yediriveriyor size. Ümran Düşünsel’in hikâyeleri; bildiğimiz ama kimimizin ukdesine takılıp da söyleyemedikleridir aslında.
Ümran Düşünsel, Ay Portakalı eserindeki hikâyeleriyle farklı ve yeni bir çehre
Yalnızız
Instagramda gezerken en sevdiğiniz kitap anketinde denk geldiğim ve bunun üzerine ikinci kez okuduğum muhteşem eser. Lise de okumuştum, o zamanlar tabiki olaylar daha ön plandaydi benim için. Ruh analizlerine ve o yaşlarda 'sıkıcı'bulduğum kısımları üstünkörü atlayarak geçmiştim. Yinede bir solukta bitirdiğim ve uzun zmana sonra bile
