Ey Kevser havuzunun sahibi Efendim! Keşke senin nefes alıp verdiğin ortamda incecik bir ot olsaydım. Sen Hira'ya tırmanırken ayağının altında yuvarlanarak Kâbe'ye koşan bir taş parçası olsaydım. Mağarada sana ev sahipliği yapan o güvercin ben olsaydım. Mağaranın ağzımı ören örümcek ben olsaydım.
Keşke öğrenmemiş olsaydım, diyorum çoğu zaman, keşke yalan da olsa dünyada adalet diye bir şeyin var olduğuna inanabilseydim. Ama inanamıyorum. Çünkü insan denen bu tuhaf yaratığı kötülükten uzak tutacak ne bir güç var, ne de bir yasa.