Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Merhaba, ben acı... İçinize kalbinizden girer, oraya yerleşir, uzun süre sizinle kalırım. Bir tedavim yok. Bir kere beni içinize aldığınız zaman, beni oradan çıkarmanız çok zor olacaktır, bilirsiniz. Beni içinize almanız için kalbinizi açmanız yeterli olacaktır. Bir insana, bir duruma, bir yere kalbinizi açtığınız an sonunuz kaçınılmazdır. Ben,
Sayfa 117Kitabı okudu
Alışkanlık Takibi
Araştırmalar kilo vermek , sigarayı bırakmak ve kan basıncını düşürmek gibi hedeflerde kaydettikleri ilerlemeleri takip eden insanların sonuca ulaşma ihtimallerinin, takip etmeyenlere göre daha yüksek olduğunu göstermektedir
Reklam
Önerme, Totoloji, Antikahraman
_Önerme (Görüş, düşünce, fikir)_ _Mantıkta, doğrulanabilir ya da yanlışlanabilir ifadelere denir. En az iki terimden oluşan, içinde en az bir yargı ve bir doğruluk değeri taşıyan cümlelerdir. Soru ve emir tümceleri önerme olamaz çünkü bir soru ve emir doğruluk ifade etmez. Önermeler bir yargı bildirmelidir. _Önerme Türleri_ _1- Nitelik bakımından:
408 syf.
9/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Her sayfasında ekler, kuruvasan kokan bir kitap
Kişinin kendini bulma serüveni ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Paris'e gidip de pastahane gezmek isteyen kişi sayısı çok azdır ama ben gidersem bunu yapacağımdan yüzde bir milyon eminim. Fiyatlara bakmadan göze en güzel gözükenleri mideye indireceğim :) Önceden meşhur olan ama şu anda tek bir müşterisi bile olmayan bir pastane satın alan Sebastian'ın pastacılık kursu vermek zorunda kalması ve tahlizsiz bir kaza sonucu bacağının alçıya alınması nedeniyle Nina'yı (en yakın arkadaşının kız kardeşi) yardımcı olarak işe almasıyla başlıyor kitap. Ninanın bakış açısıyla yazılmış bu arada, yazdıklarımdan Sebastian gibi algılanmış olabilir. Nina ise bu pastacılık kursundakilerle birlikte bu pastaneye kendini adıyor ve yeni baştan yaratmaya başlıyor. Tabi ki hiç bir şeyden Sebastian'ın haberi yok. Sonrasında yaşananları ise anlatmamak her zaman en güzeli. Ben mutluluk içerisinde okudum kitabı. Şunu da belirtmeden geçmek istemiyorum: Kitabı okurken her 30 sayfada bir yaş pasta yemek istedim. Burnuma fırından yeni çıkmış kurabiye, börek, poğaça kokuları geldi. Eğer bi 100 sayfa daha uzun olsaydı iki kilo alıp kitabı sonlandıracaktım ;)
Küçük Paris Pastanesi
Küçük Paris PastanesiJulie Caplin · Artemis Yayınları · 202258 okunma
Alkol kan dolaşımına çok çabuk geçer ve kan şekerini büyük bir hızla yükseltir. İnsülin ve leptin direncini tetikler. Bu nedenle kilo vermek isteyen obezlerin ve şeker hastalarının alkol kullanmaları son derece sakıncalıdır.
Tam olarak istenen bir kiloya sahip olmak yerine, hastaların doğal kilo dalgalanmalarına izin vermek için yaklaşık 3 kg aralığını kabul etmeleri önerilmektedir.
Reklam
Kilo vermek istiyorsak mutfağımıza, dolabımıza ve ağzımıza girmemesi gereken yiyecek ve içeceklerin bazıları şunlar: • Her türlü ekmek; beyazı, kepeklisi, çavdarlısı vb • Simit, kuru ve yaş pastalar. • Her türlü tost! • Ambalajında ‘diyet’ yazan veya yazmayan grisini, galeta ve her cins bisküvi... • Pirinç pilavı. • Makarna, börek, poğaça, açma vb • Şeker, çikolata ve her tür tatlı... • Şekerli ve şekersiz reçeller, şuruplar, bal ve pekmezler. • Bütün suni (yapay) tatlandırıcılar. Suni (yapay) tatlandırıcıların kilo aldırarak, şeker hastalığına neden olduğu bilimsel olarak gösterilmiştir. • Ambalajında ‘diyet’ yazan bütün yiyecek ve içecekler. • Hazır (fabrikasyon) veya taze sıkılmış her türlü meyve suları. • Bütün gazlı içecekler (kola, gazoz vb), enerji içecekleri. • Patates, mısır. • Her türlü kızartma. • Bütün hazır çorbalar. • Sucuk, salam, sosis gibi işlem görmüş et ürünleri. • İslenmiş, tütsülenmiş balık ve etler. • Süt tozu, krema ve her türlü hazır soslar. • Marketlerde satılan tavuklar. Serbest dolaşan özgür tavuklar (köy tavuğu) yenebilir...
Kilo vermek için, " kilo vermeye" odaklanmak yerine, size göre mükemmel kilonuz neyse ona odaklanın.Kendinizi mükemmel kilonuzdaymışız gibi hissettiğinizde, bu kusursuz kiloyu kendinize çağıracaksınız.
PARTTAYM YAŞAMAK
"Çocuklarına eğitim veren anne babalar, onları dünyaya getirmek ile yetinen anne babalardan daha saygıdeğerdir" diyen Aristoteles şöyle devam eder: "Çünkü biri yaşam bağışlamıştır, öbürü ise iyi bir yaşam". Aslında insanlara değer vermek, sevildiklerini hissettirmek çok daha basit ve masrafsızdır. Çalabildiğiniz müzik aleti ile aile bireylerine verilen mini bir konser, kilo vermek isteyen bir arkadaşınıza destek olmak için beraber çıkılan bir koşu; yaşlı bir tanıdığınızı evinde ziyaret ederek, ev işlerinde ya da dışarıdaki alışverişinde ona yapılan bir yardım dünyanın bütün pahalı mücevherlerine eşdeğerdir.
Geri163
960 öğeden 946 ile 960 arasındakiler gösteriliyor.