Sonlarında duygularımın esiri ciğerlerim nefes alırken dahi huysuzdu. Zihnim reva görmüyordu bu hanımlara atılan ithamlara. Hepsi en başında bir hanım, bir anne idi. Kimse onların hanımlığı ile neler yaptırdığını, halkı nece sevdiğini, kimsesizleri koruyup kolladığını anlatmadı. Her biri hanımdı. İlmi fenni bilen hanımlardı. Şairi de vardı bestekarı da. Bizim sığ yaşantılarımız arasında birer parlak mücevher niteliğindeki bu hanımları hem delilleriyle hem örnekleriyle, tablolarıyla, açıklamasıyla çok güzel anlatmış yazar. Zaten kendisinin sahabe hanımları anlattığı kitapları da çok sevmiştim. Bir hukuk hanımının hem kadınlığı hem devleti anlatması çok hoştu. Dilinin akıcılığını sevdiğim bir yazardan icraatlerine, anneliklerine saygı duyduğum hanımları dinlemek çok güzeldi. Sanki karşılıklı sohbet edermişcesine o anlattı da ben dinledim.