Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Osmanlı
Murad, Fatih kanunuyla kardeşlerinin boğulmasından sonra az ağlamamıştı. Ama Mehmed on dokuz kardeşinin boğulmasını gözünü kırpmadan seyretmişti. Babasından ve diğer şehzadelerden gebe kalmış cariyeleri de ayaklarına taş bağlayıp denize attırmıştı.
Sayfa 379Kitabı okudu
352 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
İstikamet okyanuslar hemde bir kaplumbağanın sırtında, hadi atlayın... Minta yerli dilinde yüzen kaplumbağa demek. İztuzu kumsalında yumurtalarından çıkıp özgürlüğe doğru koşturan mintalar kadar şanslı olmayan Nada ve Naja apayrı yerlere savrulan iki kardeştir. Köle olarak farklı coğrafyalarda gözlerini açan kardeşlerin yolculuğu ile bende oradan oraya merakla savruldum... Minta yüzdüğü okyanuslardaki değişimleri anlatırken (gemiler ve kirlilik) farklı coğrafyalarda aile olan kardeşlerin etrafındaki değişikliklere de şahit oldum. Savaşlar, buhranlar, ekonomik kayıplar etrafında sevgisizlik en üzücüsüydü. Hepsine çok üzüldüm ama Amira ya, Müştak a, Rose a ayrı bir üzüldüm.. Yeri geldi gözlerimden yaşlar süzüldü. Hele kitap bitmeye yaklaşırken 'hayııır bitmeeee' dedim.. Lauderdale sahillerinden tekrar İztuzu plajına dönen caretta carettaları yani mintaları yumurtalarından çıkarken, denize doğru koştururken görmeyi çok istedim. Minnak mintalar çok tatlı yaaa... İnşallah birgün yumurtanızı çatlatırken görürüm sizi... Yazarı Kiraze kitabı ile tanımıştım. Merakla okumuştum. Kiraze yi de Minta yı da şiddetle tavsiye ederim. Hatta Minta Kiraze den bir tık öne geçti. Kitabın arkasına soyağacı konması çok hoşuma gitti. Oradan büyüyen, genişleyen aileyi takip etmek çok güzeldi.
Minta
MintaSolmaz Kamuran · İnkılâp Kitabevi · 2008187 okunma
Reklam
"Akıl, zamanı doğru değerlendirmek değil de neydi?"
Sayfa 316Kitabı okudu
Sevgi, erken bahara kanıp da ortaya çıkan ve donan bir tomurcuk gibi kavrulmuştu yüreğinde.
Sayfa 260Kitabı okudu
“Tanrı verdiği acıların ilacını da yollar.”
Reklam
“Sevgi, erken bahara kanıp da ortaya çıkan ve donan bir tomurcuk gibi kavrulmuştu yüreğinde..”
Çıkarlar söz konusu olunca her şey ne kadar da çabuk değişebiliyordu.
Sayfa 331Kitabı okudu
“Mutluluk ne tuhaf bir şeydi... Mutlu olmak için bir yığın mutsuzluğu, acıyı yaşıyordu insan; ağır, çok ağır bedeller ödüyordu ve sonra mutlu olduğunda o geçmişi hatırlayıp tekrar acı çekiyordu. Arada sırada kaşınan bir yanık izi, yağmur yağınca sızlayan eski bir kırık yeri gibiydi mutlu olmak. Salt mutlu olmak diye bir şey belki de yoktu.”
"Hiç geleceğinizi düşünüyor musunuz?" "Sanırım ülkenin geleceğini düşünüp kaygılanmaktan, şahsi geleceğimle ilgilenebilmek için çok vaktim kalmıyor."
Sayfa 316Kitabı okudu
Reklam
"Hayat ne garipti, yaşamak ne kadar çok, ne kadar şaşırtıcı sürprizlerle doluydu."
Sayfa 136Kitabı okudu
*** Geçecekti bu kalp ağrısı, bunu biliyordu, ama ne zaman? ***
Hatalar, erken teşhis edilirse düzeltilebilir.
“Samimiyetle laubalilik arasındaki ince çizgi..”
Ordular bir ülkenin fiziksel gücünün göstergesidir, sanat ve harfler ise yaratıcı gücünün gönülsel ışıklarıdır.
275 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.