"Kimin umurunda," diye bağırdı Van, "kimin umurunda bu hayat efsaneler, ne fark eder ki -Jüpiter ya da Yehova, kule ya da kubbe, Moskova'da mescit, bronz çanlar ya da bozalaşmış dinler, dini mabetler ya da dini emanetler ya da güneşte ağarmış deve kemikleri dolu çöller? Ortak bir zihnin tozundan, dumanından ibaret bunlar."