Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı

Ethem Ruhi Fığlalı

Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı Sözleri ve Alıntıları

Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı sözleri ve alıntılarını, Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı kitap alıntılarını, Atatürk'ün Din ve Laiklik Anlayışı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gerek Hz. Peygamber, gerek ilk dört halife döneminde ed-din ile şeriat arasında kesinlikle bir aynileştirmeden, başka bir ifade ile şeriat'ın dondurulmasından / sabitleştirilmesinden söz edilemez.
Sayfa 40 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Sünnet, sözlükte ister iyi ister kötü olsun yol, gidiş, benimsenen tarz, davranış, üslup ve adet demektir. Kelime Kur'an'da,"sünnetullah" şeklinde kullanıldığında, "Allah'ın emir ve yasakları ile değişmez İlahi kanunları ve tutumu" anlamlarına [Msl. bkz. 33. Ahzab, 38, 62; 40. Mü'min, 85; 48. Feth, 23]: "sünnetu'l-evve- lin" şeklindeki kullanışlarda da "geçmiş ümmetlerin, toplulukların tuttukları yol, başlarına gelenler anlamlarına gelir. [Msl. bkz. 8. Enfal, 38; 15. Hicr, 13; 18. Kehf, 55; 35. Fatir, 43].
Sayfa 12 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Reklam
Nokta? Bence de nokta.
Din işlerinin cemaatler eliyle yürütülmesine müsait değildir; çünkü İslam'da Hristiyanlıktaki gibi bir kilise teşkilâtı ve din adamları sınıfı mevcut değildir, olamaz da. Her fert, Allah karşısında aynı hak ve aynı yetkilere sahiptir. Din görevlilerinin, din hizmetlerini yürütme ve halkı din bilgileri açısından aydınlatmanın dışında, din adına bağlayıcı ve emredici hiçbir yetkisi yoktur.
Sayfa 85 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Kanunun tümü hakkındaki görüşmelerden sonra maddelere geçilir ve "Halife görevden alınmıştır. Halifelik, hükümet ve Cumhuriyet anlam ve kavramlarının içinde zaten var olduğundan, halifelik makamı kaldırılmıştır" şeklindeki birinci madde üzerine söz alan Urfa mebusu Şeyh Safvet Efendi, kısaca İslamiyet adına imiş gibi takdim edilen halifelik konusunun Cumhuriyet dönemine kadar incelenmediğini ve hakkında makul ve mantıklı sağlam bir görüşe ulaşılamadığını; halifeliğin gerçek anlamda bu "Koca Meclis"in manevi şahsında belirdiğini ifade eder.
Sayfa 77 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Belki dünün ve bugünün pek çok Müslümanı gibi, dinin pratiklerini yerine getirme, yani dini namaz-oruç gibi pratikleri ile yasama açısından zaafları vardır ve olmuştur; ama Atatürk'ün din aleyhine veya dinle ilgisizlik anlamına gelebilecek herhangi bir söz ve tavrına rastlamak şöyle dursun, her davranışında ve sözünde, ihlasla / içtenlikle inandığı İslam dinine ve değerlerine kuvvetle sahip çıktığını ve üzerine titrediğini görürüz.
Sayfa 51 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Laiklik, yalnızca devletin / siyaset ve iktidarın din karşısında bağımsız / özgür ve özerk olduğunu değil, aynı zamanda insanlar ve toplumların demokratik hak ve hürriyetlerine, din kültüründeki ifadesiyle "fitri" hak ve hürriyetlerine çok daha fazla sahip olduklarını gösteren ve dinin de devlet karşısında daha bağımsız/özgür ve özerk olduğunu gösteren bir "sistem"dir.
Sayfa 3 - Atatürk Araştırma MerkeziKitabı okudu
Reklam
107 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.