Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ay Demir Hakkında

Ay Demir konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.

Hakkında

Açıklama Ay Demir – Sert Kapak Ay Demir romanı, Çarlık Rusyası boyunduruğu altındaki Türkleri özgürleştirmek isteyen Demir’in hikâyesini konu edinir. Turan idealiyle yola çıkan Demir, oradaki Türklerle kardeşlik bağını yeniden kurmak, onları aydınlatıp esaretten kurtarmak arzusunda barışçıl ve mistik bir doktordur. Çektiği sıkıntılara rağmen yılmayan bu idealist gencin mücadelesine adanmışlığın gölgesinde yaşanamayan, ülküye feda edilen ulvi bir aşk da eşlik eder. Çocukluğu hürriyetperver muhalif subaylar arasında geçen, aydınlanma fikirleriyle yetiştirilen Müfide Ferit Tek’in Birinci Dünya Savaşı yıllarında, eşiyle birlikte Sinop’ta sürgündeyken, henüz yirmi beş yaşında yazdığı ilk romanıdır Ay Demir. Yazıldığı dönem büyük yankı uyandıran roman, Meşrutiyet’in ilanından başlayarak Trablusgarp, Balkan ve Birinci Dünya savaşlarının maddi ve manevi travmalarını kat eden milli benlik inşası çabasının en kritik on yılını kapsar.
Tahmini Okuma Süresi: 4 sa. 5 dk.Sayfa Sayısı: 144Basım Tarihi: 2022İlk Yayın Tarihi: 2008Yayınevi: Türk İş Bankası
ISBN: 9786254291692Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Ciltli
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 60.1
Erkek% 39.9
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

Müfide Ferit Tek
Müfide Ferit TekYazar · 3 kitap
Türkçülük akımının roman türündeki ilk temsilcilerindendir. Kurtuluş Savaşı'na kalemiyle katılmış bir kadın yazardır. Türkiye'nin ilk İçişleri Bakanı Ahmet Ferit Tek'in eşidir. Sanat tarihçi Emel Esin'in annesidir.Babası Kemahlı Mazhar Paşa'nın oğlu ve "hürriyet" yanlısı bir subay olan Şevket Bey, annesi Plevne şehitlerinden Zâimzâde İsmail Efendi'nin kızı Feride Hanım'dır. Babasının görevi dolayısıyla ilköğrenimine Trablusgarp'ta başladı. Trablusgarp'ta henüz bir Türk mektebi olmadığı için İtalyanların yönetiminde bulunan St. Joseph Rahibe Okulu'nda okudu. Okulda İtalyanca ve Fransızca öğrendi. Ayrıca özel ders yoluyla Arapça ve Farsça öğrendi. O yıllarda, İstanbul'da bulunan Harbiye Mektebi'nde bir kanundışı faaliyetlerde bulundukları gerekçesiyle Fizan'a sürgün edilen bir grup öğrenci arasında Ahmet Ferit Tek ile Yusuf Akçura da vardı. İleride evleneceği Ahmet Ferit Bey ile burada tanıştı. Yazar, 1903 yılında gizlice gönderildiği Paris'te Versailles Lisesi'ne kaydedildi. Onun Paris'teki öğrenimini, velisi sıfatıyla babasının yakın arkadaşı ünlü Jön Türklerden Ahmet Rıza Bey takip etti. Müfide Ferit, Trablus'tan kaçarak Paris'e gelmiş olan Ahmet Ferit Tek ile 1907 yılında -15 yaşında iken - evlendi. Bundan sonraki hayatı, kocasının sürgün veya görevli olarak bulunduğu çeşitli şehir ve ülkelerde geçti. İkinci Meşrutiyet'in ilan edilmesinden sonra eşi ile İstanbul'a geldi. Ahmet Ferit Tek, İttihat ve Terakki'ye muhalefetten Sinop'a sürülünce Müfide Ferit Hanım, kocasıyla birlikte Sinop'a gitti.1913- 1918 arasındaki yıllarını Sinop ve Bilecik'te geçirdi. Bu arada Yusuf Akçura'nın desteğiyle ilk romanı olan Aydemir'i' yazdı ve 1918 yılında yayınlattı. Halide Edip'in 1912'de yayımlananYeni Turan adlı romanından sonra ikinci "Turancı" roman olan bu eser, birk kaç gazetede tefrika edildi. Roman, bir kuşağı etkiledi ve yıllar sonraŞevket Süreyya Bey, Aydemir soyadını bu romandan etkilenerek aldı. İşgal yıllarında yazdığı makaleler nedeniyle İngilizler tarafından arandığı için Anadolu'ya geçti. Mütareke ve Millî Mücadele yıllarında İfham ile Hakimiyet-i Milliye gazetelerinde Milli Mücadele'yi destekledi. Savaşın sonlarına doğru Mustafa Kemal Paşa ile Türk-dostu Pierre Loti arasındaki yazışmalara aracılık etti. Eşi 1921 yılında diplomatik görevle Fransa'ya gönderildiğinde École des Sciences Politiques'ten mezun oldu; bu arada Pierre Loti'yi ölüm döşeğinde ziyaret etti. İkinci romanı Pervaneler'i 1924 yılında kaleme aldı; roman, Yedigün Dergisi'nde tefrika edildi. Eşinin diplomatik görevleri nedeniyle 22 yıl yurtdışında bulundu; Paris, Londra, Varşova, Tokyo'da yaşadı. Yurtdışında bulunduğu sırada Affolunmayan Günah adlı üçüncü romanı Almanca olarak basıldı (Die unverzeihliche Sünde, çeviren: Otto Spies, Krefeld, 1933), Türkçesi yayımlanmadı. Son roman, konusunu Kurtuluş Savaşı'ndan almaktaydı. 1948 yılında Türkiye'deki ilk Soroptimist Kulübün kurucusu oldu. 24 Mart 1971 tarihinde 77 yaşında iken İstanbul'da hayatını kaybetti. Erenköy Mezarlığı'na defnedildi.