İkinci Meşrutiyet’te, İslamcı çerçeveye sığınmış halk ile bürokrat kavgasının devamını gördük. Cumhuriyet döneminde de aynı kavgayı görüyoruz maalesef. Kavga, Batıcı olmaktan dolayı ilerici (?) denilen laikler ile dinciler arasında bir üstyapı kavgası halinde bırakılmıştır. Böylece, temel çelişkilere inmeyecek biçimde şartlanan Türkiye ikiye bölünmüştür. Bundan ise, sadece emperyalizm yararlandı. Bugün de öyle görünmüyor mu?