Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kıtab-ı Kavasimu'l-Batıniyye / El-Kanunü'l-Külli Fi't-Te'vil

Batınilerin Belini Kıran Deliller / Te'vilin Temel İlkeleri

İmam Gazali

Batınilerin Belini Kıran Deliller / Te'vilin Temel İlkeleri Hakkında

Batınilerin Belini Kıran Deliller / Te'vilin Temel İlkeleri konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
9/10
5 Kişi
19
Okunma
7
Beğeni
766
Görüntülenme

Hakkında

Nasların zâhiri manalarını kabul etmeyen, gerçek anlamları ancak Allah ile ilişki kurabilen “mâsum imam”ın bilebileceği temel görüşünü savunan aşırı fırkaların adeta ortak adı haline gelen Bâtınîyye mezhebi, IX. yüzyıldan başlayarak Horasan’dan Batı’ya doğru İslâm âleminin çeşitli yerlerinde itikadi iğfaller ve siyasi isyanlar, kanlı ihtilaller çıkarmış bozguncu bir hareket olarak günümüze kadar uç vermiştir. Büyük Selçuklu Devleti’ni kökten sarsmaya çalışan bu fikrin en önemli figürlerinden Hasan Sabbah’ın ortaya çıkışı Bâtınîyye’nin hiç te hafife alınmayacak bir hareket olduğunu göstermiştir. Hasan Sabbah sadece başarılı bir teşkilatçı, etrafındakileri etkisi altına alan bir şahsiyet olmasının yanında etkili bir propaganda yöntemini bulmuş bir kişidir. Karşısındakileri hemen susturan delilleri bir araya getirmiş, kolay anlaşılır ve ezberlenir bir kıyas metodu da geliştirerek “el-Fusûlu’l-Erbaa” adını verdiği bir risale de kaleme almıştır. Batınî görüşlere karşı en etkili fikri mücadeleyi veren âlimlerden ve düşünürlerden biri de Gazâlî’dir. İşte onun Bâtınîlerin Belini Kıran Deliller isimli bu eseri Hasan Sabbah’ın kitabına ve onun şahsında tüm bâtınî görüşlere verilmiş kesin bir cevap niteliğindedir. Bu kitabı meydana getiren ikinci eser de yine Gazâlî’ye ait. Te’vilin Temel İlkeleri akla layık olduğu değeri veren, düşünmenin ve mantığı kullanmanın yolunu açan bir eser. Son yüzyılımızda edebiyat ve düşünce eserlerini kavramada, anlamada ve yorumlamada etkili bir yöntem olarak karşımıza çıkan “hermeneutik” Gazâlî gibi bir öncü düşünürün kaleminden neredeyse yaklaşık 1000 yıl öncesinden bir ilkörnek eser olarak okuyucularımızla buluşmaktadır.
Tahmini Okuma Süresi: 3 sa. 17 dk.Sayfa Sayısı: 116Basım Tarihi: Aralık 2017Yayınevi: Büyüyenay Yayınları
ISBN: 9786059268691Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Reklam

Kitap İstatistikleri

Kitabın okur profili

Kadın% 15.2
Erkek% 84.8
0-12 Yaş
13-17 Yaş
18-24 Yaş
25-34 Yaş
35-44 Yaş
45-54 Yaş
55-64 Yaş
65+ Yaş

Yazar Hakkında

İmam Gazali
İmam GazaliYazar · 302 kitap
Gazzâlî (Farsça: الغزّالی) (d. 1058, Tus - ö. 18 Aralık 1111, Tus), Büyük Selçuklu Devleti devrinin İslam âlimi, filozofu, mutasavvıfı ve müderrisi. Fars asıllı olduğu sanılan Gazzâlî'nin lakapları Hüccetü’l-İslâm ve Zeynüddîn'dir. Genel olarak Gazzâlî ve İmam-ı Gazzâlî isimleriyle tanınmaktadır. Gazzâlî Hicri 450 (Miladi 1058) yılında Horasan'ın Tus şehrinde doğmuştur. İlk öğrenimini Tus'ta Ahmed bin Muhammed er-Razikânî’den almış, daha sonra Cürcân şehrine giderek Ebû Nasr el-İsmailî’den eğitim görmüş daha sonra 28 yaşına kadar Nişabur Nizamiye Medresesi’nde öğrenim görmüş, itikadî düşünce olarak Ebü'l Hasan Eş'arî’den ve ameli görüş olarak ise Şafiî'den etkilenmiştir. Hocası İmam-ı Harameyn lakaplı Abdülmelik el-Cüveynî 1085 yılında ölünce Nişabur’dan Büyük Selçuklu Devleti’nin veziri Nizamülmülk’ün yanına gider. Nizamülmülk'ün huzurunda olan bir toplantıda verdiği cevaplarla diğer bilginlerden üstünlüğünü kanıtlayarak 1091 yılında Bağdat’taki Nizamiye Medresesi'nin baş müderrisliğine tayin edilir. Burada bilgisi ve edindiği öğrenci topluluğuyla kısa sürede ün ve saygınlık kazandı. Tasavvuf'a yöneldi ve Ebû Alî Farmedî'nin tesiriyle bu alanda yoğunlaştı. Bu ilgi ve hac arzusuyla medresedeki vazifesini bırakarak 1095 yılında Bağdat'tan ayrıldı ve Şam'a gitti. Şam da iki yıl kaldıktan sonra 1097 yılında hacca gitti. Hac sonrası Şam'a döndü ve buradan Bağdat yoluyla Tus'a geçti. Şam ve Tus'ta bulunduğu sürede uzlet yaşamı sürdü ve tasavvuf alanında ilerledi. Bağdat'tan ayrılışından on bir yıl sonra 1106 yılında Nizamülmülk’ün oğlu Fahrülmülk'ün ricası üzerine Nişabur Nizamiye Medresesinde tekrar eğitim vermeye başladı. Buradan kısa süre sonra Tus'a dönerek yaptırdığı tekkede müritleriyle birlikte sufi yaşamı sürdü. Gazzâlî 1111 (Hicri 505) yılında doğum yeri olan İran'ın Tus şehrinde öldü. Gazzâlî’nin yaşadığı dönemde İslam âleminde siyasî ve fikrî büyük bir karmaşa hakimdi. Bağdat’ta Abbasi halifelerinin gücü zayıflamasına karşın Büyük Selçuklu Devleti’nin sınırları genişliyor ve nüfuzu artıyordu. Melikşah’ın veziri Nizamülmülk savaş meydanlarında zaferler kazanıyor, ilim meclisleri denilen tartışma ortamlarını ve medreseleri açıyordu. Bu dönemde Mısır tahtında Şiî-Fâtımî hanedanı vardı. Avrupa’da ise Endülüs Emevi Devleti gerilemekte idi. İlk Haçlı Seferi de Gazzâlî döneminde yapılmış, Gazzâlî 40 yaşında iken Antakya haçlılarca kuşatılmış bir yıl sonra da Kudüs ele geçirilmiştir. Hasan Sabbah ve Ömer Hayyam da Gazzâlî ile aynı çağda yaşayan tanınmış kişilerdir. İslam âlemindeki bu karışıklığı fikrî bir çöküntü tamamlıyordu. Gazzâlî'nin öğrenme merakı onun çok sayıda dini ve fikrî akımları araştırmasına neden oldu. Yaşadığı dönemde hakikati bulmak isteyen insanların dört kısıma ayrıldığını ve her birinin hakikati kendi yolunda aradığını gördü. Bunlar; felsefeciler, kelâmcılar, sûfiler, bâtınîlerdi. Hepsinin görüşlerini inceleyerek; kelâm, felsefe ve Bâtınîlik yolunu kitaplarında ayrıntılarıyla tenkit etti ve sûfilerin yolu olan tasavvufa yönelerek hakikati bu yolda aradı.