Hiçbir şekilde imparatorluğun tüm uyruklarının Katolik Hıristiyan olmadığı gerçeği olduğu gibi durmaktadır. Hükümetin 'aklını kaçırmış ve deli' olarak kabul ettiği kişilerin sayısı, Erken Bizans döneminde son derece yüksekti, o kadar ki, belki de nüfusun çoğunluğunu oluşturuyorlardı.