Geleceğin Devrimi Gönderileri
Geleceğin Devrimi kitaplarını, Geleceğin Devrimi sözleri ve alıntılarını, Geleceğin Devrimi yazarlarını, Geleceğin Devrimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Doğal Yaşam
Salt akla uygun ekolojik pratikleri benimsemenin ötesinde, ekolojik bir yaşam tarzını sürdürmenin ne demeye geldiğini gözden kaçırmamamız gerektiğine inanıyorum. Bize "ekolojik sorumluluk duygusu içerisinde saklamayı, yatırım yapmayı, yemeyi ve satın almayı öğreten bir dolu elkitabı, tam anlamıyla ekolojik düşünmenin -evet, ekolojik akıl yürütmenin- ve ekolojik yaşamanın ne anlama geldiği üzerinde düşünme ihtiyacının çarpıtılmış halidir. Nitekim, bana göre organik bahçı- vanlık iyi tarımdan ve iyi besin kaynağı sağlamaktan daha fazlasını ifade etmektedir; bu, her şeyden önce, insanın, yaşamak için tükettiği ürünleri şahsen yetiştirerek çevresinden temin ettiği şeyleri tekrar ona sunarak besin ağında doğrudan yer almasıdır.
Toplumsal Değişim
Toplumsal değişimin risk almaksızın, belirsizliklere açık kapı bırakmaksızın ve başarısızlık olasılığını teslim etmeksizin gerçekleşebileceğine inanmıyorum. Kamusal yaşamın taşlaşmasına karşı herhangi bir etkide bulunmak zorundaysak eğer -içinde yaşadığımız dönemin ayırt edici özelliğinin hakiki anlamda bir kamusal yaşam olması ölçüsünde- tarih de bizimle beraber hareket etmelidir.
Demokrasi
Karar verme süreçlerinde demokrasi üzerinde sağlanan uz- laşıyı da fetişleştirmemek gerekir. Uzlaşı, daha önce de ileri sürdüğüm gibi, insanların birbirlerini yakından tanıdığı çok küçük gruplarda uygulanabilir bir şeydir. Fakat büyük grup- larda zorbalığa dönüşür çünkü küçük bir azınlığın büyük, hat- ta epeyce büyük bir çoğunluğun nasıl bir politika uygulayaca- ğına karar vermesine kapı açar, fikirler ve politikalarda homo- jenliği ve durgunluğu besler. Azınlıklar ve onların oluşturdu- ğu fraksiyonlar yeni fikirlerin olgunlaşması için vazgeçilmez olan mayalardır -hemen hemen bütün yeni fikirler azınlıkların görüşleri olarak kendini gösterir ilkin. Liberter bir grupta ço ğunluğun azınlık üzerindeki "egemenliği" efsaneden ibarettir; böyle bir grupta kimse azınlığın kendi inançlarından vazgeç- mesini ya da kendi görüşlerini savunma hakkını kullanmama- sırı beklemez; fakat azınlık da sabırlı olmalı ve çoğunluk kara- rının uygulamaya konulmasına imkân vermelidir. Bu deneyim ile onun yarattığı tartışmaların bir grubu ya da meclisi kendi kararı üzerinde yeniden düşünmeye ve azınlığın görüşünü benimsemeye sevk eden en önemli öğe olması gerekir; böyle ce, diğer azınlıklar ortaya çıktıkça daha başka fikirler ve uygulamalar da özendirilmiş olur. Uzlaşı yoluyla karar verme, coğunluğu azınlığı hoşnut kılmak için spesifik bir politikadan feragat etme noktasına götürürse eğer, düşünsel ve pratik bir durgunluğa yol açabilir kolayca.
Komünist manifesto'nun sonunda şu çağrı yer alıyordu: Bütün ülkelerin işçileri birleşin...
Sadece şunu söyleyebilirim: yaşadığımız bu dünya, ister iyi ister kötü yönden olsun, gelecek yüzyılda her şey muhtemelen çok büyük bir hızla değişecek, bundan elli yıl sonraki kuşak açısından neredeyse tanınmaz olacaktır..
Günümüzün aşırı ısınmış kapitalist gelişmesine yanıt üretmeyen köhne ideolojilerin arkasına saklanmak, devrimle oyun oynamaktan hatta devrime ulaşmak için her şeylerini veren sayısız militanın hatırası ile alay etmekten başka bir şey değildir.
Sayfa 205Kitabı okudu
Sınırların gezegenin üzerinde yeri yoktur, aklın manzarasında bir yerden fazlası değildir..
Sayfa 190Kitabı okudu
Komünist manifesto'nun sonunda şu çağrı yer alıyordu: Bütün ülkelerin işçileri birleşin...
Sayfa 176Kitabı okudu
Mutlak, milliyetçilik olgusunu bir kenara bırakmak, İnsanların kendilerini aynı türün üyeleri olarak kabul ettiği ve ulusal istisnailiklerinden ziyade ortaklıkların çoğaltma arayışında olduğu daha yüksek bir evrensel ilkedir ...
Sayfa 175Kitabı okudu
Milliyet insanları ayrıştırır, dolayısıyla da bir ilke değildir. Aslında insanlar açısından, kurgusal bir ilke olacak milliyetçiliği bütün halkların beklentilerinin ideali olarak savunmaktan daha saçma, aynı zamanda daha zararlı, daha ölümcül bir şey yoktur...
Sayfa 174Kitabı okudu
Yüreğin büyük ama beynin yok...
Sayfa 173Kitabı okudu
Fakat kamuoyuna teslim olmak ne zamandan beri devrimcilerin işi oldu ki..
Sayfa 143Kitabı okudu
Günümüzde şirket kapitalizmi, şirketi, işyeri demokrasisi aracılığıyla sömürüyle uyumlulaştırma noktasına getirmeye giderek daha fazla heves etmektedir..
Sayfa 138Kitabı okudu
Bu politik sürecin onyıllar boyunca neredeyse hiçbir temel değişiklik olmaksızın sürgit devam etmiş olması, büyük ölçüde, bizatihi sürecin kendi eylemsizliğinden kaynaklanan bir durumdur..
Sayfa 130Kitabı okudu
Her şeyden önce, insanın, yaşamak için tükettiği ürünleri şahsen yetiştirerek ve çevresinde temin ettiği şeyleri tekrar ona sunmak besin ağında doğrudan yer almasıdır...
Sayfa 113Kitabı okudu