Kurgu dışı ağırlıklı bir okuma beklediğim için Hamnet'te biraz hayal kırıklığına uğradım ama hayal kırıklığına uğradığım kadar, çok sevdiğim yanları da oldu. Bunlardan biri, çocuğunu kaybeden bir anne babanın yas sürecinin, o yaşanan yoğun duyguların muntazam aktarım şekliydi. Keza aile yaşantısına dair tespitleri de öyle, Shakespeare'in nasıl Shakespeare olduğunu anlatan başarılı bir kurgu. Buna karşın, Shakespeare'in hiç adının geçmemesi de, kitaptaki Latince öğretmenine direkt Shakespeare olarak bakmak yerine, süreç içerisinde yerini alan bir karakter olarak bakmamıza imkan tanıyor.
Tüm bunların yanında, çok fazla sarsıcı trajik an barındırıyordu. Beni en çok etkileyenlerden biri, Agnes'in evinden kovulduğu andı. Herkes avludayken eşyalar savrulur ve o anda iki kardeş bakışarak anlaşır. Agnes eşyalarını da toplayıp gider. O an kitabı elimden bırakıp ara verme ihtiyacı duymuştum.
Maggie O' Farrel'ın Hamlet oyununa yaptığı atıflar ise beni benden aldı diyebilirim. Oğul ile babanın yer değiştirmesine yaptığı o gönderme, başarılı bir oyun analizinin de ürünü aynı zamanda. Bana göre tabii. Kesinlikle okunmaya değer etkileyici bir kurgu roman....