Hayatını ilme, telife ve irşada vermiş büyük bir maneviyat şahsiyeti olan Muhammed Yusuf Kandehlevi'nin 4 ciltlik Hayatü's Sahabe adlı eseri muhtasar olarak iki cilt halinde Işık Yayınları'ndan çıktı. Kitap, Allah ve Resulüne Davet, Biat, Peygamberimizin İnsanları Allah Yoluna Davet Ederken Karşılaştığı Meşakkatler, Hicret, Müslümanlara Sahip Çıkmanın Sembolü: Ensar, Cihad ve Asbah-ı Kiram'ın Birlik ve Beraberliğe Verdiği Önem gibi bölümlerden oluşuyor.
"Muhammed Allah'ın Resul'üdür. O'nun beraberindeki müminler de kafirlere karsı şiddetli olup kendi aralarında şefkatlidirler. Onları rükû ederken, secde ederken, Allah'tan lütuf ve rıza ararken görürsün. Onların alameti, yüzlerindeki secde izi, secde aydınlığıdır. Bunlar, Tevrat'taki sıfatları olup İncil'deki meselleri ise şöyledir: Öyle bir ekin ki filizini çıkarmış, sonra da onu kuvvetlendirmiş, derken kalınlaşmış da artık gövdesi üzerinde doğrulmuş. Öyle ki; ekicilerin hoşuna gider, kafirleri de öfkelendirir. iste böylece Allah, onlar gibi iman edip makbul ve güzel isler yapanlara bir mağfiret ve büyük bir mükâfat hazırlamıştır." (Fetih süresi, 48/29)" İslam'da birinci dereceyi kazanan Muhacirler ve Ensar ile onlara güzelce tabi olanlar yok mu? Allah onlardan razı, onlar da Allah'tan razı oldular. Allah, onlara içlerinden ırmaklar akan cennetler hazırladı. Onlar, oralara devamlı kalmak üzere gireceklerdir. iste en büyük mutluluk, en büyük basari!" (Tevbe süresi, 9/100) Hak Tela, kullarının gönüllerine bakıp kâinatın Efendisi Hazreti Muhammed'i (sallallahu aleyhi ve sellem) seçerek risalete münasip gördü. Ardından yine kullarının kalplerine nazar edip Fahr-i Kainat'a münasip olan sahabeyi seçti ve İslam dininin ilk yardımcılarını, Allah'ın yüce dininin en üst düzeyde temsil edilmesi için bunlardan meydana getirdi. Bu nedenle Allah indinde, bu Müslümanların güzel gördükleri güzel, çirkin buldukları da çirkindir.