Emin oldum ki, Türk filmlerinin atası bu romandır. Evet ilk sayfadan son sayfaya kadar hem de... Ama yazıldığı dönem düşünüldüğünde ve yazarı da Namık Kemal olunca muhteşem bir eser okuduğumu belirtmek isterim. Tam da böyle bir kitaba ihtiyacım varmış çok iyi gitti.
Okurken Esas oğlan Ali Bey'e kızdım, fettan Mahpeyker'e lanetler savurdum, masum Dilâşub'a acıdım. Yok, Dilâşub öyle filmlerdeki gibi uyuşuk bir tip değildi, gerçekten acıdım. Konuyu anlatmayı pek sevmediğim ve az biraz yazdıklarımdan anladığınızı düşünerek daha fazla uzatmak istemiyorum.
Konu itibariyle bilindik olsa da, yazarın o kadar güzel betimlemeleri, nükteli cümleleri ve akıcı bir kalemi var ki, doyumsuz ve ölümsüz bir eser ortaya çıkmış. Ayrıca kitap kapağı da tam olmuş, bakar bakmaz 'tamam bu kötü kadın' diyorsunuz. Sevdim.
Şimdiye kadar okumadığım için kendime kızarak, geç de olsa okuduğum için memnun olduğumu belirterek, sizlere de şiddetle tavsiye ederek, şimdiden iyi okumalar diliyorum.