İnsanoğlu, her adımını mezardan uzaklaşmak için atar, fakat yine de her adımda mezara biraz daha yaklaşır... Her nefesini ömrü uzatmak için alır, fakat yine de her nefes alışta ömründen bir nefeslik zaman eksilir.
Merhabalaaar ;)
İntibah ya da diğer adıyla Sergüzeşt-i Ali Bey,
Namık Kemal'in, ilk kez 1876'da yayımlanan bir romanı. Romanda iyi yetişmiş Ali Bey'in, uygunsuz bir kadın olan(kitapta böyle geçiyor yoksa benim şahsi fikrim öyle değil.) Mahpeyker'e aşık olması ve bu aşkın Ali Bey'e maddi ve manevi olarak yıkım şeklinde sonuçlanması anlatılıyor.
Kitabın benim açımdan eleştirilecek çok yanı var ama şimdi yazıldığı dönemi düşününce eleştirilerimi bir tarafa bırakıyorum. Çünkü o zamandaki olağan şeyler yazılmış.( örnek vermem gerekirse, ne kadar günümüz Türkçesine çevirilmiş olan nüshasınıda okusamda kitabın dili çok ağır geldi bana ve oldukça fazla betimleme içeriyor. Diğer başka bir konu ise toplumumuzun hayat kadını, fahişe dedikleri seks işçilerine ne şimdiki bakış ne de o zamanki bakış benim düşüncelerime ters düşüyor.---Ama dediğim gibi kitabın yazıldığı dönemden dolayı eleştirmek doğru olmaz--))
Okumayanlar kesinlikle tavsiye ederim
Kitapla Kalın
İntibahNamık Kemal · İnkılap Kitabevi · 201739,3bin okunma
«Yetmez mi temâşâ-yi cemâl el de sunarsın «Ey âşık-ı mihnet-zede buldukça bunarsın»
«Güzelliği doya doya seyretmekle yetinmiyor, bir de elini uzatıyorsun. Ey bin bir belâya uğramış kederli âşık, sen artık bulmuş da bunuyorsun.»
«Nasıl çıldırmadım hayretteyim hâlâ sevincimden «Lisanından «seni sevdim» sözün gûş ettiğim demler.»
«Seni sevdim! sözünü ağzından işittiğim zaman sevincimden nasıl çıldırmadığıma hâlâ hayret ediyorum.»