Mem û Zin, Ehmedê Xanî tarafından 1690-1695 yıllarında yazılmış, 1450-1451 yıllarında yaşanmış Mem ile Zin'in aşkının anlatıldığı; Kürtçenin Kurmanci lehçesiyle yazmış olduğu eseridir.
Mem û Zin Dönemin özelliklerini bir aşk hikayesi şeklinde kurguladığı için aşk destanı olarak bilinir. Oysa, karakterlerin her biri o dönemin barındırdığı kişilerdir. Bunların bilincinde sadece bir aşk destanı olarak okunmamalıdır. Ayrıca eserde sıkı bir dostluktan da bahseder.
Yazar eserde kötülüğü ve fesatlığı Bekir'de toplamış. İyiliği ve güzelliği Mem ve Zin'de toplamıştır. Her şeyde olduğu gibi her zaman iyilik kazandığı için eserin sonunda Mem ve Zin kazanıyorlar.
Ehmedê Xanî, Allah'a, Hz. Muhammed'e övgü beyitleriyle başlayıp kendi kalemiyle olan diyaloğundan sonra bitiyor. Eserin genel olarak konusu Aşk, din, kahramanlık, dostluktur. Ayrıca eser Türkçe, Farsça, Arapça, Fransızca ve Rusça dillerine çevrilmiştir.
Eserde en çok dikkatimi çeken Ehmedê Xanî'nin yaptığı benzetmeleridir.
Eğer hala okumadıysanız Kitabı hemen okumanızı tavsiye ediyorum.
Kitaptan güzel bir alıntı:
"BU RÜYA MIDIR, HAYAL MİDİR?
Sakî! Gel söyle bana ne renktir bu.
Bu âlem hayal midir, yoksa rüya mıdır?
Onun asılsız olduğunu yorumlama.
Onun hayal olduğunu tasvir etme.
Başlangıcı gerçi hayat rengindedir.
Ama hayatının sonu da ölümdür.
Yani var olmayan bir varlıktır bu.
Güzel yaratılışlıdır, ne yazık ki ölümlüdür bu.
Felekler, unsurlar ve onlardan doğan tabiatlar,
Bu tabiatlardan meydana gelenler ve felekler.
Hep birlikte güzel bir şekilde ortaklık yaparlar.
Hep birlikte çabucak birbirinden ayrılırlar."