Alatlı, ülkemizin düşünen, kültürlü, önemli entelektüellerinden biri ve ben onu çağımızın Cemil Meriç'i gibi görürüm. Konuşarak düşüncelerini ifade etmede çok başarılı olduğunu düşünmüyorum ancak yazılarıyla birikimini ve fikirlerini daha iyi sunuyor.
Nuke Türkiye yazarın farklı kültür, inanç ve milletlerden oluşan roman kahramanları ve her birini kendi düşünce yapıları doğrultusunda konuşturduğu ilginç bir eser. Kitapta en dikkat çekici karakter Günay Rodoplu, bende gerçek dünyada da yaşamış hissini en çok uyandıran karakter o ve ve kanaatimce Alev Alatlı fikirlerine bu karakterle hayat vermiş.
Diana Pavloviç ve eşi David Pavloviç'in bir araştırma için Türkiye'ye gelişleri ve bu karakterler çerçevesinde din, inanç, Türk milletinin düşünce yapısı, yozlaşma vb. pek çok düşünce karşıt fikir ve görüşlerle okura aktarılmış.
Kitapta farklı dillere ait olan sözcük ve kavramların sıkça kullanılması sözlük kullanmayı gerekli kılıyor. Ancak buna rağmen etkileyici bir eser.
Kitaptaki onca farklı fikirden sonra ana fikir bence Günay Rodoplu'nun dilinden aktarılan: "Gördüğün gibi, ne dinsizler, ne de dindarlar için insanlık ahdine vefasızlık yoktur. Ateist olmakla ahlâktan kurtulamazsın.” sözleriydi.