Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ok, Balta ve Mancınık

C.W.C. Oman

Sayfa Sayısına Göre Ok, Balta ve Mancınık Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Ok, Balta ve Mancınık sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Ok, Balta ve Mancınık kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Elinizdeki metin C. W. C. Oman'ın 1884 tarihli denemesinin gözden geçirilmiş hali, geniş savaş tarihi araştırmaları alanındaki ilk girişimidir ve hala, uzman olmayan okurun ulaşabileceği en iyi anlatılardan biridir.
Sayfa 7
Bu kitap, güçlü tarih çözümlemesi ve kapsamlı belge kullanımıyla kendi türü için bir modeldir. Ortaçağ savaşlarının çoğu hakkında olayları yeniden kurgulayabilmemizi sağlayacak yeterli kaynak yoktur.
Sayfa 9
Reklam
Ortaçağ savaşlarına ilişkin kaynaklar, dönemin kronikleri, beratlarında ve resmi kayıtlarında gizlidir. Sıradan araştırmacının bu kaynaklara başvurmaya pek ihtiyaç duymayacaktır. Umuyoruz ki Oman'ın denemesini okuyup merakı uyanacak okur, yeteri kadar ipucu bulacak ve dilediği yönde ilgisini geliştirecektir.
Sayfa 11
Savaş sanatı basitçe, "bir komutanın karşısındaki güçleri yenmesini sağlayan sanat" olarak tanımlanmıştır. Dolayısıyla birçok konuyla yakından ilişkilidir; strateji ve taktik sadece diğerlerine göre biraz daha önemli olan iki konudur. Savaş sanatı, disiplin, örgütlenme ve silahlanmanın yanı sıra, bir ordunun fiziksel ya da moral etkinliğini artırmak için başvurulabilecek her yolu eninde sonunda araştıracaktır.
Sayfa 12 - Kitap Yayınevi
Çalışmasına "bir başkomutan için tercih edilir yaş" ya da "piyade askerinin sahip olması gereken ortalama boy uzunluğu" üzerine bir tezle başlayan yazar, kendini saf taktik spekülasyonlara adayan biri kadar savaş sanatından söz etmektedir.
Sayfa 12
Roma piyadesinin yavaş yavaş bozulması ve dolayısıyla bu sınıfın zamanın generalleri tarafından ihmal edilmesi bir felaketle doruğa çıktı. Askeri tarihçi Ammianus Marcellinus'un yaptığı yerinde bir kıyaslamayla, Hadrianapolis Savaşı (MS 378) Cannae katliamından (MS 216) beri bir Roma ordusunun uğradığı en korkunç yenilgiydi. İmparator Valens, bütün yüksek rütbeli subayları ve kırk bin adamıyla birlikte savaş meydanında öldü. Aslında Doğu Roma ordusu neredeyse tamamen yok edilmişti, bir daha da asla daha önceki biçimiyle örgütlenmedi.
Sayfa 16 - Kitap Yayınevi
Reklam
Hadrianopolis'in askeri önemi tartışma götürmez. Bu süvarinin piyadeye karşı kazandığı bir zaferdi. Roma imparatorluğu ordusu saldırısını Gotların barikatlarla korunan kampına doğru genişletti ve iki güç şiddetli bir savaşa tutuştu.
Sayfa 16
Taktik bakımından Hunlar Alp Arslan'ın Cengiz'in ve Timur'un ardındaki yığınların prototipleriydi. Attila'nın safları içinde Hunlarla harmanlayan pek çok tabi Germen kabilesi de Heruller ve Gepidler, Scyri, Lombordlar ve Rügler hem hız hem de savaş tarzı bakımından Gotlara benzer.
Sayfa 20
Hunlar sayılarıyla, hızlı hareket yetenekleriyle, düşmanın yaklaşmasına izin vermemek için sürekli yağdırdıkları oklarla, aşılması zor süvari gücünün bir diğer ifadesiydi. Taktik bakımından Hunlar Alp Arslan'ın, Cengiz'in ve Timur'un ardındaki yığınların prototipleriydi.
Sayfa 20 - Kitap Yayınevi
Hunlar sayılarıyla, hızlı hareket yetenekleriyle, düşmanın yaklaşmasına izin vermemek için sürekli yağdırdıkları oklarla, aşılması zor süvari gücünün bir diğer ifadesiydi..
Sayfa 20 - Kitap Yayınevi
Reklam
İustinianos'un ordusunun Vandal, Pers ya da Got savaşlarında etkinliği, neredeyse okçuların ağır süvariyle birlikte savaşmasına bağlıydı. İster Töton ister doğulu olsun karşılarındaki askerler de süvariydi. Bu savaşlarda Romalılar galip geldi, çünkü her durumda hasımlarının silah ve taktiklerini karşı sadece benzer yöntemler değil, çok farklı olanaklar da kullanmışlardı. Pers atlı okçusuna karşı sadece aynı tanıma giren silahlarla donatılmış hafif süvari değil, bu doğuluları atından indirebilen ağır foederate mızraklıları da gönderiliyordu.
Sayfa 23
Savaş sanatının Karanlık Çağlar’daki durumunu, keşişlerin kroniklerinden ve halk şarkılarından, Bizans tarihçilerinin rastgele yaptıkları göndermelerden, tezhipli yazmalardaki tuhaf çizgilerden ya da savaşçıların mezarlarında bulunan küflü kalıntılardan çıkarmak gerekir.
Sayfa 24 - Kitap Yayınevi
Erken ortaçağın asıl ilginç özelliği savaş etkinliğinde görülen yeni formların yavaş yavaş evrilmesidir; sonunda savaşın başlıca unsuru olarak askeri sınıf kurulacak, silaha sarılmış kabileyi normal savaş gücü kabul eden eski sistem bozulacaktır. Silah ve teçhizat konusunda, savaşın dış görünümü bütünüyle olmasa da dönüştüren değişiklik bu gelişmeyle yakından bağlantılıydı.
Sayfa 24
Balta
Francisca ise, ismini aldığı halkın (Frank) en büyük silahıydı. Bu tek ağızlı bir savaş baltasıydı, ağır baş bölümü dışa doğru kavisli ve iç kısmı iyice oyuktu. Dengesi çok iyi olduğu için Amerikan yerlilerinin savaş baltası gibi düşmana fırlatılabiliyordu. Franklar düşman hattına yaklaşırken bu silahı kullanma becerisi olağanüstüydü; yarattığı etki francisca'yı gözde bir silah haline getirdi.
Sayfa 25
Franklar 9.yüzyılın ilk yıllarında yaya savaşma geleneklerini terk etmeye ve bütün önemli harekatlarda süvarilerine güvenmeye başladılar.
Sayfa 26
64 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.