Her insan kendinde tutsaktır ama kurtuluşuda yine kendindedir.
Bir tohum eker, onu büyütmek için nice çabalar sarfeder insan, besler, hatta onun için toprağa ne eziyetler çektirir. Filizlenip çiçek olduğunda ise mutlu olur hatta kendi eserine hayran bile kalır tohumundan ve görünüşünden faydalanır hakimiyetin onda olduğunu düşünür , ama kokusu işte ona hiçbir zaman zincir vuramaz. Şeytanda bir çiftçidir, tohumu ise insandır, insanı fısıltılarıyla besler,diliyle sular filizlendikten sonrada eseriyle övünür, bahçesi ve diğer tohumlar için o tohumdan faydalanır çiçeğinin sahibi olduğunu düşünür ama hiç bir zaman akıla işte ona sahip olamaz. Yani şeytanını nasıl beslersen, sende ona göre şekillenirsin, unutma İnsan, insanı eker.
Kitaba gelirsek eğer türündende anlaşıldığı üzere Paranormal varlıklar ve insanlar arasındaki savaş ve anlaşma üzerine kurulu. Genelde bu türden kitapların konusuda bu tarz olaylar üzerinedir, incelenecek özellikli bir yanı yoktur ama ödüllü ve akıcı bir kitap diyebilirim hakkında. Ve kitaba bir yaş sınırlamasıda getirilmeliydi kesinlikle, her yaşa uygun olmayan bir kitap çünkü türünün yanında cinselliğinde bir çok bölümde ağır bastığı bir kitap.
Biliniz ki;
Dünya herkesin göremediği ve duyamadığı şeylerle doludur.