Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Riyazü's Salihin (8 Cilt Takım)

İmam Nevevi

Riyazü's Salihin (8 Cilt Takım) Sözleri ve Alıntıları

Riyazü's Salihin (8 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, Riyazü's Salihin (8 Cilt Takım) kitap alıntılarını, Riyazü's Salihin (8 Cilt Takım) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
632. Câbir Ibni Abdullah radıyallâhu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: "İyi huylu olanlarınız, içinizde en çok sevdiğim ve kıyamet günü bana en yakın mesâfede bulunacak kimselerdir. Güzel sohbet ediyor dedirmek için uzun uzun konuşanlar, sözünü beğendirmek için avurdunu şişire şişire laf edenler ve bilgiçlik etmek için lûgat paralayanlar ise en sevmediğim ve kıyamet günü bana en uzak mesâfede bulunacak kimselerdir." Ashâb-ı kirâm: - Yâ Resûlallah! Güzel sohbet ediyor dedirmek için uzun uzun konuşanları, sözünü beğendirmek için avurdunu şişire şişire laf edenleri biliyoruz. Fakat bilgiçlik taslamak için lûgat paralayanlar (mütefeyhik) dediğiniz kimlerdir? diye sorduklarında: - "Kibirlenen kimselerdir" cevabını verdi. Tirmizî, Birr 71
Sayfa 565 - Erkam Yayınları, 3. Cilt
575. İbni Ömer radıyallâhu anhümâ şöyle dedi: Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem omuzumu tutarak şöyle buyurdu: "Dünyada tıpkı bir garip hatta bir yolcu gibi davran!" İbni Ömer radıyallâhu anhümâ şöyle derdi: Akşamı ettiğinde, sabahı bekleme! Sabaha çıktığında, akşamı bekleme! Sağlığında, hastalığın; hayatın boyunca da ölümün
Sayfa 437 - Erkam Yayınları, 3. Cilt
Reklam
| çare var sınırlıdır |
İbni Mes'ûd (ra)' dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sav şöyle buyurdu: "Kim ihtiyaç içine düşer de bunu insanlara açarsa, ihtiyacı kapanmaz. Kim de ihtiyacını Allah'a arzederse, Allah'ın, hemen veya ileride o kimseye rızık vermesi umulur."
Sayfa 429 - [ kampanya kitapları | 3. cilt | 535. hadis | Ebû Dâvûd, Zekât 28. Ayrıca bk. Tirmizî, Zühd 18 ]
“Allah’ım senden hidayet, takvâ, iffet ve gönül zenginliği isterim.”
Mukaddes kitabımız Kur'ân-ı Kerîm'in eksiksiz, yeterli, açık ve her şeyi açıklayıcı olmasına ve dinimizin de ikmal edilmiş bulunmasına rağmen, sünnetin ifade ettiği bir yorum ve anlatıma gerçekten ihtiyaç var mıdır, şeklinde bir soru aklımıza takılabilir. Gerçek şu ki, yüce kitabımızın yeterli, açık ve açıklayıcı oluşu elbette bir hakikattir. Ancak onun bu niteliklerine rağmen, muhatapları olan insanların anlayış seviyeleri farklı olduğu için onu tek tek doğru olarak anlayıp kavramaları mümkün değildir. Öte yandan sorumluluk için duymak değil, anlamak gerekmektedir. İnsanları anlamadıkları şeylerden sorumlu tutmak mümkün değildir. Bu sebeple kim, neyi anlamak ihtiyacında ise ona onu anlatmak lâzımdır. En iyi, en güzel, en doğru ve en doyurucu açıklamayı da elbette Kur'ân âyetlerini getirip tebliğ eden Peygamber yapacaktır. Peygamber'in açıklamalarını, hiçbir zaman Kur'ân'ın eksik, yetersiz ve kapalı olduğu anlamına gelmez. "Allah'a kul olmak"tan başka görevi bulunmayan insanlar, ancak bu açıklamalar sayesinde O'na nasıl kulluk edeceklerini öğrenmiş olacaklardır. Bu sebeple sünnet-i seniyyesiz bir müslümanlık düşünmek mümkün değildir.
Sayfa 17 - Erkam Yayınları, 1. Cilt (2014)
El Emeğiyle Geçinmek
Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle demiştir: “Davud (as), elinin emeğinden başka bir şey yemezdi.” (B2073 Buhârî, Büyû’, 15)
Reklam
Cömertlik
Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Allah Resûlü (sav) şöyle buyurmuştur: Allah Teâlâ buyurdu ki: “Ey Âdemoğlu, infak et ki, sana da infak edilsin.” (B5352 Buhârî, Nafakât, 1; M2308 Müslim, Zekât, 36)
487. Abdullah Ibni Mes'ûd radıyallâhu anh şöyle dedi: Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem bir hasır üzerinde yatıp uyumuştu. Uykudan uyandığında, hasır vücudunun yan tarafında iz bırakmıştı. Biz: - Ya Resûlallah! Sizin için bir döşek edinsek, dedik. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem: "Benim dünya ile ilgim ne kadar ki? Ben bu dünyada bir
Sayfa 233 - Erkam Yayınları, 3. Cilt
Müslüman sevap avcısıdır. Yaşadığı sürece her fırsatı değerlendirmek suretiyle sevaplarını çoğaltan kimsedir.
Sayfa 137 - Erkam Yayınları, 4. Cilt
“Şüpheliyi bırak, şüphe vermeyene bak. Zira gönül, (sözde ve işde) doğrudan huzur, yalandan kuşku duyar”
Reklam
6. "Mü'minlerin Allah'ı anmaktan ve Allah tarafından gönderilen gerçeği hatırlamaktan dolayı kalplerinin yumuşama zamanı gelmedi mi? Mü'minler daha önce kendilerine kitap verilenler gibi olmasınlar. Onların üzerinden uzun zaman geçti de kalpleri katılaştı. Bunların birçoğu yoldan çıkmış kimselerdir." (Hadid sûresi (57), 16 Allah Teâlâ mü'minleri, kendilerine ilâhî kitaplar gönderilen kimselere benzemekten sakındırıyor. Deniyor ki: Kendilerine peygamber ve kitap gönderildiği devirden bu yana çok zaman geçtiği için yahudi ve hıristiyanlar dinlerinin esasını ve ruhunu kaybettiler. Doğru yolu yitirdiler. Kalpleri iyice katılaştı. Menfaatlerini düşünerek ellerindeki ilâhî kitabı keyiflerine göre değiştirdiler. Allah'ın buyruğuna değil, ilâhî kitabı değiştiren ve sapıklığa düşen din adamlarının emirlerine uydular ve onları adetâ ilahlaştırdılar. Hal böyle olunca, mü'minlerin onlardan uzak durması ve hiçbir konuda onlara benzemeye çalışmaması gerekir. Onlar katı kalpli kimselerdir. Mü'minlere yakışan hassas, duygulu ve yufka yürekli olmaktır. Demek ki dünyaya aşırı derecede bağlananlar gönül hassasiyetini yitirirler. Oyleyse mü'minler dünyaya hâkim olmalı, fakat dünyanın kendilerine hâkim olmasına ve gönüllerini öldürmesine izin vermemelidir.
Sayfa 436 - Erkam Yayınları, 3. Cilt
Ebû Hüreyre’den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: İnsanlara her sabah iki melek gelir. Birisi: “Allah’ım, malını hayır yolunda harcayan şu kişiye (harcadığı malın yerine) yenisini ver” der. Diğeri de “Allah’ım, malını (hayır yolunda harcamayarak) elinde tutan (cimrilik eden) şu kişinin malını telef et” der. (B1442 Buhârî, Zekât, 27; M2336 Müslim, Zekât, 57)
549. Hadis[Cömertlik]
İbadet Yerlerinde Saygılı Davranmak
Ebû Hüreyre’nin (ra) işittiğine göre Allah Resûlü (sav) şöyle buyurmuştur: “Namaza başlandığında koşarak yetişmeye çalışmayın; yürüyerek vakarla gelin. Yetişebildiğiniz kısmını cemaatle birlikte kılın; kaçırdığınız kısmı ise tamamlayın.” (B908 Buhârî, Cum’a, 18; M1359 Müslim, Mesâcid, 151) Müslim’in diğer bir rivayetinde şöyle bir ilave vardır: “Sizden biri, namaza yöneldiği zaman, (âdeta) namazda gibidir.” (M1360 Müslim, Mesâcid, 152)
Ebû Hüreyre (ra) şöyle demiştir: Resûlullah (sav) hiçbir bir yemeğe asla kusur bulmazdı. İştahı varsa yer, hoşlanmazsa yemezdi. (B5409 Buhârî, Et’ime, 21; M5380 Müslim, Eşribe, 187)
Yapılan işler niyetlere göre değerlenir. Herkes yaptığı işin karşılığını niyetine göre alır. Kimin niyeti Allah'a ve Resulü'ne varmak, onlara hicret etmekse, eline geçecek sevapta Allah'a ve Resulü'ne hicret sevabıdır. Kimde elde edeceği bir dünyalığa veya evleneceği bir kadına kavuşmak için yola çıkmışsa, onun hicreti de hicret ettiği şeye göre değerlenir.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.