Baz ile Kevok'un aşk öyküsünün anlatıldığı dram yüklü bir kitabın yorumuyla sizlerleyim. Baz eski ve başarılı bir askerdir. Doğu Ülkesinde gördüğü Kevok'a aşık olan bir asker. Büyük Ülkeye sürgünleri, idam edilişleri anlatılmaktadır. Ve o dönemde yaşanan bir isyanın sonrasında isyana karışanların kapkara trenlerin vagonlarıyla oradan oraya sürgün edilişinden bahesilmedktedir.
Dili bana oldukça ağır geldi diye bilirim. Konu istediğim düzeyde ilerlemedi ve beni oldukça bunalttı. Benim tarzıma uygun bir kitap değilmiş. Benim için iyi bir deneyim olmadı bu kitap. Yazarın diğer kitaplarını okur muyum? Allah bilir elbet. Kitapla kalın dostlar
#kitaptanalıntıları
"İnançları farklı, dilleri farklı, kimlikleri farklı diye insanlar birbirlerine düşman olmamalı. İnsan bir kimliğe, bir dine, bir dile sahip olarak dünyaya geliyor ve bunlarla büyüyüp yaşıyor. Bunda insanın günahı, suçu ne?"
Ay bu gece de yanlız bırakmıyor onu, dağların yükseltilerini kayaların haşmetini, sessiz ormanı sonbaharın neredeyse iki renge bürünmüş doğasını, akan nehrin sularını ipek bir tüle sarar gibi yumuşak, zarif kucağına almış sarmalamıştı.
"Söylemem gereken şeyleri söyledim," diyor yazar, boğuk bir sesle. "Son sözüm, kimse düşüncelerinden, yazdıklarından dolayı yargılanmamalı, cezalandırılmamalı..."
Aşktan söz ediyorsun. Tarihin derinliklerinde kalmış bir adamın aşkından. Aşktan söz ediyor ve tarihe sığınıyorsun."
#kitapyorumu #okudumbitti #kitaptanalıntıları #arkakapak #aşkgibiaydınlıkölümgibikaranlık #mehmeduzun #ithakiyayınları #sayfa358