Kitabı bitireli tam bir hafta oldu. Ama yinede benim içimdeki o merak duygusu hala da geçmiş değil. Kitabı ilk okuduğumda konusunun ne olduğunu kavrayamamıştım. Ama sonlarına doğru,ne olduğunu anladım. Bir kızyurdunda başlayan yangın sonucu kendini dışarıya atan ve babası çok zengin bir iş adamı olan İlkay'ın hayatını anlatan merhamet, şefkat ve sevgiden yoksun bir genç kız. Onun sonrasında hayatını değiştiren ve anlamlaştıran Mustafa ve bir anne kadar şefkat gösteren hatta daha fazlası olan bir Fatma Hatun. İlkay'ın gençliği karanlık ve günahlarla doluyken bir anda ilk görüşte sevdalandığı kişi ve hayatının değiştiği o an. Tabi bir tarafta da Allah'ı yok sayan, onun varlığına inanmayan, paraya tapan günahkar bir baba. İlkay bir tarafta babasını kötü huylarından vazgeçirmeye ve İslam'ı anlatmaya, bir yandan da ilk görüşte aşık olduğu Mustafa'yı bulmaya çalışır.Okurken çok ama çok etkilendiğim bir kitap. Bazen içindeymiş gibi yaşadım kitabı, bazen de gözyaşlarımı tutamayıp hüngür hüngür ağladığım bir kitap. Gerçekten içler acısı ve eski zamanda yaşanmış bir olay. Herkesin okumasını tavsiye ediyorum.