Michelle Gross'un "Senden Bir Parça" romanı, duygusal olarak adeta bir rollercoaster yolculuğu. Bir yandan kalbinizi hop oturtup hop kaldırırken, diğer yandan "Bunu da atlattık!" dedirten bir hikaye sunuyor. Aşk acısı mı? Evet, var. Geçmişin yükü mü? O da var. Romantizm m? O da bolca..
Ama bir yandan da umut hep bir köşede pusuya yatmış, sürpriz yapmayı bekliyor.
Baş karakterimiz, bir yandan geçmişin travmalarıyla boğuşurken diğer yandan hayatta yeniden yol bulmaya çalışan bir kahraman.
Hepimiz zaman zaman onun yerinde olmak istemişizdir (tabii dram boyutunu biraz hafif tutarsak). Michelle Gross, bu aşk yolculuğunu öyle güzel betimliyor ki, bir ara "Ben de mi eski aşkımı arasam?" diye düşünüyorsunuz, sonra "Yok ya, kalsın" deyip sayfaya geri dönüyorsunuz.
Kitabın en güzel yanı, aşkın sadece pembe bulutlar üstünde dans etmek olmadığını, aslında ciddi bir duygusal yatırım ve bazen acı dolu bir süreç olduğunu göstermesi. Yani, öyle şekerli romantizm falan beklemeyin. Gross, okuru gerçek aşkın iniş çıkışlarıyla yüzleştiriyor. Ama korkmayın, bu kadar duygu yoğunluğunun arasında sizi güldüren anlar da var.
Sonuç? Kalbinizi biraz hırpalamaya, bolca duygusal yatırım yapmaya ve belki bir gözyaşı dökmeye hazırsanız, "Senden Bir Parça" tam size göre. Hem aşk hem dram, biraz da mizah. Bu kitapta her şey var, üstelik hepsi tam kararında!
Romantik türde kitaplar sevenlerin okuması gereken bir eser diye düşünüyorum..
Vesselam