Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sis Hakkında

Sis konusu, istatistikler, fiyatları ve daha fazlası burada.
0/10
0 Kişi
1
Okunma
1
Beğeni
196
Görüntülenme

Hakkında

Ey unutkan ve kendine meyleden kalbim! sen söyle benim bu yağmurdan nasıl kurtulacağımı benim mürşidim sen isen, şimdi sen söyle uzak kalmasaydım kiminle kirlenirdi toprağın yüzü tükenirdi göğüsümden terleyerek uzaklaşan hüznün yürüyüp kalırdım ufukta daralan raylarda. şimdi kan kırmızı şafak renginden nasıl çıkarayım seni bir trenin karanlıktan ışığa uzamasına şaşırsam da parmaklarımın ucuyla tutup nasıl çıkarayım seni şayet bir şafak vaktinde yakalasam kanın sıcaklığını ışık oyunları nasıl kışkırtır aklımızı resimlerde sen söyle ey benim mürşidim, şimdi sen söyle.
Tahmini Okuma Süresi: 1 sa. 49 dk.Sayfa Sayısı: 64Basım Tarihi: 2005Yayınevi: Hece Yayınları
ISBN: 9789758988419Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak
Türler:
Reklam

Yazar Hakkında

Selim Erdoğan
Selim ErdoğanYazar · 4 kitap
1878 Osmanlı-Rus Harbi sırasında Posof’tan göçerek Malatya’nın Doğanşehir İlçesine yerleşen Ahıskalı muhacir bir ailenin çocuğudur. İlköğretimini ve liseyi Elazığ’da tamamladıktan sonra 1980 yılında başladığı Elazığ DMMA Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünden 1984'te mezun oldu. 1986'da Ankara Orman Genel Müdürlüğünde kamu görevine başladı. 1988 yılında Hülya Erdoğan ile evlendi ve üç çocukları oldu. 1993 yılında askerliğini yaptı. Hâlihazırda Elazığ’da Orman Bölge Müdürlüğünde Şube Müdürlüğü yapmaktadır. 1982 yılından itibaren Aylık Dergi, Mavera, Albatros, Kayıtlar, Türk Dili, Hece, Hece Öykü, Dergâh, İtaki, Edebiyat Ortamı, Melamet, İkindi Yazıları ve Külliye gibi birçok ulusal edebiyat dergisinde şiirleri ve öyküleri yayımlanmıştır. Birçok antolojide şiirlerine yer verilmiştir. Hece Yayınları'ndan 2005'te Sis, 2016'da ise Şeb-i Yelda adlı şiir kitapları yayımlanmıştır. Erdoğan şiiri “Yeryüzüne gönderilen insanın yabancılığına ait hüznün aşkın (transandantal) hâl tercümesi” olarak tanımlamaktadır. Şair için şiirin doğumunda en önemli unsur “bir fotoğraftan yola çıkmak, onun ardını kurcalamak” olmuştur. Birçok fotoğrafın yan yana gelmesiyle de öyküleri ortaya çıkmıştır. Bu yönüyle şiirlerinde var olan fotografik sinema tadının öykülerinde de bulunduğundan söz edilebilir. Öykülerinde ise bilinç akışı tekniğini kullandı. Kendi ifadesiyle öykülerinin ana caddesinde yürürken premodern dönemin masumiyetine vurguda bulunmak için ara sokaklara dalmıştır. "Kasaba, geniş aileler, masum aşklar, kar sesi, yağmur, istasyonlar, parke taştan sokaklar, karanlıkta ezan sesleri, marşandizler ve köpekler" metinlerinde sıkça yer bulan kavram ve kelime grupları olmuştur.