Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı

Vladimir İlyiç Lenin

Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı Gönderileri

Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı kitaplarını, Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı sözleri ve alıntılarını, Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı yazarlarını, Ulusların Kaderlerini Tayin Hakkı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bütün siyasal sorunlarda olduğu gibi, diller sorununda da liberaller, bir elini (açıkça) demokrasiye uzatan ve öteki elini (gizlice) gericilere ve polis ajanlarına uzatan ikiyüzlü bezirganlar gibi davranmaktadırlar.
Reklam
Bir kimse köle doğdu diye suçlanamaz; ama özgürlük uğruna savaşımdan kaçmakla kalmayıp köleliğini haklı bulan ve onu öven bir köle (...), haklı olarak, öfke, tiksinti ve nefret duyguları uyandıran bir aşağılık parazit, bayağının bayağısı bir köledir.
Demokrasi olmadan bir ülke ne özerk olabilir, ne de bağımsız.
Ulusların kendi kaderini tayin etme hakkı için mücadele, sosyal demokrasinin amacı, ulusal baskı politikasına son vermek, bu politikayı imkansız kılmaz ve böylece uluslararasındaki çekişmeyi ortadan kaldırmaktadır... Bu sebeple işçiler, en incesinden en kabasına kadar ulusal baskıya ve uluslari birbirlerine karşı kışkırtma politikalarının bütün biçimlerine karşı savaşırlar ve savaşmaya devam edecekler.
Emperyalizm koşullarında yalnızca ulusların kendi kaderini tayin hakkı değil, siyasi demokrasinin bütün temel talepleri ancak kısmen uygulanabilir, üstelik çarpıtılmış ve istisnai olarak... Fakat bundan, hiç de sosyal demokratların bütün bu talepler için acil ve kararlı bir mücadeleden vazgeçmeleri gerektiği sonucu çıkmaz-sosyal demokratların böylesi bir mücadeleden vazgeçmeleri sadece burjuvazi ve gericiliğin ekmeğine yağ sürecektir.
Reklam
Herhangi bir toplumsal sorun incelendiğinde, o sorunun, belirli tarihsel sınırlar içinde formüle edilmesi, ve eğer özel olarak bir ülke sözkonusuysa (örneğin belli bir ülke için ulusal program gibi) o ülkeyi öteki ülkelerden aynı tarihsel dönem içinde ayırdeden özelliklerin hesaba katılması, marksist teorinin kesin bir gereğidir.
Sayfa 57 - Sol YayınlarıKitabı okudu
Gerçekten ciddi ve derin her siyasal sorunda gruplaşma, sınıflara göre oluyor, uluslara göre değil.
Sayfa 34 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Kim ulusların ve dillerin eşitliğini tanımıyor ve savunmuyorsa, kim her türlü ulusal baskı ya da eşitsizliğe karşı savaşmıyorsa, o, marksist değildir.
Sayfa 25 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Kim proletaryaya hizmet etmek istiyorsa, bütün ulusların işçilerini birleştirmeli ve "kendisinin" olsun, başkalarının olsun, milliyetçiliğe karşı kesin savaşıma girişmelidir. Kim ulusal kültür sloganını savunuyorsa, onun yeri küçük burjuva milliyetçilerinin arasındadır, marksistlerin arasında değil.
Sayfa 22 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Reklam
Burjuvazinin, boyunduruğa alabilmesi için, işçileri, hayvanlaştıran ve düşünme olanaklarından yoksun bırakan, onları bölen militan burjuva milliyetçiliği — zamanımızın temel gerçeği budur.
Sayfa 22 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Her ulusal kültür, gelişmiş olmasa bile, demokratik ve sosyalist bir kültürün öğelerini içerir çünkü her ulusta, yaşam koşulları zorunlu olarak demokratik ve sosyalist bir ideolojiyi doğuran, sömürülen bir emekçi yığını vardır. Ama her ulusta, aynı zamanda (çoğunlukla aşırı gerici ve yobaz nitelikte olan) bir burjuva kültür de vardır ve bu, ulusal kültürün "bir öğesi" olarak kalmaz, egemen kültür biçimine bürünür. Böylelikle, "ulusal kültür", genel olarak büyük toprak sahiplerinin, papazların ve burjuvazinin kültürüdür.
Sayfa 21 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Ulusal kültür sloganı (çoğu kez kara-yüzlerin ve papazların ilham ettiği) bir burjuva aldatmacasıdır. Bizim sloganımız, demokratizmin ve dünya işçi hareketinin enternasyonal kültürü sloganıdır.
Sayfa 20 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Dil sorunları vb. yüzünden ayrı ayrı burjuva partilerin aralarında sürdürdükleri ulusal kavgalara karşı işçi demokrasisi şu istekleri ileri sürer: her burjuva milliyetçinin öğütlediği şeyin tam karşıtı olarak, bütün ulusal-topluluklardan gelme işçilerin, bütün işçi sendika, kooperatif ve tüketim örgütlerinde mutlak birliği ve tam kaynaşması ile, ancak böyle bir birlik ve böyle bir kaynaşma ile demokrasi savunulabilir ve şimdiden uluslararası bir niteliğe bürünen ve her geçen gün bu niteliği artan sermayeye karşı işçilerin çıkarları savunulabilir, her türlü ayrıcalığa ve sömürüye yabancı olan yeni bir yaşam tarzına doğru dönüşmekte olan insanlığın çıkarları savunulabilir.
Sayfa 19 - Ulusal Sorun Üzerine Eleştirel Notlar
Ütopyacı Karl Marx ve Pratik Rosa Luxemburg
Marx ezen bir ulusun sosyalistinin ezilen ulus karşısındaki tutumunu soruşturuyor ve ardından, (İngiliz olsun, Rus olsun) egemen ulusların sosyalistlerinin ortak kusurunu açığa vuruyor: bunlar ezilen uluslara karşı sosyalist görevlerini anlayamıyorlar, ve "egemen ulus" burjuvazisinin önyargılarına yankı oluyorlar.
159 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.