Yağmurlu yüreğimde, çamurlu düşler biriktiriyorum, Çırılçıplak çocukluğumun raflarında.
Derken, yokluğun sıçrıyor üzerime
Kirleniyorum...
Grileşiyor üstüm başım,
Elim ayağım, Tenim,
Ağlıyorum...
Gözlerimden süzülüyor çaresizliğim. Bir umut diyorum, bir umut
Sana koşmak istiyorum,
Ama yine sessizliğe batıyorum.
Kırılıyor kolum kanadım.
İliklerime işliyor,
Acıyor içim...
Bir yudum susuyorum,
Bir keder içiyorum, soğuk geceden,
Yine de küsmüyorum hayata,
Düşlerimin en güzel yanı, kitap sayfalarında
Tutunup damarlarından hayatın,
Yaşıyorum, hem de inadına
Hıçkırık bulaşmış umutlarla sesleniyorum sana, Engelli mesajlarım var Engebeli
Kırık dökük
Korkak beklentilerim var senden
Ve başkasına kepenklerini kapatmış acemi mektupların
Adınla başlayan, adına adanmış
Sensizliği rehin almaya hazır
Yıpranmış telaşlarımı anlatan mektuplarım
Saçak altlarında büyüttüğüm
Gizli sözlerim var sana
Hiç söyleyemediğim
Çamurlu yüreğimden bile sakındığım
Teselliye muhtaç
Acımsı
Yaşlanmış
Güneşi geç doğan sözlerim var
Ve bir de boşluğun var
Bütün ezberlerimi bozan
Beni kedere nişanlayan
Eski çarıkları ayaklarında
Çingene suratlı
İntihar sebebi boşluğun Sonrası otel odalarında kayıp bağrışlar
Bir ev fiyatına satılmış dostluklardan sürgün yiyiş Ve sonrası keder köprüsünde ölüme inat nefes almak
Küsmeden hayata
Sırf sen varsın diye yaşamak
Bir köhne dünyada
Hem de inadına
Kurşunlanıyorum
Sonra ölüm geliyor başucuma
Seferiyim diyorum ölüme
Git, dokunmabana
Sırf sen varsın diye,
Sensin diye yaşama sebebim, Bak boyun bükmedim zamana.
Olur da bir gün, düşersem yol ortasına
Ölürsem,
Koma bu aşkı yetim, öksüz Öylece ortada.
Üşütme acılarımı, sar yüreğine
Bu şair adamın hatırına
Yaşa ve yaşat sen de bu aşkı
Hem de inadına
