Dostoyevski’nin, uzun süre romanlarının gölgesinde kalan öyküleri, yazarın bu türde de büyük bir usta olduğunu kanıtlıyor. Dostoyevski’nin öyküleri, yazarın büyük romanlarının dayandığı derin ve karmaşık âlemin yapı taşlarıyla örülmüştür. İntiharın eşiğine gelen buhran içindeki bir genç kızı anlatan “Uysal Bir Kız”dan nişanlı bir gencin yok olma korkusunu işleyen “Bir Yufka Yürek”e, toplumdan uzak düşen bir aydının gülünç portresini çizen “Timsah”tan sırlarla dolu yoksul bir adamı resmeden “Bay Proharçin”e kadar 1847-1877 yılları arasında yazılmış on dört öykünün derlendiği bu kitapta, Dostoyevski insan ruhunun dokunaklı, karmaşık ve eğlenceli yanlarına eğiliyor ve erdemli bir hayatın ipuçlarını fısıldıyor. “Dostoyevski, kendisinden bir şey öğrendiğim tek psikologdur.” FRIEDRICH NIETZSCHE
496 sayfa · İlk Yayın Tarihi: 2009
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

424 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Dostoyevski denince herkesin aklına ilk olarak "Suç ve Ceza", "Karamazov Kardeşler", "Ecinniler" gibi şaheserlerin geldiği, hikayelerin onların yanında sönük kaldığı bir
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20091,191 okunma
Büyük yapıtlara kısa yolculuklar: Hâlâ geçilemeyen
496 syf.
9/10 puan verdi
Nietzsche'nin bir şeyler öğrenebildiği tek psikolog, yarattığı karakterle dolu kurgularıyla bir paradoks ve çelişkiler prensi: Dostoyevski. Kabul etmeli ki, romanları hâlâ geçilemedi yazın dünyasında. Öyküleriyse, onlara çıkılan bu yolda bir basamak gibi. Belki de, kısa romanlarından önce bu öykülerle okunmaya başlamalı bu büyük yazar. Kitapta toplanan 14 hikayesinden; #yeraltındannotlar 'a benzer ve yaptığı Londra gezisinde Hayymarket'te anneleri tarafından satılmaya getirilen küçük kızlardan birini taşıdığı #tuhafbiradamınrüyası, #suçveceza klasiğinin yolunu açan ve paradoks yüklü #dürüsthırsız, para ve servet meraklısı toplum eleştirisi #noelağacıvebirevlenme, insanların birbirine karşı acımasızlığını ve kadın-erkek ilişkilerini sorguladığı #uysalbirkız, gerçek ile düşün karışıp ölülerin konuştuğu ve çelişkilerin orada da sürdüğü #bobok, Rus toplumunu ve sanatçıları derin hicivle yerden yere vurduğu mizahi #timsah , öne çıkanlar. Onun hikayelerinde; kendisinin de sorguladığı gibi, gerçekleri görecek bir göz, anlatımında çelişkiler üzerinden varılabilen kimi düşsel kimi somut görünümler, olaylara yaklaşımında sürekli ilerleyen bir adım ve yetenek var. Yoksa yazılabilir miydi; en sahici sistem sorgusuyla dolu Suç ve Ceza, Karamazov'un kalbi Büyük Engisizyoncu efsanesi (dünya edebiyatının en büyük sözlü çelişkisi): Hâlâ geçilemeyen... (Yazar hakkında okuduğum en güzel denemelerden ikisini başında ve Bobok hikayesi temelli denemeyi sonunda oldukça sevdim. Çevirisi güzel, yazarın döneminde geniş hayatının kronolojisi ile hikayelerinden esinlenen fotoları da. Eser için bu yayınevini tercih edin)
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma
Geniş İnceleme
496 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
381 günde okudu
Dostoyevski'nin tüm öykülerinin derlendiği bir kitap. Önsözü biraz uzun tutulmuş: 70 sayfa ve önsözde çoğunlukla karamazov kardeşler kitabından örnekler verilmiş. Ama yine de Dostoyevski hakkında
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma
264 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
ÖYKÜLER “Gökyüzü yıldızlarla öylesine kaplı, öylesine parlaktı ki insan kendine, bu gökyüzünün altında nasıl olup da öfkeli ve kaprisli insanların yaşayabildiğini sormadan edemiyordu.” Dostoyevski sevenler hadi toplaşalım. Bu sefer bir roman ile değil de öykü kitabı yorumuyla geldim. İçinde beş öykünün bulunduğu, okurken sizleri farklı ruh hallerine büründürecek, güldürecek, düşündürecek, üzecek bir eser. Beyaz geceler dışında diğer öyküleri daha önce duymamıştım. En çok Bobok öyküsünü sevdim ben. İnsanların öldükten sonra bile dedikodulardan, hırslardan vazgeçmiyor oluşları gülünç geldi ve de değişik. Beyaz Geceler ise uzun soluklu bir roman olsaydı bu aşk hikayesi bana belki güzel gelebilirdi. Bu aşk hikayesinden pek de etkilediğim söylenemez. Dürüst hırsız dönemin Rusyası hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlıyor ki zaten bunu tüm Rus eserlerinde görmemiz mümkün. Bir Yufka Yürek ise böyle insanların artık günümüzde hayal ürünü olarak kaldığı gerçeğini hatırlattı. Başkasının Karısı ise ilişkilerde güven duygusunun önemini vurgulayan bir hikaye. Keşke köpeğin başına böyle bir olay gelmeseydi. Üzdü… Kitapla kalın…
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · Koridor Yayıncılık · 20181,191 okunma
496 syf.
8/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Dostoyevski'nin öyküleri romanlarının gölgesinde kalmış gözüksede her biri romanlarındaki gibi derin anlam içermektedir. Açıkçası alırken tereddütte kaldım ama her zamanki gibi yine beni eli boş göndermedi.. İntiharın eşiğine gelen buhran içindeki genç kızı anlatan " Uysal bir kız"dan nişanlı bir gencin yok olma konusunu işleyen" Bir yufka yürek"e sırlarla dolu yoksul adamı resmeden "Bay Proharçin" e kadar toplam 14 öykünün yazıldığı kitapta insan psikolojisini ve ruhunu esrarengiz bir biçimde önümüze seriyor. "Dostoyevski, kendisinden bir şey öğrendiğim tek psikologdur." ~Frıedrıch Nıetzsche
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma
496 syf.
·
Puan vermedi
Dostoyevski'nin öyküleri romanlarının gölgesinde kalmış gözüksede her biri romanlarındaki gibi derin anlam içermektedir. Açıkçası alırken tereddütte kaldım ama her zamanki gibi yine beni eli boş göndermedi.. İntiharın eşiğine gelen buhran içindeki genç kızı anlatan " Uysal bir kız"dan nişanlı bir gencin yok olma konusunu işleyen" Bir yufka yürek"e sırlarla dolu yoksul adamı resmeden "Bay Proharçin" e kadar toplam 14 öykünün yazıldığı kitapta insan psikolojisini ve ruhunu esrarengiz bir biçimde önümüze seriyor. "Dostoyevski, kendisinden bir şey öğrendiğim tek psikologdur." ~Frıedrıch Nıetzsche
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma
264 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Dostoyevski’nin kısa öykülerinden oluşan bir kitap ..içerisinde kısa kısa öyküler yer alıyor ve aslında her bir öykü sizi başka bir maceraya sürüklüyor ..herşeyi kurgulayan bir adamın aşk hikayesi ,kocasını aldatan kadının hikayesi ,mezarlıktaki yaşamdan kesitler sunan bobok ve daha nicesi..romanlarına aşina olduğumuz dostoyevski öykü konusunda da (isimler hariç :)) bizi şaşırtmıyor ,aksine etkili bir şekilde okutuyor kendisini ..
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · Koridor Yayıncılık · 20181,191 okunma
496 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
18 günde okudu
14 öyküden oluşan bir kitap. Öykülerin çoğu Dostoyevski’nin henüz büyük yazar olma yolundayken yazdıklarından oluşuyor. İçlerinden Uysal Kız öyküsünü daha önce okumuş ve çok beğenmiştim. Dostoyevski yine bildiğimiz gibi kendi evreninden bize bakıyor, bizi anlatıyor; hoş, derinlikli, insan davranışlarına ve ruhuna ışık tutan öyküler. Gogol’a nazire yapan mizahi anlayışını da bazı öykülere yansıtmış. Ama ben Dostoyevski’nin depresif halini yansıttığı romanlarını daha çok seviyorum. Çatı katında, küçük bir odada kendini ve hayatı sorgulayan, kendini toplumdan soyutlayan, yabancılık hisseden, aç biilaç karakterlerin olduğu romanlarını.
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma
496 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Dostoyevski'nin, uzun süre romanlarının gölgesinde kalan öyküleri, yazarın bu türde de büyük bir usta olduğunu kanıtlıyor. Dostoyevski'nin öyküleri, yazarın büyük romanlarının dayandığı derin ve karmaşık álemin yapı taşlarıyla örülmüştür. İntiharın eşiğine gelen buhran içindeki bir genç kızı anlatan "Uysal Bir Kızdan nişanlı bir gencin yok olma korkusunu işleyen Bir Yufka Yürek"e, toplumdan uzak düşen bir aydının gülünç portresini çizen "Timsah"-tan sızlarla dolu yoksul bir adamı resmeden "Bay Proharçin'e kadar 1847-1877 yılları arasında yazıl-mış on dört öykünün derlendiği bu kitapta, Dosto-yevski insan ruhunun dokunaklı, karmaşık ve eğlenceli yanlarına eğiliyor ve erdemli bir hayatın ipuçlarını fısıldıyor.
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma
Timsah Öyküsü
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir öyküde bunca toplumsal mesele nasıl ustalıkla ele alınabilir, onu görmek için bile okunabilir. İnsandaki şöhret tutkusu, beğenilme takıntısı, rekabet, ekonomik çıkar, batı hayranlığı, canlıya verilen değer kavramının yanlış anlaşılması, basın organlarının duruşu, kapitalizm, işçi güvenliği, insanın insana karşı hisleri, duyarlılığı ve duyarsızlığı nasıl ironik ve mizahı bir dille yazılmış mutlaka okunmalı diye düşünüyorum. Bir insan içinde bulunduğu durumu ne kadar yanlış yorumlayabilir, ilginçti gerçekten.
Öyküler
ÖykülerFyodor Dostoyevski · İletişim Yayınları · 20151,191 okunma

Yazar Hakkında

Fyodor Dostoyevski
Fyodor DostoyevskiYazar · 137 kitap
Fyodor Mihayloviç Dostoyevski (Rusça: Фёдор Миха́йлович Достое́вский) (d: 11 Kasım 1821, Moskova - ö: 9 Şubat 1881, Sankt Petersburg), Rus roman yazarı. Dostoyevski, Mikhail ve Maria Dostoyevski'nin oğlu olarak 11 Kasım 1821 tarihinde Moskova'da doğdu. Altı çocuklu ailenin ikinci çocuğuydu. Babası Mikhail, askeri cerrahlıktan emekli olduktan sonra Mariinsky Hastanesi'nde yoksullara hizmet etmeye başladı. Hastane, Moskova'nın en kötü yerlerinden birinde bulunuyordu. Dostoyevski de bu hastane de doğdu. Mikhail, alkole bağımlıydı ve evini sıkı disiplin ile yönetiyordu. Çok kolay sinirlenebiliyordu. Dostoyevski'nin annesi Maria ise bir tüccar kızıydı. Dostoyevski, çocukluğunu çoğu zaman sarhoş bir baba ve hasta bir anne arasında geçirdi. Babasının çalıştığı hastaneden bulunan hastalar ile vakit geçirmeyi ve onların hikâyelerini dinlemeyi çok seven Dostoyevski, ilköğrenimini Moskova'da yaptı. Annesi tüberküloz hastalığı yüzünden öldüğü zaman, sert disipliniyle tanınan Petersburg Mühendis Okulu'na gönderildi. Arkadaşlarının, sinirli ve aşırı duyarlı bir yapıya sahip olduğu için "Ateş Fedya" lakabını verdikleri Dostoyevski, Petersburg'ta zamanını kitap okuyarak, düşüncelere dalarak ya da kardeşi Mihail ile söyleşerek geçirdi. Babasının 1839'daki ani ölümünü burada öğrendi. Okulu başarıyla bitirdikten sonra İstihkâm Müdürlüğü'ne girdi. Bir yıl sonra istifa ederek buradan ayrıldı. Ordudan ayrıldıktan sonra edebiyata yönelen Dostoyevski'nin ilk kitabı İnsancıklar, 1846 yılında yayımlandı. Bu eserinin ardından yazdığı kitaplarla beklediği başarıya ulaşamayan Dostoyevski'nin umudu kırıldı ve politikayla ilgilenmeye başladı. 1849 yılında devlet aleyhindeki bir komploya karıştığı iddiası ile tutuklandı. On ay hapishanede kalan Dostoyevski, kurşuna dizilmek üzereyken diğer sekiz tutuklu arkadaşı ile affedildi. Cezası dört yıl kürek, dört yıl da adî hapse dönüştürüldü. Cezasını çekmesi için Sibirya'da bulunan Omsk Cezaevi'ne gönderildi. Burada geçirdiği dört yılın ardından er rütbesi ile hizmete verildi. Subaylığa kadar yükseldi. 1857 yılında Maria Dmitrievna Isayeva ile evlendi. Beş yıl boyunca görev yapan Dostoyevski, 1859 yılında özgür bırakıldı ve Petersburg'a yerleşti. Petersburg'a döndükten sonra Ezilenler (1861) ve Ölüler Evinden Anılar (1862) adlı eserleri yazdı. Kardeşiyle birlikte iki dergi çıkardı. 1862'de arzuladığı Avrupa seyahatini gerçekleştirdi. Sara nöbetleri ve kumar bağımlılığı yüzünden maddi açıdan darlığa düştü. Bu dönemde Yeraltından Notlar (1864), Suç ve Ceza (1866), Kumarbaz (1866), Budala (1868), Ebedi Koca (1870) ve Ecinniler (1872) gibi eserleri yazdı. Eşinin ölümünden sonra sekreteriyle evlendi. Yeniden borçlandı ve kumarhanelerde gezmeye başladı. Kızının ölümünün ardından büyük bir sarsıntı geçirdi. Delikanlı (1875), Bir Yazarın Günlüğü (1876) ve Karamazov Kardeşler (1879) adlı eserlerinde yazarlık hayatı boyunca konu edindiği temaları yeniden ele aldı. Karamazov Kardeşler adlı yapıtını üç yılda bitiren Dostoyevski, bir ciğer kanamasıyla yatağa düştü ve 9 Şubat 1881 tarihinde öldü. Dünya edebiyatını en çok etkileyen ve en çok okunan yazarlardan biri olan Dostoyevski'nin eserleri birçok 20. yüzyıl düşünürünün fikirlerini derinden etkiledi. İlk yazarlık dönemi Ordudan ayrıldıktan sonra kurgusal roman yazmaya başladı. Dostoyevski'nin ilk kitabı olan İnsancıklar (Bednye Lyudi) ilk olarak 1846 yılında yayımlandı. Dostoyevski, toplumunu acımasız kurallarında yaşlı bir adamın öksüz bir kıza duyduğu sevdayı iç dünyasındaki derin çatışmalarla işledi. Halkın sıcak ilgisiyle karşılanan bu kitap, eleştirmenlerden de övgüler aldı. Ünlü eleştirmen Belinski, romanı okuduktan sonra Dostoyevski'ye gelecekte büyük bir yazar olacağına dair övgü dolu sözler söyledi. Şair Nikolay Neksarov, Dostoyevski hakkında "Yeni bir Gogol doğdu" diye konuştu. Yazarlıkta ün sağladıktan sonra 1846 yılında Gogol esintileri bulunan kitabı Öteki (Dvoynik) yayımlandı. Yazar bu romanda, kendini ortadan kaldırmaya çalışan benzeriyle sürekli çatışma halinde bulunan bir memurun hikâyesini anlattı. Bu romanda ele aldığı çift kişilik temasını daha sonra bazı romanlarında kullansa da roman, Belinsky dahil hiçbir eleştirmence beğenilmedi. Eleştirmenler romanı sıkıcı buldu ve alay etti. 1847 yılında ise Ev Sahibesi (Hozyayka) isimli romanı yayımlandı. Dostoyevski bu eseri ile de beklediği övgülerin aksine olumsuz eleştiriler aldı. Dostoyevski, ruhsal çöküntüye düştü ve üzüntüden hasta oldu. Ancak yazarlığı bırakmayan Dostoyevski, 1848 senesinde Beyaz Geceler (Belıye Noçi) ve Bir Yufka Yürekli (Slaboye Serdtse) adlı kitapları yayımlattı. Bir Yufka Yürekli, yazara itibarını yeniden kazandırsa da beklediği başarıyı elde edemeyen Dostoyevski'nin umudunu kırdı. Yazarlıkta umudunu kırılan Dostoyevski, politikayla ilgilenmeye başladı ve genç liberallerin (Tetrashevski) grubuna girdi. İkinci yazarlık dönemi 1859'da ordudan terhis edilerek Moskova dışında küçük bir yerde kalmaya zorlanan Dostoyevski, özgürlüğüne kavuştuktan sonra Petersburg'a döndü. Kardeşi Mihail ve arkadaşı N.N. Strahov ile birlikte Vremya (Zaman) ve sonra da Epoha (Dönem) adlı dergileri hazırladı. Bu dergilerde Slavcı düşünceyi savunduğunu belirten yazılar yazdı. Ezilenler (Unijenniye i Oskorblyonniye) ve Ölü Evinden Anılar (Zapiski iz Mertvogo Doma) ile kendinden söz ettirdi. 1863 yılında arzuladığı Avrupa seyahatini gerçekleştirdi. Sara nöbetleri ve kumar borçları yüzünden sıkıntıya düşen ve yayımcılardan yazmadığı romanların avanslarını alarak yaşayan Dostoyevski, Yeraltından Notlar adlı yapıtı 1864 yılında yayımlandı. Romanda bir zihnin derinliklerine indi. Suç ve Ceza (Prestuplenie i Nakazanie) ve Kumarbaz(İgrok) adlı yapıtları 1866 yılında yayımlandı. Dostoyevski, Suç ve Ceza'yı 1858 yılında Semipalatinsk'te bulunduğu zaman Roussky Slovo dergisi için uzun bir hikâye olarak tasarlamıştı. Bunun nedeni, Sibirya'dan ayrılana dek roman yazmama kararı almasıydı. Dostoyevski, kardeşi Mihail'e gönderdiği bir mektupta kitap hakkında: “ ...Konusu gerçekten çok güzel. Kahramana gelince, bugüne kadar hiç denenmemiş bir kişi. Ama bugünün Rusyasına bakacak olursak, böyle bir kişi karşımıza sık sık çıkmaktadır. Bu sonuca halkın kafasını yeni fikirleri anlayarak vardım. Öyle hissediyorum ki, yeni fikirler ve görüşlerle döndüğüm zaman, romanımı genişletmekte başarılı olacağım. Kişi aceleye gelmemelidir dostum. Ve insan iyi olanın dışında hiçbir şey yapmamalıdır... ” diye yazdı. Dostoyevski, bu eserinde bir Rus aydını olan Raskolnikov'un kendi doğrusu adına işlediği cinayetleri ve vicdanıyla hesaplaşmasını konu edindi. Yazar, küçük bir otel odasında ve kötü bir ekonomik durumla yazdığı Suç ve Ceza'yı 1866 yılında tamamlamıştı. Dostoyevski'nin yazdığı Budala (Idiot) eseri 1866, Ebedi Koca (Veçnıy Muj) 1870, Ecinniler (Besı) 1872 yılında yayımlandı. Bütün bu başyapıtlar birbirinin izledi. Karısı öldükten sonra sekreteri Anna Grigoriyevna Snitkina ile evlendi. Yeniden borçlanan ve kumaranelerde dolaşmaya başlayan Dostoyevski, bir kız çocuk sahibi oldu. Ancak kızı fazla yaşayamadı ve doğduktan kısa süre sonra öldü. Dostoyevski de bu yüzden büyük bir sarsıntı geçirdi. 1875'te Delikanlı (Podrostok), 1876'da Bir Yazarın Günlüğü (Dnevnik Pisatelya)[ ve 1879'da Karamazov Kardeşler (Bratya Karamazovi) adlı romanları yayımlandı. Hayatı boyunca eserlerinde işlediği temaları yeniden ele aldığı, insan duygularının derinliğine inen eserler yazan Dostoyevski, Karamazov Kardeşler'de Ivan ve Alyosha Karamazov adlı karakterler için filozof Vladimir Sergeyevich Solovyov'dan ilham aldı. Zosima ve Alyosha'nın öne çıkacağı Bir Büyük Günahkarın Yaşamı adlı eseri tamamlayamadı. 1881 yılının Ocak ayında bir ciğer kanaması geçirerek yatağa düştü ve 9 Şubat 1881 tarihinde öldü. Dostoyevski için yapılan cenaze töreninde yaklaşık otuz bin kişi tabutunun arkasında yürüdü. Dostoyevski, beğeniyle karşılanan ilk romanı İnsancıklar'dan sonra yazdığı Öteki ve Ev Sahibesi ile olumsuz yorumlar aldı ve depresyona girdi. Ancak yazar, kendisini ruhsal çöküntüye götüren düşüncelerden uzaklaşmayı bildi. Dış dünyadan kopan zihninin parçalanışını kendi çözen yazarın eserlerindeki ruhbilimsel açıdan en zengin tema da çift kişilik temasıdır. Kendini ortadan kaldırmaya çalışan benzeriyle sürekli çatışma hali içerisinde bulunan bir memuru anlattığı Öteki adlı yapıtında daha sonra da işleyeceği bir tema olan çift kişilik temasını işlemişti. Ellili yaşlarında içine bazen bir karamsarlık ve ağırlık çöken Dostoyevski, bu durumu ikinci eşi Anna Grigoriyevna Snitkina’ya "Sanki bir suç işlemişim gibi bir çeşit sebepsiz hüzün ve keder içindeyim" diye açıklamıştı. Ecinniler'de Stavrogin'i bir çocuğa tecavüz ettirmiş olması yüzünden de kendini hep suçlamıştı. Dostoyevski kendi çocukluğunda, annesine acı çektirmesinden, sürekli sarhoş olmasından ve hizmetkârlara kötü davranmasından dolayı babasından nefret ediyordu. Eserlerinde kullandığı, kaderine boyun eğen ve uysal kadın örneğini kendi evinde; annesinde gördü. Kadının alttan alması, erkeği daha da kızdırmaktan başka bir işe yaramayacağını görmüştü. Çok duyarlı biri olan Dostoyevski, bu yüzden babasına kin besliyordu. Babasının ölümünü haber aldığında, "Babamın ölümünde benim hiçbir suçum yok, ama bu öldürmenin kefaretini ödemeye hazırım, çünkü içimden onu öldürmek geçiyordu" diyerek Karamazov Kardeşler adlı romanında yer alan Dimitri Karamazov'un tepkisinin benzerini gösterdi. Dostoyevski, babasının ölümünü istediğini düşünerek depresyona girdi. Bazı yazarlara göre de ilk sara nöbetlerine de bu düşünce sebep oldu. Sigmund Freud ve birçok psikanalizci, babaya duyulan bu nefrete ve bunu izleyen suçluluk düşüncesine dayanarak Dostoyevski'nin hastalığının sinirsel kökenli olduğunun ortaya çıkardı. Andre Gide, Ezilenler adlı romanın, aşağılanışın insanı cehennemlik ettiği, alçakgönüllüğünse kutsallaştırdığı fikriyle dolu olduğunu söylemişti. George Steiner ise Charles Dickensvari bir havanın olduğunu söylediği Ezilenler'de bulunan temanın Ebedî Koca'da, Ecinniler'de ve Karamozov Kardeşler'da da yer aldığını söyledi. Nicholas Berdyaev, Dostoyevski'nin bütün yaratıcı gücünü insana ve insanın kaderi temasına adadığını, bunun da onu ölümsüz kılmaya yettiğini belirtti. Devlet aleyhinde bir komploya katıldığı iddiası ile tutuklandıktan sonra sekiz ay hapisanede kalan Dostoyevski, suç ve ceza kavramlarıyla en yoğun şekilde burada karşılaştı. İdam edilmek üzereyken affedildi. Cezası dört yıl kürek ve altı yıl adî hapse dönüştürüldü. Dört yılın sonunda er rütbesi ile kışlaya verildi ve 1859 yılında terhis edildi. Suç ve Ceza adlı eserini 1858 yılında oluşturmaya başladı. Bu eserinde ahlak kavramını ve siyaseti harmanladı. Dostoyevski, bu romanda sadece Rus halkını değil, tüm insanlığı tehdit eden bir kısır döngüden kurtulmanın gerçekleşebileceğini vurguladı. Yazar, John Stuart Mill'in ekonomik refah için bireysel bencilleşmeyi öneren kuramını Semyon Zaharoviç Marmeladov'un ağzından eleştirdi. Dostoyevski, düşünce ve sanat deneyimini sürekli olarak arttırdı. Tanrı'dan, ateizmden, kötülükten, özgürlükten söz eden roman karakterleri, gerçekte aynı bilincin farklı anları gibidir. Bu karakterler aracılığıyla Dostoyevski, cinleri ruhundan uzaklaştırır. Bakış açısı değişmekle beraber eserleri, gerçeğin hep aynı çoşkulu ve acı veren arayışı içerisindedir.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.