Yanan Günışığı
Jack LondonYanan Günışığı Sözleri ve Alıntıları
Yanan Günışığı sözleri ve alıntılarını, Yanan Günışığı kitap alıntılarını, Yanan Günışığı en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.İşte neden buydu,aşk. Belayı getiren aşktı. Aşk ayazdan da açlıktan da beterdi. Kadınlar yalnız başlarına güzeldiler,onlara bakması hoştu,ne var ki, onlarla birlikte şu aşk denen şey hemen beliriyordu. Çünkü aslında kadınlar iliklerine kadar aşkla doluydular. O derece akıldışı bir yaradılışları vardı ki ,bir an sonra ne yapacaklarını kestirmek olanaksızdı.
İşte neden buydu: Aşk . İnsanın başına olmayacak dertleri açan aşktı . Aşk, soğuktan da açlıktan da kötüydü .
Sayfa 100 - Kapra YayıncılıkKitabı okudu
Bir üstün insanın en büyük düşmanı, bir başka üstün insandı. Büyük, aptal halk yığınının hiç önemi yoktu. Onlar öyle aşağılık bir çamurdan yaratılmışlardı ki, en aşağılık bir düzenbaz bile
onları kandırabilirdi. Üstün insanlar, sadece zincirleme soygunu idare ediyorlar ve işçilerin soyulması ağırlaştığı, monoton bir gidiş aldığı zaman da dönüp birbirlerini soyuyorlardı .
Hala yaşıyordu ve büyük olasılıkla kurtulacaktı ama nasıl oluyor da kıyıdaki büz kütlesinin içinde duran kayığın içinde şimdi onun cesedi yatmıyordu? Sonra, o büyük çabasını hatırladı. Peki neden o çabayı göstermişti? Kendi kendisine bunu sordu. Ölüm korkusundan değildi. Korkmadığından emindi. Yakında büyük damarların bulunacağına dair içinde doğan hissi hatırladı, kendisine güç veren şeyin o büyük oyuna oturup bir el oynamak tutkusu olduğunu anladı..
Peki ama neden?
Milyoner olsa ne değişecekti. Yine de, bütün ömürlerinde bir lokma ekmeğe muhtaç olanlar gibi ölmeyecek miydi?
Sayfa 87 - cemKitabı okudu
Benim yalnızlığım insanlarla dolu
Bazı insanlar kalabalıkta yalnız hisseder kendini
Sayfa 195Kitabı okudu
Bir üstün insanın en büyük düşmanı, bir başka üstün insandı. Büyük aptal halk yığınının hiç önemi yoktu. Onlar öyle aşağılık bir çamurdan yaratılmışlardı ki, en aşağılık ve düzenbaz bile onları kandırabiliyordu. Üstün insanlar, sadece zincirleme soygunu idare ediyorlar ve işçilerin soyulması ağırlaştığı, monoton bir gidiş aldığı zaman da dönüp birbirlerini soyuyorlardı.
Sayfa 167Kitabı okudu
