Cumhuriyet Sonrası Yunus Emre Yorumları

Yunus, Ne Hoş Demişsin

Beşir Ayvazoğlu

Sayfa Sayısına Göre Yunus, Ne Hoş Demişsin Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Yunus, Ne Hoş Demişsin sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Yunus, Ne Hoş Demişsin kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yunus'un hayatını bir tiyatro oyununda işleyen ilk yazar Necip Fâzıl'dır. Velayetname'deki Bektaşî rivayetleri esas alınarak yazılan oyunda Yunus'un nefsini alt ederek "ballar balı"nı buluşu, yani manevi gelişmesi anlatılır. Devlet ve Şehir Tiyatroları'nın repertuarına almadığı bu oyun Abdullah Kars Tiyatrosu ve çeşitli amatör topluluklar tarafından defalarca sahnelenmiş, ayrıca Mahmut Kanık tarafından Fransızcaya çevrilerek Kültür Bakanlığı'nca yayımlanmıştıç
Sayfa 181
Ilim ilim bilmektir Ilim kendin bilmektir Sen kendini bilmezsen Bu nice okumaktır
Sayfa 186Kitabı okudu
Reklam
Bülbül gibi şakıyorlar, çok mâniler okuyorlar. Yunus'un "evrensel hümanizma"sından dem vuruyorlar ve daha kendi insanlarıns sevmiyorlar, kendi insanlarını birbirine düşman etmek için şeytan gayreti harcıyorlar. Kendilerini halktan bir dağ boyu üstün sananlara hümanizma ne gerek? O "hümanizma" dedikleri şey ki, Yunus o basamağa gururun, hırsın, hasedin, iddianın ne kadar çeşidi varsa hepsinin de son kırıntılarınh yakıp külünü savurduktan sonra vardı. Önce kendi halkını sevmeyi öğrendikten sonra vardı; hırs dolu, kin dolu, haset dolu, gurur dolu kimselerin, daha kendi halkının inançlarını, törelerini sevemeyenlerin Yunus neyine gerek?
Sayfa 189 - Kapı, 2016 Tarık Buğra, Tercüman Gazetesi, 1971
Özetlemek gerekirse, Yunus Emre, "bu sûfî mektebin en az Şems-i Tebrizi kadar güçlü bir mensubu"ydu.
Sayfa 226Kitabı okudu
Marifet için elimizde bulunan yegâne vasıta akıl... Onun da en büyük şerefi kendi kendisini inkârdan gelmiyor mu?
Sayfa 232 - Burhan Ümit'in "Ölümden Hayat Doğar" başlıklı Yunus Emre yazısından
Onun şiirleri, sese bürünmüş söz, söze sokulmuş bir özdür. (Hasan Ali YÜCEL)
Sayfa 241Kitabı okudu
Reklam
Yıllar geçti. Türlü şarkılar dinledim. Mesut evlerin pencerelerinden sızan şarkılar, meyhane şarkıları, ıssız sokaklarda söylenen külhanbeyi şarkıları, güzel kadınların, çirkin kadınların, çocukların, yaşlıların, artistlerin ve vatmanların şarkılarını dinledim. Ağlayan, gülen, söven ve okşayan şarkılar. Fakat hepsi de kulaklarımda kaldı. Ruhuma girmedi. Ama Yunus'un, Yunus'ların şarkılarını hiç unutmadım. Kaç sabah Yunus ölmemiş, Yunus çoğalmış, köyler Yunus'la dolmuş hissi ile uyandım.
Sayfa 248Kitabı okudu
Ben Yunus û biçareyim dost elinden avareyim Baştan ayağa yareyim gel gör beni aşk n'eyledi.
Sayfa 248 - Kapı yayınlarıKitabı okudu
Mana erleri ipekböceğine benzerler: hepsinin hayatında bir tırtıl, bir koza, bir de kelebek safhası görülür. Geleneğe göre koza çağını Yunus Peygamber, balığın karnında geçirmişse Yunus Emre, Taptuk'un kapısında ve yollarda geçirmiştir. "Yunus miskin, çiğ idik piştik elhamdülillâh!" şiirinin mânâsı bu olsa gerektir. "Erik dalına çıkıp orda üzüm yemek", bu olgunlaşma sayesinde tahakkuk etmiştir. Yunus'un, maddesini meçhuller perdesi arkasına saklaması da bir hikmete dayanır. Bu, dikkatimizi mânâ üzerine toplamak içindir. Fâni cephesini tam bir Hak ve tasavvuf adamına yakışır şekilde -âdeta- silmiş, yok etmiştir, mânâ olarak yaşamak için. Gözünü yumdukça Cennet'i görebilen, Cennet'i evinin bahçesi gibi tasvir eden Yunus'taki harikuladeliği izah ederken bin dereden su getirmeye lüzum yok, halk teşhisiyle "ermişlik" kelimesi maksadı ifadeye kâfi. O'nun sanatı, ancak, şiirin ermişliğiyle izah edilebilir ve halk tarafından konan bu teşhis, şairliğiyle birlikte şahsiyetinin öteki cephelerini de kavrar, içine alır. Şiirimizi, düşüncemizi, ilmimizi, musikimizi ve ülkümüzü beslemektesin, Yunus!
Sayfa 253 - Kapı, 2016, Arif Nihat Asya(1966)
Geri14
49 öğeden 41 ile 49 arasındakiler gösteriliyor.