Ayşe Ümran

“ Ruhsal bunalımlar içinde olduğu bir sırada, dostları büyük şair Rainer Maria Rilke’ye psikoterapiyi salık vermişler, o da önce razı olmuş. Ancak hekime gideceği gün vazgeçmiş. Nedeni sorulduğunda, şöyle demiş büyük ozan: ‘ Şeytanlarımı kovalayayım derken, meleklerimi ürkütmekten korktum.’ Melekleri ürkütmeyen bir psikoterapi, insanın içsel arayışına yabancılaşmamış bir zeminden çıkış noktası bulabilir. “
Reklam
“ Fritjof Schuon’un ifadeleriyle, ‘Sufi irfanına göre, bütün yaratılış ilahi perdelerin kaldırılmasının bir oyunudur.’ Sufi psikolojisi, bir psikokozmolojidir; dünyanın bir dil olarak belirdiği tasavvur, iç dünyanın şifrelerini çözerken, dış dünyanın şifre çözümünden yararlanır. Sufi psikolojisiyle kozmoloji arasındaki yakın bağ, insana varoluşunun kozmik boyutlarını anlama fırsatı verir. “
Beni unutmaktan koru Beni yalnızlıktan koru İçimdeki merhamet soğumasın Yüzünü çevirme acımdan Beni taşa dönmekten koru.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Diğerkamlık, sıradan insanlığımızla onu aşan ‘meleksi’ tarafımızın arasında bir yerde, maneviyat ile bilimin birbiriyle kapıştığı bir alanda duruyor. Manevi disiplinler insanın ahlaken evrilebilir, mükemmele doğru gidebilir bir varlık olduğunu söylerken; bilim, insana diğer varlıkların arasında daha kutsal, daha özgül bir rol biçmiyor. Çağımız narsisizm ile diğerkamlığın savaşına tanıklık ediyor.”
Sayfa 177Kitabı okudu
AYRIK EŞİTLİK
Gördüler ayrı-ayrı vardıkları yerde, Sonsuza-dek sürecek yanlışlıklarını. Gördüler ayrı- ayrı kaldıkları yerde, Ayrı-ayrı büyüyen yalnızlıklarını.
Sayfa 289 - YKYKitabı okudu
Reklam
Fal
Olacaksa olmaz da, olmayacaksa olur, Kiminin yazısı o, kimininki de budur. Kimi ardından koşar, yetişir zamanında, Kiminin önündedir birdenbire yok olur. Kimi bir yerdedir der, o gelir oralardan, Kimi bildiği yerde bildiğini unutur. Biri oraya gider, o orada bilerek, Biri hiç anlamadan yoluna çıkar durur. Kimi aradığını yitirir aradıkça, Kimi de arayandır, aranan onu bulur.
Sayfa 279Kitabı okudu
Sumanın İkinci Yüzü
Şimdi bütün susmalar bir susmanın içinde.. Şimdi bütün susmalar bir odanın içinde.. Anlatmaya bir sözcük, bir bakış arıyorlar, Önce sakladıkları, bir adamın içinde.
Sayfa 269 - YKYKitabı okudu
Sesin Rengi
Ne zaman nereye gitmedimse, Hiç kimseyi de incitmedimse, Konular birikti kendiliğinden; Ben ne kadar biriktirmedimse.
Sayfa 246 - YKYKitabı okudu
Sapak
Çok kişi bir başka türlü Kendine yalan. Çok kişi bir başka yalan, Kendi türünde. Kiminin kültürü yoksun Ahlakdan.. Kimi de ahlakdan yoksun, Kültüründe.
Sayfa 211Kitabı okudu
20
Sevgiler sürdürmeye gelmişim sandım. İlgiler sürdürmeye gelmişim sandım. Yalanlı, alçak, kara bir çağ geldi üstüme. Ezildim, itildim, gelmişim sandım.
Sayfa 171 - YKYKitabı okudu
Reklam
Görü
Ne iyi olurdu, herkesin, ... Ben yalan söyleyebilirim, Ama sana değil... Bir, sen’i olsaydı.. Ne iyi. Şimdi herkesin bir sen’i var. Yalan söylediği.
Sayfa 167 - YKYKitabı okudu
Lavinia
Sana gitme demeyeceğim. Üşüyorsun ceketimi al. Günün en güzel saatleri bunlar. Yanımda kal. Sana gitme demeyeceğim. Gene de sen bilirsin. Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim, İncinirsin. Sana gitme demeyeceğim, Ama gitme, Lavinia. Adını gizleyeceğim Sen de bilme, Lavinia.
Sayfa 142Kitabı okudu
“Kim ki entellektüel, fiziksel veya duygusal güçlerinin bir sınırı olduğunu bilir ve bu sınırları gönülden kabullenirse, o bilgeliğe doğru bir adım atmış demektir. Hayatın büyük resmini alarak, bir denge ve oran tutturmak demektir bu. Aktığın ırmağın varacağı menzili özlemek. O ırmakla birlikte çağlamak, o çağıltıyla çoşkuya kapılmak. Akışı hissederek akmak.”
Sayfa 169Kitabı okudu
“Ergenliğin o uçarı neşesine ve denetimsizliğine kapılmış, yetişkinliğinin yani hazzı geciktirebilmenin olgunluğunu yitirmiş bir ‘yırtık’ insanlar topluluğuyuz.”
Sayfa 157Kitabı okudu
“Uzundu surları arasında geçirdiğim çile günleri, uzundu yapayalnız geceler; kim çile ve yalnızlığını geride bırakabilir ki içi sızlanmadan? Ruhumun çok fazla parçasını saçtım bu sokaklara ve çokça kalabalıktır özlemimin şu tepelerde çırılçıplak gezinen çocukları; onlardan vazgeçemem sorumluluk hissetmeden ve içim sızlanmadan. Bugün çıkarıp attığım sırtımdan, bir giysi değil, kendi ellerimle parçaladığım ten. Ardımda bıraktığım, bir düşünce de değil, açlık ve susuzluğun tatlandırdığı bir yürek. Ancak daha fazla oyalanamam. Bütün varlıkları kendisine çağıran deniz çağırıyor beni, yola koyulmalıyım. Çünkü kalmak, gecede yanıp tükenirken saatler, donmak ve billurlaşmak, bir kalıbın içine hapsolmak demek. Keşke alabilseydim buradaki her şeyi yanıma.”
40 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.