Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kamber Kızılkuyu

Kamber Kızılkuyu
@kkizilkuyu
Bende senin gibi diriyim.Şimdi yanında duruyorum.Kapa gözlerini ve etrafa bak.Beni önünde göreceksin.
Daima yürüyeceğim bu kıyılarda, Kum ve köpüğün arasında, Kabaran deniz silecek ayak izlerimi, Rüzgâr uçuracak köpükleri, Fakat deniz ve kıyısı sonsuza dek kalacak.
Reklam
Yeri gelmişken, benim anladığım gerçek mutluluğun da bir rastlantı sonucu olmadığını, yaz yağmuru gibi birden bire başımıza düşmediğini söylemeliyim. Gerçek mutluluk, yavaş yavaş, azar azar gelir ve bu bizim hayata bakış açımızla, çevremizle, çevremizdekilere karşı davranışımızla doğrudan doğruya ilgili ve orantılıdır. Mutluluk birbirini tamamlayan ufak tefek şeylerin birikmesinden doğuyor.
Ölüm kararı verilene kadar, soluk aldığımı, hareket ettiğimi, diğer insanlarla aynı ortamda yaşadığımı hissetmemiştim; şimdi dünyayla benim aramda bir sınır olduğunu kesin bir şekilde kavrıyordum. Hiçbir şey bana önceki gibi görünmüyordu. Bu ışıklı geniş pencereler, bu güzel güneş, bu mavi gökyüzü, bu güzel çiçek artık bir kefenin rengi gibi beyaz ve solgundu. Yüzümü görebilmek için itişip kakışan bu adamlar, bu kadınlar, bu çocuklar artık hayaletlere benziyorlardı.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Nereden bakılırsa bakılsın masumlara darbe indiren kör ve beceriksiz bir ceza yasası! Ailesi olan bu adamı, bu suçluyu hapse atıyorsunuz. Cezaevinde hâlâ ailesi için çalışabilir. Ama bunu mezarın dibinde nasıl yapacak? ... On beş yıl sonra bu ailenin erkek çocuklarını küreğe, kız çocuklarını bedenlerini satmaya mahkum ettiğinizin farkında mısınız?
Yeryüzündeki bütün yaratıklar arasında Şeytan’la hemen uyuşan, anlaşan tek yaratık insan idi. Bu uyuşma sonunda, yüzyıllar, bin yıllar boyunca kötülük ekti, kötülük biçti ve kötüye zafer kazandırdı. Evet, kötülük yapma ve yayma konusunda insanla yarışabilecek yaratık yoktu.
Reklam
Duvara Astığım
Ölünceye kadar seni bekleyecekmiş, Sersem. *Ben seni beklerken ölmem ki...* Beklersem.
Perspectif
Senin içine girdiğim zaman Dışımda kalıyorsun. Senin dışından sana bakınca İçime sığmıyorsun.
Kıvılcım
Ama ben en çok şeyi En kısa zamanda sana söyledim. Yalnız sana.
Ultra
Bir kelimeye Bin anlam yüklediğim zaman Sana sesleneceğim.
İnsan içinde bulunduğu umutsuz koşullarda bazen bir zinciri bir saç teliyle koparabileceğini sanır.
Reklam
İdam mahkûmu! Tamam, neden olmasın? İnsanların, içinde işe yarayan tek şeyin şu cümle olduğu bir kitap okuduğumu hatırlıyorum, “ insanların hepsi belirsiz bir süre için ertelenen ölüm cezasına mahkûmdurlar. “ O halde durumumda nasıl bir değişiklik oldu ki?
Leylâ isteyen kişi Mecnun olmalı; Kendinden de dünyasından da geçmeli. Sevenlerin sofrasına çağrılınca Ben körüm, ben dilsizim demeli.
Yeryüzünde bütün yaratıklar arasında şeytanla hemen uyuşan, anlaşan tek yaratık insan idi. Bu uyuşma sonunda, yüzyıllar, bin yıllar boyunca kötülük ekti, kötülük biçti ve kötüye zafer kazandırdı. Evet, kötülük yapma ve yayma konusunda insanla yarışabilecek yaratık yoktu.
Ormanı olmayan, tek ağaç bulunmayan bu bozkır düzlüğünde, göçebeler çok eski zamandan beri idam hükmünü yerine getirmek için iri bir deveyi darağacı yerine kullanırlardı. İpi devenin hörgücünden geçirirler, iki mahkûm asılacaksa birini devenin bir yanına, ikincisini de öbür yanına sarkıtılan kementlerle asarlardı. Ancak mahkûm bir kişiyse, devenin bir yanındaki kementi onun boynuna geçirirler, ipin öbür taraftan sarkan ucuna da dengeyi sağlayacak bir ağırlık, daha çok kum dolu bir çuval bağlarlardı.
Gönlünü hoş tut, sonu gelmez kaygıların Gök kubbede çatışması bitmez yıldızların Senin toprağa karışacak bedeninse Tuğla olacak sarayına başkalarının.
31 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.