Kitap ümmetiydi bunlar. Bunlara sorsan “ee üstad hangi kitapları bitirdin?” diye
“Valla şu kütüphane bitti. Bağdat’ta iki kütüphane vardı Biri bitti öbürümüzün yarısındayım.” diye cevap veriyorlardı.
Dünyanın en eski mesleği fahişelikse,dünyanın en eski hayal kırıklığı da aşktı...
Sayfa 401
Her şehirde sokak lambalarının ulaşamadığı yerler vardır...
Sayfa 421
Hayat ölene kadar hissedilen zevklerden,çekilen acılar çıkarıldığı zaman geriye kalandır. hayat=zevk -acı.sonuç pozitifse yaşamışsındır hayatı .Negatifse ölmüşsündür doğduğun gün .Tabi bir de sıfır ihtimali var. Bu durumda ise zamanın yetmemiştir hayatı anlamaya .erken ayrılmışsındır partiden,görmeden sonunu
Sayfa 423
İşlerin önemi artınca,verdikleri acı da büyüyordu.
...
Sıradanlık tan geçiyordu kurtuluşumuz.
Sayfa 480
Eğer,bu hayatın da altından kalkamazsam öldürüm kendimi...
Sayfa 503
Binde birlere selam olsun
Türkiye'de okullaşma oranı yükseldikçe, resmi okur-yazar nispeti arttıkça, hatta daha garibi, yüksek tahsil yapanlar çoğaldıkça gerçek kitap okuru sayısı azalıyor. Halen düzenli kitap okuyanların oranı (yılda on kitap ve yukarısı) binde bir bile değil!
Sayfa 191 - D. Mehmet DoğanKitabı okudu
...eğitim ruhtaki gizleri açığa çıkarır
Sayfa 83
Hareket etmediğinde bile saygı uyandırır büyük insan ve konuşmadığında bile bir güven duygusu verir etrafındakilere...
Sayfa 78
Zayıf ya da güçlü bütün erkekler kadın Aşkının kulu kölesidir.
(Şeyh Muhammed el nefzavi)
Sayfa 73
Biliyorsun,insan ancak çok düşünmeden öldürebilir birilerini.
Sayfa 41
"Sessizlik",ruhumu ekşiten bir sözcük olarak çıkar sözlükten.
Sayfa 24
Dağlar vatandı ,yuvaydı,özlemdi,düştü,aşktı köylüler için .
Sayfa 65
İnsanlar Dicleye,Allah'a yazdıkları dilekçeleri atarak ,dileklerinin olacağına inanırlar.Dicle Nehri bu dilekçeleri Allah'a ulaştırırmış.
(Diyarbakır Efsaneleri)
Olasılıklar, gerçeklerden her zaman daha yorucu ve daha yıpratıcıdır.
Zor gibi görünen kararlar, bir şekilde verildikten sonra olumlu ya da olumsuz bir sürece de girilse rahatlık hissi verir.
Sayfa 101Kitabı okuyor
