Farklılaşan bir dünyayla tanışmanın sürekli değişen evrelerinde ve o dünyanın hareketlerine göre dönüp dolanarak yol alma süreci boyunca öğrendiği bir kurala göre, eğer bilmediği bir oyun oynayacaksa, önce karşı tarafın hamle etmesine izin verilmeliydi.
Sayfa 194Kitabı okuyor
Rabbine asi olan kişinin mevkii ne düşüktür!
Sayfa 955Kitabı okudu
Soysuz bir savaşçının en zayıf yanı, yıkmak istediği düşmanının, fikir, düşüncesi yerine neyin geçmesi gerektiğini bilmemesinden kaynaklanır; bir adım ilerisi ise, kendisinin neye hizmet ettiğini, neden heba olması gerektiğini bilememesidir.
“Ayağının altındaki kaldırım taşları gibi her şey sağır, her şey cansızdır onun için..”
"Yorgunsak eğer, bu daha önceden çok uzun bir yolu yürüdüğümüzden değil midir? Ve insanın yeryüzünde verilecek bir savaşı olduğu doğruysa, o bezginlik duygusu ve başın yanıp tutuşması, uzun süredir mücadele ettiğimizin bir göstergesi değil midir?"
“Yalnızlık, kötümserlik içinde, kimseye güvenmeden, kimseyle bağdaşmadan ölümü bekliyordu.”
“Madem ki yaşıyoruz, vakit geçmiş sayılmaz..”
“Herkesi öldürüyoruz dostum, kimini kurşunlarla, kimini sözlerle, kimini yaptıklarımızla, kimini de şimdiye kadar yapamadıklarımızla…”
“Çünkü her insanın gidebileceği, başını sokabileceği bir yeri olması gerekmez mi?”
“Avdotya Romanovna, bazı incinmeler vardır, ne kadar istenirse istensin, unutulamaz efendim.”
“Sonra öğrendim bunun asla olmayacağını, insanların asla değişmeyeceğini ve onları kimsenin değiştiremeyeceğini ve bunun çabalaya değmediğini! Evet, böyledir!”
Aşırı zorlandığı bir işin yarattığı hissizliği, kendini daha fazla zorlayarak yok etmeye çalışıyordu.
Sayfa 179Kitabı okuyor
“Umutların öyle büyük olsun ki
Acıların yanında küçük kalsın!
Acıların, umutlarına saygı duyup yol açsın!”
Atatürk dahi bir kurmay ve kurucu Önder sezgileriyle,
Istanbul ve Ankara Üniversitesi'ni teskilatlandirmis ve ilgili fakültelerinin adini da "Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi" koymuştur
Çünkü dilsiz ve coğrafyasız tarih yapmanin imkâni olmadigini
çok açik bir sekilde görmüstür. Bu tesebbüs 1930larda
baslamistir. Ilk mezunlar Halil Inalcik, Muazzez Ilmiye (Cig) gibi
kimselerdir.
Sayfa 306Kitabı okudu
Batılılaşmak için
Batılılaşmadık, ayakta kalmak için Bati'nin kurumlarini aldik ve devam ediyoruz. Bugün de bu kurala uymak, Bati-Dogu kavgasindan
kaçinmak zorundayiz.
Sayfa 302Kitabı okudu