d
Devrim
1 üye
Tarafsız olamayacağım için adil yorum yapamayacağımı düşündüm en başta. Çünkü romantik görmüşüm devrimi, eğitim hayatımda yoğun olarak okumuş olsam da. Silahlar, bombalar, dağa çıkmalar derken benim gözümde hiç de naif ve haklı bir yan kalmadı kitabı okumaya başladığımda...
Sonra baktım, tarafsız ve adil olamayacağımı söyleyebilecek kadar tarafsızmışım demek ki, diye düşündüm ve daha çok sorguladım okurken yorumumu kendi içimde. Hâlâ tarafsız değilim aslında.
Önceki gün okumaya başladığımda silah, dağ ve bomba kelimelerine odaklanmıştım. Şimdi odağım işkencede patlayan ayak tabanları, sırf kendileri gibi düşünmüyorlar diye harcadıkları gencecik hayatlar...
Bir dram var, eylemlerinin haklılığı haksızlığı göreceli olsa da arka planda yargısız infaz edilen hayatlar var...
Sonra bir de 20 Mart 2021 Türkiye gündemi var, kadınlar var, adaletsizlik var...
Acaba bugün birileri çıkıp Deniz Gezmiş olsa onların da silahları mı batar gözüme; yoksa yapacaklarının sonuçlarına mı odaklanırım? Bu soruya net yanıt verememek de yorumumu tarafsızlıktan uzaklaştırıyor.
Ama kitapta özetle;-yukarıda da belirttiğim gibi- Bir dram var, eylemlerinin haklılığı haksızlığı göreceli olsa da arka planda yargısız infaz edilen hayatlar var... 
Erdal Öz 
Gülünün Solduğu Akşam
“Devrim teması bağlamında okuduğumuz en ağır eser. Derin bir felsefeye sahip olan Albert Camus’un “Başkaldıran İnsan” eseri, size insanın içindeki devrimini gösterecek. Bu kitabın her cümlesini sorgulayarak ve her cümlede kendi içimize bakarak okuyacağınız, sizi kendi devriminize sürükleyen bir eser. Eserin ağırlığı, kitabı okurken bir anda sizin omuzlarınızda beliren “Kimdir başkaldıran insan?” sualine yüklediğiniz cevaplardan oluşmakta. İnsanın kendi devrimini gerçekleştirmesine yardımcı olan bir eser.”
-Gökçen Egem Değirmenci
Başkaldıran İnsan 
Albert Camus
“Victor Hugo’nun bu eseri Fransız İhtilali hakkındaki düşüncelerimi değiştirdi. Kralcıların ve devrimcilerin bakış açısıyla aktarılan olaylar tarafların motivasyonunu anlamamı sağladı. Dönemin siyasî ve sosyal yapısı detaylı şekilde tasvir edilirken, Georges Jacques Danton, Jean-Paul Marat, Michel Lepeletier de Saint Fargeau gibi dönem insanlarının da aynı ad ve benzer karakterlerle kurguda yer almasını çok sevdim. Kitapta kaos ve acımasızlık dolu bir ihtilal ortamı hakimdi. Kitapta en çok beğendiğim şeylerden biri de Cimourdain ve Gauvain’in bağı ve son konuşmalarıydı. Kitap vicdan, vatanseverlik, fedakarlık, sevgi gibi konuları sorgulamamı sağladı.”
-Buse Gündüz
Victor Hugo 
Doksan Üç
